SABAH - 13/10/2006 - Prof. Dr. Aydın Ayaydın

Şu an 13 Ekim 2006 - Cuma tarihli sabah.com.tr'yi okumaktasınız.
Bugüne ait sabah.com.tr içeriği için tıklayın »

kapat

Google Arama

	Fransa Fransa duy sesimizi!
	SPK'dan açıklama var

Fransa Fransa duy sesimizi!

Uzun süredir tartışılan yasa tasarısı dün Fransa Parlamentosu'nda kabul edildi. Buna göre Sözde Ermeni Soykırımı'nın varlığını kabul etmemek suç haline geliyor. Ceza olarak ise para hatta hapis cezası öngörülüyor. Ancak yasa Senato'da kabul edilmediğinden henüz yasalaşma sürecinin tamamlanmadığını hatırlatayım. Süreç Cumhurbaşkanı'nın son onayı ile tamamlanıyor.
İster tamamlansın ister tamamlanmasın Türkiye'ye büyük haksızlık yapıldı . Kesinlikle hem siyasi hem de ekonomik sonuçları olacaktır. Olmalıdır da. Tepkilerden bahsediyorum. Emin olun yarın bütün gazetelerde siyasilerden işadamlarına kadar geniş bir kitlenin tepkilerini okuyacağız. Bir kısmı sağduyu çağrısı yaparken, büyük çoğunluk boykot yapılmasını isteyecek. Yani "Fransız mallarını almayalım" diyecek. Tüm tepkileri çok doğal buluyorum. Ama tepkiler zekice olmalı. Fransa bu adımı attığına pişman olmalı. Boykottan bahsetmiyorum. Onları hem siyasi hem de ekonomik alanda kıstıracak adımları bulmalıyız diyorum. Boykot ve anlık tepkiler kısa süreli tatminden başka şey sağlamaz .Bir ay sonra başka bir AB ülkesinin aynı adımı attığına tanık oluruz. Zamanında İtalyan mallarını da boykot etmiştik. Ne oldu?
Oyunu kuralına göre oynamakta fayda var. Hem Fransa'nın bizim ekonomik boykot tarzındaki tepkilerimizi dört gözler beklemediği ne malum . Belki de Türkiye'nin AB yolculuğunu yine Türkiye eliyle durdurmak için bizim tepkimiz bekleniyor. Yoksa ben bu çabayı, sadece birkaç yüz bin Fransız vatandaşı Ermeni'nin oyunu almak isteğiyle açıklayamıyorum. Bunun altında başka bir amaç arıyorum.
Hangi açıdan bakarsak bakalım Türkiye'nin düşünce özgürlüğü alanındaki engelleri kaldırmasını isteyen AB, Fransa'nın düşünceyi sınırlayan bir yasayı çıkarmak istemesini anlamakta zorlanıyorum. Belki de bu olay AB'nin iyi niyetini sınama fırsatı verecek.
Bize düşen , Fransa'ya en büyük zararı verecek ama, Türk halkını galeyana getirmeyecek ince düşünülmüş adımları atabilmek . Umarım bu süreci iyi yönetiriz. Çünkü 30 milyar doları aşan cari açığın yarısını yabancı yatırımla finanse eden bir ülkede en son ihtiyacımız mantıksız bir yabancı düşmanlığı.