Ufacık tefecik
Önceki gün, hayatın bir tarafından geçerken Kıbrıs'a uğradım. Yok, hayır... "Kıbrıs sorunu" üstüne yazmayacağım, "Kıbrıs'ın sorunları" nı da değil. Hatta uzun uzun da yazmayacağım. Lefkoşe'den Girne'ye giderken yerel radyo "İşçinin, emekçinin bayramı" nı kutluyordu. Dostlarım dediler ki, "Bugün 1 Mayıs. Burada resmi tatil." Sonra, eklediler: "Burada Peygamber'in doğum günü de tatil. Hıristiyanların da benzer günü tatil ya, denge sağlanmış." Dedim ki, bin bir tarihi, coğrafi, siyasi, diplomatik, güncel sorunun içinde hayat bazen bu kadar basit de olabilir. 1 Mayıs'ta dileyen Girne yolunda olduğu gibi pikniğe de çıkabilir, mangalı yakabilir ve neden tatil olduğunu da bilebilir. Ya da bir başka gün "Kutlu doğum günü" kutlayabilir. Belki, Müslüman bile değildir, ama kutlayabilir ve komşusununkini tebrik edebilir. Hayat basit olabilir... Yazı çok daha basit olabilir... Yüreğinizden taşan nefret yüzünüze oturmadan, hemen oracıklarda eritilebilir, şükredilebilir ve kimse hor görülmeden kendi değerlerini ve değer verdiklerini idrak edebilir. Birine sorun... Kendinize sorun. Her neye inanıyorsanız en çok; en çok neyin belirlediğini düşünüyorsanız "hayat felsefeniz" olarak... Bir yerlerinde mutlaka böyle bir telkin, teşvik, tavsiye, nasihat de vardır. O öylece durur, sessiz ve derinden, biraz mahcup vaaz eder, rüzgara savurur; "gerçekler" ise ısrarla yalanı, dolanı, kanı, düşmanı yüklenir, taşır. Dediklerim de zaten topu topu birer gündü işte. Telaş etmeyin. Geçip giderken aklıma takılıverdiydi. Geçti gitti. "Kıbrıs sorunu" yazıvereydim keşke.
|