Gururlu, öfkeli ve suskun gazeteciler!
Bir gün Necip Fazıl Kısakürek'e bir arkadaşı geliyor. Diyor ki arkadaşı 'Bir dost meclisinde bir arkadaşının kendisinin de içinde bulunduğu topluluğa çok ağır hakaret ettiğini söylüyor." Bunun üzerine Necip Fazıl Kısakürek arkadaşına soruyor, 'Peki siz ne yaptınız'... Arkadaşı, 'Öfkeli bir suskunluk içinde tavır koyduk.' Bunun üzerine Necip Fazıl Kısakürek, 'O zaman şu öfkeli suskunluğunuzu teybe alsaydınız da biz de duysaydık" diyor. Bu hikâyeyi niye anlattım. Geçen perşembe günü Finansbank'ı satın alan National Bank Of Greece (NBG) yönetimi Türk basın mensuplarını Atina'ya davet etti. Fiba Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ömer Aras ve Finansbank Genel Müdürü Sinan Şahinbaş ile birlikte gazete ve ajansların temsilcilerinden oluşan bir grup gazeteci NBG'nin davetlisi olarak Atina'ya gitmişler. Geziye iştirak eden gazetecilere NBG genel müdürlük binasında bir sunum yapılacak. Gazeteciler NBG genel müdürlük binasındaki toplantı odasına doğru ilerlerken, koridor boyunca tarihte kalan TürkYunan savaşlarını sembolize eden tabloların duvarları süslediğini görüyorlar. Bu tablolardan biri gazetecilerin ilgisini çekiyor. Tabloda Yunan askerleri sancakları ile yere düşen Türk askerinin kafasını topukları ile eziyor. Bu tabloyu gören gazeteci ekibi 'gururlu, öfkeli ve suskun' ancak şaşkın bir şekilde toplantı salonuna giriyorlar. Köken olarak Tekirdağlı olan NBG Yönetim Kurulu Başkanı Takis Arapoğlu ile yardımcısı ve aynı zamanda Antalya kökenli Yiannis Pehlivanidis, Türk basın mensuplarına NBG nin genel müdürlük binasındaki toplantı salonunda NBG'yi anlatan bir sunum yapıyor. Sunumu yapan Arapoğlu'nun tam arkasında NBG'nin Türkiye ve Kıbrıs'ı da içine alan Yunanistan'ın mavi rengi ile kaplayan bir harita var. Gazetecileri sunumdan ziyade koridorda gördükleri tablolar ve bu harita düşündürüyor. Sunum bittikten sonra bazı gazeteciler, Başkan Arapoğlu'na tablolardaki görüntüleri soruyor. Başkan Arapoğlu, belki haklısınız, ancak o görüntüler tarih oldu. Tarihsel bu tür olayların ancak tablolarda kaldığını, bizim geleceğe bakmamız gerektiğini dile getirirken şaşkınlığını da gizlemiyor ve ekliyor, 'Siz gelince bu tabloları kaldırıp, gittikten sonra tekrar assaydık daha mı iyi olurdu' derken toplantıya katılan gazeteci arkadaşlar gururlu, öfkeli ve suskun bir şekillde toplantı salonunu terk ediyorlar. Ancak Necip Fazıl Kısakürek'in dediği gibi, gururlu, öfkeli ve suskunluklarını bize gösterecek bir fotoğraf çekmeyi unutmuşlar. Umarım o tablolardaki görüntüler Yunanlılar'ın kalp ve beyinlerinden silinerek tarihte kalmıştır . Komşu iki ülke insanının tüylerini ürperten o tablolardaki görüntüler yerine, birbirleri ile iyi ilişki kuran ve geçmişte görmeye tanık olduğumuz iki ülke dış işleri bakanlarının birlikte oynadıkları Sirtaki görünteleri gibi manzaralar, NBG'nin tablolarına yansısın.
|