kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   Son Dakika
   Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
  » Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
İç aktörlerle temastayız
İç aktörlerle temastayız

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Irak'ta bir an önce şiddet ve çatışmaların yerini ortak aklın almasını arzu ettiklerini belirterek, ''Şiddet yangını geri dönülemez bir noktaya ulaşmadan söndürülmeli, kurum ve kurallarıyla demokratik bir sistem tesis edilmelidir'' dedi. Erdoğan, partisinin TBMM grup toplantısında yaptığı konuşmada, Irak'ta yaşanan kaygı verici bazı olaylara değinmek istediğini belirterek, şunları söyledi:

''Öteden beri iddiamız şudur; Türkiye'nin çıkarlarını korumak, küresel ve bölgesel barışla doğrudan
ilgilidir. Bu gerçek, bütün ülkeler için de böyledir. İktidara geldiğimizde Türkiye ve dünyanın sıcak gündemi, komşumuz Irak'ın durumuydu. O günden beri bütün uluslararası zeminlerde Irak meselesi hayati önem arz ediyor. Irak'ta taşların yerine oturması maalesef çok gecikmiştir.

İstikrar ve güven ortamı henüz sağlamamıştır. Ve şu anda da Irak'ı dışarıdan izleyenler, ne yazık ki hala bu umudu göremiyorlar. Irak'ta bir önce şiddet ve çatışmaların yerini ortak aklın almasını, bizler dedoğrusu şiddetle arzu ediyoruz. Şiddet yangını geri dönülemez bir noktaya ulaşmadan söndürülmeli, kurum ve kurallarıyla demokratik bir sistem tesis edilmelidir.

En azından bu ikincisinde belirli bir mesafe alınabilmiştir. Gelinen noktada belli ki barışı sağlamak, savaştan, çatışmadan daha güçlü bir irade istemektedir. Irak'ın toprak bütünlüğünün korunması, etnik ve mezhepsel gerilimin ortadan kaldırılması hususundaki kaygılar, son olaylarla birlikte daha da artmıştır.''

PROVOKASYON

Erdoğan, barış ve demokrasinin tesisi için sorumluluk duyan bütün uluslararası aktörlerin, Irak halkına ve yönetimine yardımcı olmasını isteyerek, ''Şartlar ne kadar zor olursa olsun barışı başarabiliriz. Yeter ki provokasyon ve tahrikleri bertaraf edecek iradeyi hep birlikte güçlendirelim'' diye konuştu.

Çatışma alanlarında değil, barışın imkanları üzerinde hep birliktekafa yorulmasını isteyen Erdoğan, şöyle devam etti:

''Özellikle son günlerde tahrik edilen, kışkırtılan mezhep çatışmasının alevleri yerinde söndürülemezse, bundan istisnasız hereksin zarar göreceği muhakkaktır. Türkiye olarak biz, komşumuz Irak'ın yaralarını sarmasında bugüne kadar azami çaba gösterdik. Her an yanlarında olduk ve bu konuda da 100'ü aşkın vatandaşımızı maalesef kaybettik. En zor, en amansız günlerinde Irak'ın yanında olduk. Siyaseten, ekonomik olarak, insani yardım olarak orada olduk, oradayız.

Sadece diplomatik çözüm arayışlarıyla değil, Irak'ın imar ve inşası için de fiilen oradayız ve orada olmaya devam ediyoruz, devam edeceğiz.
Daha işin başında, Irak'a komşu ülkeleri ortak bir zeminde bir araya getirmek için girişimde bulunduk. Türkiye'nin öncülüğünde ortayaçıkan Irak'a Komşu Ülkeler Süreci'nin ilk toplantısı, dışişleri bakanlarının katımıyla 23 Ocak 2003'te İstanbul'da yapılmıştır.'' Süreçle ilgili toplantılara değinen Erdoğan, geçen yıl İstanbul'dayapılan sekizinci toplantıya BM temsilcisi, Arap Ligi Genel Sekreteri,İKÖ Genel Sekreteri ve
AB Komisyonu temsilcisinin de katıldığını hatırlattı.

