|
'100'e yakın film yapmışsam ilgiyi ben de hak ediyorum'
|
|
Alkor, yıllardır "Sinemamızın dört büyüğü" denen sınıflandırmaya kızıyor, biliyorum. O "Dört büyükler" hâlâ anılıyor, onurlandırılıyor. Ya ötekiler? "Aslında onlarla gurur duyuyorum. Onlar sinemaya hayatlarını vermiş arkadaşlarım. Benim için çok özel isimler. Ama ben de 100'e yakın film yapmışsam, bunlardan en az 40 tanesi kadın hikâyesiyse, insanlara paralar kazandırmışsam, daima çok nazik, kibar ve tatlı bir insan olmuşsam, ilgiyi hak ediyorum. Keşke etrafımda büyük yapımcılar, yönetmenler olsaydı, 'Şu çok özel senaryoyu sen oyna, bu filmi senin için yazdım,' deselerdi. Olmadı. Bu kalabalığın içinde kendimi çok yalnız hissettim. Hiç güvenecek bir dalım olmadı. Öyle olunca da hep bir boşluktasınız." Geçenlerde bir yerde "Hiç Altın Portakal ödülüm yok," diye yakınmadı mı? "Evet. Aslında var; bana bir onur ödülü verdiler. Ama bu ödülü, bir filmdeki rolümle almaya da kararlıyım."
|