|
|
|
|
|
|
Mozart, sarayı büyüleyecek
Mozart'ın ünlü Saraydan Kız Kaçırma operası, SABAH'ın desteğiyle İstanbul Müzik Festivali kapsamında Topkapı Sarayı'nda sahnelenecek.
Saraydan kız kaçırmak kolay mı?
Mozart'ın ünlü Saraydan Kız Kaçırma Operası, SABAH'ın katkılarıyla eserin hikâyesinin geçtiği Topkapı Sarayı'nda iki akşam sahnelenecek.
Bir karşılaşma, bir firar, bir aşk... Hepsi bir masal... Sevgilisi Konstanze'ın peşinden İstanbul'a gelen Belmonte'nin sıradışı öyküsü, Yekta Kara'nın modern yorumuyla Doğu ve Batı'nın buluştuğu yerde, İstanbul'da yeniden hayat buluyor. Mozart'ın en ünlü operalarından biri olan Saraydan Kız Kaçırma, SABAH gazetesi desteğiyle 34. Uluslararası İstanbul Müzik Festivali kapsamında 22 Haziran Perşembe ve 24 Haziran Cumartesi günü saat 21.30'da Topkapı Sarayı Müzesi'nde sahnelenecek. Eseri, şef Peter Tilling yönetimindeki Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası seslendirecek. İstanbul Festival Korosu'nu ise Markus Baisch yönetecek. Avusturya'da Osmanlı akınlarının tehdit olmaktan çıktığı dönemde, Mozart'ın Türk kültürüne duyulan merak sonucu bestelediği eser; İtalyan Belmonte'nin korsanlar tarafından kaçırılıp Selim Paşa'nın haremine getirilen sevgilisi Konstanze'ın peşinden İstanbul'a gelip onu kurtarma çabaları etrafında gelişen ironik olayları dile getiriyor.
ALMANYA'DA KAPALI GİŞE Operayı sahneye koyan yönetmen Yekta Kara için Saraydan Kız Kaçırma'nın önemi çok büyük. Çünkü yönetmenlik hayatına 1980 yılında Ankara Devlet Opera ve Balesi'nin sahneye koyduğu Saraydan Kız Kaçırma ile başlayan Kara, iki yıl önce de Almanya'da bu eseri sanhelemişti. Almanya'da halen kapalı gişe oynayan Saraydan Kız Kaçırma'da rol alan soprano Eva Mei (Konstanze), tenor Cenk Bıyık (Pedrillo) ve Achim Thorwald (Selim Paşa) bu kez Topkapı Sarayı'nda ve bambaşka bir yorumla sahneye çıkacaklar. Yekta Kara, üçüncü kez sahneye koyduğu eserin temasının 300 yıl sonra bile çok güncel olduğunu vurguluyor: "Mozart'ın 250. doğum yılı nedeniyle festival kapsamında bir kez daha sahnelen Saraydan Kız Kaçırma Operası'nın konusu, Doğu ve Batı arasındaki dinsel, kültürel ve her türlü etnik farklılıkları ortaya koyması açısından da hâlâ çok güncel... Bu Doğu-Batı meselesi benim için de önemli. Çünkü insanların dinsel ve etnik farklılıklara rağmen birbirlerini anlamamak için gösterdikleri direnç, günümüzde de hâlâ devam ediyor. Özellikle 11 Eylül olaylarından sonra bunun ne kadar geçerli olduğunu bir kez daha gördük. Bu operanın Mozart'ın 250. doğum yılında, orijinal mekânı olan Topkapı Sarayı'nda sahnelenmesi de hem bizim için hem de seyirciler için gerçekten tarihi bir önem taşıyor. Ayrıca ilk sahneye koyduğum 25 yıl öncesine göre olaylara şimdi çok daha gerçekçi bakıyorum. O dönemdeki problemlerin ne kadar çağdaş olduğunu görüyorum.''
OSMANLI KOSTÜMLERİ Yekta Kara, eseri Almanya'da daha modern bir anlayışla sahnelediklerini, Topkapı Sarayı'nda ise modern bir şey yapmanın mümkün olmadığını vurguluyor; "Seyirci, Topkapı Sarayı'na çok farklı beklentilerle geliyor. O dönemi doğru yansıtmak gerekiyor. Bunun için amamen Osmanlı kostümlerini kullandım. Dekorda da çok yeni bir anlayış var. Çünkü Topkapı Sarayı, zaten muhteşem bir mekân. O güzelliği zedeleyecek bir dekor yapımına girişmedik. Özellikle de sarayın var olan güzelliğini ışıkla biraz daha öne çıkarmak istedik. Çok minimal, o mekânla bağdaşan bir dekor oluşturduk. ''
Figen YANIK
|
|
|
|
|
|
|
|
|