Irak'a komşu ülkelerin içişleri bakanlarının Tahran ve İstanbul'daiki ayrı toplantı yaptığını ifade eden Erdoğan, ''Din, etnik köken ve mezhep farkı gözetmeksizin Irak'ın bütünlüğünü muhafaza etmek temelinde, bütün iç aktörlerle sağlıklı diyaloglar kurduk'' diye konuştu.

Demokratik sürece katkı yapmak adına Irak'taki siyasi partiler için eğitim programları düzenlediklerini bildiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bu eğitimlere Irak'taki farklı siyasi partilerden 350 temsilci katılmıştır. Ekim 2003'te Madrid'de yapılan Donörler Konferansı'nda, 2007'ye kadar Irak'a, proje endeksli 50 milyon dolar yardım taahhüdünde bulunduk. Bu yardımların bir kısmı, imarla ilgili, bir kısmı insani yardımlardır. BM ve Dünya Bankası bünyesinde iki emanet fondan oluşan Irak Uluslararası Yeniden İmar Fonu'na katkıda bulunduk.

BM'nin, Irak için ivedi yardım çağrısına cevap verdik. Türk Kızılayı ile yapılan yardım bu noktada 6 milyon dolara ulaştı. Özellikle Türk Kızılayı'nın 2004'ten bu yana Felluce'ye, Telafer'e ve Irak Kızılayı'na yaptığı yardım 3 milyon dolardır.

Irak'a, günde ortalama 270 megawatt elektrik ihraç ediyoruz. Bazı hukuki sorunları gidermemiz halinde Irak'ın elektrik ihtiyacının yüzde25'ini Türkiye tedarik edecektir.

Bağdat'ın merkezindeki hastaneyi Türkiye inşa ediyor. Esas itibarıyla Türkiye, BM Güvenlik Konseyi'nin 1546 sayılı kararıyla yol haritası çizilmesi sürecinde başından beri tam desteğini vermiştir.''

BEŞ TEMEL NOKTA

Erdoğan, Irak'ın bugün, çatışma alanlarının körüklendiği, manipülasyon ve dezenformasyona açık bir görüntü sergilediğini belirterek, ''İçerden ve dışardan gelen tahrik ve provokasyonların bertaraf edilmesi için büyük bir dikkat gerekiyor. Eğer gerekli dikkatgösterilmez, bu yangın tezelden söndürülmezse çok daha tehlikeli sonuçlarla karşı karşıya kalabiliriz'' dedi.

Vaktinde tedbiri alınmayan kıvılcımların, bir anda küresel bir soruna dönüşebildiğine dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti: ''Süreç, daha fazla katılaşmadan, barışın imkanlarını sonuna kadarzorlamak gerekiyor. Türkiye'nin, başından beri ortaya koyduğu siyasi irade, bu yöndedir. 22 Şubat'ta Askeriye Camii ve Türbesi'ne yapılan bombalı saldırı, bizi milletçe derinden üzmüştür.

Bu sıcak, bu kaygı verici şartlarda Irak'a Komşu Ülkeler Dışişleri Bakanları Toplantısı'nın süratli yenilenmesi için girişimlerimiz sürmektedir. Irak konusunda baştan beri 5 temel noktanın altını çiziyoruz. Bunun bir tanesi Irak'ın toprak bütünlüğünün korunması konusudur. Bir diğeri, Irak'ın yeraltı ve yerüstü zenginliklerinin, tüm Irak halkına ait olması meselesidir. Üçüncüsü, etnik unsurların birbirleri üzerindeegemenlik sağlamaması konusudur. Dördüncüsü, mezhebi unsurların birbirleri üzerinde egemenlik sağlamaması konusudur. Beşinci de Kerkük'ün özel bir statüye tabi tutulması olayıdır. Bunun, hatta anayasa ile teminat altına alınması, Türkiye'nin bugüne kadar işlediğiana unsurları ihtiva eden talepler olmuştur.''

HÜKÜMET

Irak'ta yeni bir hükümet süreci yaşandığına dikkati çeken Erdoğan,bu sürecin sağlıklı tamamlanmasının; geniş tabanlı, hiç bir kesimi dışlamayan, demokratik temsili sağlayan bir hükümet oluşmasının önemini vurguladı.
Erdoğan, şunları söyledi:

''Bunun için hatırlarsanız bizler, seçimlere katılımı en geniş manada sağlayabilmek için Türkiye'de Sünni grupların temsilcilerini topladık. Gerekli görüşmeler yapıldı; Sünni grupların da seçimlere katılımı sağlandı. Şimdi ise beklentimiz, arzumuz, kurulacak hükümetinbu şekilde müşterek bir zemine oturmasıdır. Bu hassasiyetler korunmalıdır. Eğer, bu başarılabilirse biraz daha olumlu istikamette mesafe almamız sağlanacaktır.

Biz inanıyoruz ki ancak temsil sorunu olmayan, demokratik katılımadayanan bir hükümet, Irak'ın yaralarını sarabilecektir. Bugün içeride etnik ve mezhepsel çatışmalardan özenle kaçınılması, dışarıda da tüm uluslararası aktörlerin bu doğrultuda Irak'a yardımcı olması en büyük temennimizdir.''

Erdoğan, Irak Başbakanı Caferi ile bugün hem baş başa hem heyetlerarası görüşmeler yapacağını; ayrıca, bir çalışma yemeği gerçekleştirileceğini hatırlatarak, bu çalışmalarda Irak'ın son durumunu öğrenme fırsatı bulacağını belirtti.

Başbakan Erdoğan, ''Tabii ki kendilerine ileteceğimiz, ulaştıracağımız düşüncelerimiz olacak. Bununla birlikte Türkiye, bundan sonraki süreçte daha neler yapabilir, bunu konuşacağız. Bir dayanışma ruhunun bölgeye egemen olması, inanıyoruz ki bu yangın sağa,sola sıçramadan, yerinde çözümünü başarabilmemiz hepimizin ortak sorumluluğudur'' diye konuştu.

Erdoğan, Türkiye'nin Irak'ta kalıcı demokrasi, barış, güven ve istikrarın tesisi için bundan sonra da üzerine düşeni yapmaya devam edeceğini söyledi ve bundan kimsenin kuşkusu olmamasını istedi.

1 2 3 4 5
 
DİĞER GÜNDEM HABERLERİ
 Fehriye'ye 4 yıl, Karataş'a 5 yıl
 Talabani'ye rağmen Caferi Ankara'da
 Cumhurbaşkanı Sezer, Kredi Kartları Kanunu'nu onayladı
 Eski DEHAP yöneticileri yargılanıyor
 Çakıcı'ya 10 yıl 10 ay hapis
 Geçici öğretmene Danıştay engeli
 İstanbul'da PKK operasyonu
 Batman intiharları TBMM raporunda
 Kapkaç çetesi işini 'emniyete' almış
 Plaka sahte çıktı
 İşadamını fidye için kaçırdılar
 Atatürk'ü alet edip dolandırdılar
 Saunacı Zeliha: AKP'den vekil olacaktım
 Sağlık komada, herkes kendi yolunu bulmuş
 Hırsızlık mübahmış!
 Cezaevi davasında cezadan önce af
 İstanbul'da 30 saatlik su kesintisi
REHA MUHTAR
Güzel manken kadınlar...
"Bir erkeğin beni...
YILMAZ ÖZDİL
Nerdesiniz Allah aşkına?
Ege mutfağıyla büyüdük ya,...
ERGUN BABAHAN
"Oyun bitti mi?" yeni mi başlıyor
Türkiye'nin yakın...
UMUR TALU
Eto'o ile Bebbe
Cumartesi, İspanya'da Aragon'un başkenti...
FATİH ALTAYLI
Un dediğin beyaz olur
Unakıtan Ailesi'nin...
ERDAL ŞAFAK
İddianame gibi
AK Partili Çömez'in Unakıtan'a gönderdiği...
Suç: Katliam Davalı: Sırbistan
Genç-yaşlı tam 8 bin Müslüman erkeğin katledildiği Srebrenika...
İsrail, AB'de imajını Arsenal'le cilalayacak!
Kamuoyu araştırmalarında İsrail denilince insanların aklına sadece...
Lale devri bitti
Lale devri bitti
Para onda, kadrosu yıldız dolu. Ama saha içinde F.Bahçe dert küpü...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu