kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   Son Dakika
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Reha Muhtar @ SABAH
 

Güzel manken kadınlar...

"Bir erkeğin beni koruyacak kadar güçlü olması gerek... Olmak istediğim kişi Neşe Erberk ... Manken değil, ilerde manken ajansı sahibi olacağım... Bunun için benim için hareket edecek aklı başında bir erkek gerek ..."
Çok güzel bir kadın, bunları söylediğinde yüzüne baktım doğru mu söylüyor diye...
Bütün erkeklerin peşinde koştuğu kadın, bütün erkeklerin peşinde koşmasına aldırmadan, hayatının peşinde koşuyordu...
Paralar kazandığı, ilgi ve şöhrete boğulduğu mankenliği bırakıp, manken ajansı sahibi olmaya çalışıyordu...
Çok güzel kadın, çok güzel ilgilerden çok, çok güzel prestijleri arıyordu...
Manken olmaktan çok, patron olmak istiyordu.
Çapkın erkeklerin gözdesi olmaktan çok, hayatın gözdesi olmayı arzuluyordu...


Çapkın
hayatların ortasındaki manken hayatlar müthiş iniş çıkışlıydı...
Güzellik iyi para kazandırırken, belalıydı ...
Güzel olmak büyük avantajlar sağlarken, aynı zamanda bir cezaydı ...
Herkes ilgi gösteriyordu, ama ilgisine cevap vermediğiniz herkes size sinir oluyordu ...
Kadınlar sizi sevmiyordu ... Çünkü sizi daha güzel buluyordu... Erkeklerden sizi çok seviyor görünüyordu... Oysa sahip olmak için sizi seviyordu ... Sonunda sahip olanı sizi seviyordu... Size sahip olamayan yüzlercesi ise sizden nefret ediyordu...
Size bir gün sahip olacağı umuduyla işi bir süre rölantide tutsalar bile, bunun olmayacağını anladıkları anda, bok atmaktan hiç çekinmeyeceklerdi...
Onların sohbetlerinde ucuzlamanız, hatta yok edilip gömülmeniz ancak, içilecek bir viski yudumunun süresinden ibaretti ...
Gelenin geçenin altında kaldığınızın ilanı, viskinin yanında atıştırılan tuzlu fıstık ve badem eşliğinde yapılırdı... Güzel manken kadınları taşımak, çanta taşımak kadar kolay değildi hiç kuşkusuz...
Sahip olamayanların, tuzlu fıstık badem ve viski eşliğindeki sözleri, diğer kadınların tamamen hedefinde görünmeleri, bu 0 bedene yakın kızları ağır birer yük haline getirirdi ...
Taşıyan da başına gelecek belâların farkında, fazla taşımaz, bir an önce devir teslime yönelirdi...
Devir teslimler arttıkça, ilerdeki teslimat gittikçe daha zor hale gelirdi...
Güzel manken hayatların podyum arkası kulisleri, ağır travmaların göbeğindeydi...
Bu derece yoğun ilgi ve cinselliği saklayarak gösterilen beğeni, arasında yaşayan güzel manken hayatlar bir süre sonra kaçın kurası olmaya başlarlardı...
Bunlara bir de 1000'in üzerindeki dolarlar üzerinden çalışan saat ekleyenleri kaçın kurasından kaşer durumuna terfi edenlerdi...
Genç ve güzel manken hayatlar, kaçın kurası durumunda kalsalar da kaşer haline gelseler de sonuçta dramatik ve travmatiktiler ...


Bu hayatın böyle gitmeyeceğini görmeleri için kör olmaları gerekirdi...
Gelecek yeni güzellerin, pabuçlarını hemen dama atacağını anlamamaları aptallıktı...
Piyasanın hep daha gence ve çıtıra kayacağını bilmemek saflıktı...
Kendilerinin kazandığı gibi, yeni gelenlerin de onları kışkışlayarak kazanacağını fark edememek gerzeklikti ...
Hayat onları ne kadar denyo yapsa da gerzek yapmazdı...
Neyin ne kadar süreceğinin farkındaydılar...
Ne kadar sürecekse, bu kısa sürede en fazlasını kazanmaya meyilliydiler...
En çok kendileri ile aynı kaderi paylaşan futbolcularla beraberdiler...
Mankenfutbolcu birlikteliklerini hep bir tebessümle karşılardım...
Aynı kaderin yolcularının ilginç beraberliklerinden ne çıkacak diye merakla beklerdim...
Çoğu zaman kısa kısa yaşadıkları hayatları, birbirleriyle de kısa kısa yaşayıp kendi yollarına giderlerdi...


Çok güzel manken kadın, bir an önce mankenliği bırakıp patron olmak istediğini söylüyordu bana...
Onu koruyacak, onun önünü açacak, ama onu hep taşıyacak bir erkekten başkasıyla beraber olmak istemiyordu...
Onda güzel olmanın şansı ...
Onda güzel olmanın şanssızlığı vardı ...
Bilmiyordu ki o şansı ve şanssızlığı hep yaşayacaktı...

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Sergen kafaya takınca   / 27-02-2006
 Karar verdim unutmaya!   / 26-02-2006
 Karar verdim ayrılmaya...   / 25-02-2006
 İbra krizi yaşanmaz   / 24-02-2006
 Onlar beni sevdikçe...   / 23-02-2006
 Birer puan depremi önler   / 22-02-2006
 Terk edilmeden terk eden kadınlar...   / 21-02-2006
 Babasız kadınlar...   / 19-02-2006
 Prenses kadınlar...   / 18-02-2006
 Beşiktaş ipotek edilmeyecektir   / 17-02-2006
REHA MUHTAR
Güzel manken kadınlar...
"Bir erkeğin beni...
YILMAZ ÖZDİL
Nerdesiniz Allah aşkına?
Ege mutfağıyla büyüdük ya,...
ERGUN BABAHAN
"Oyun bitti mi?" yeni mi başlıyor
Türkiye'nin yakın...
UMUR TALU
Eto'o ile Bebbe
Cumartesi, İspanya'da Aragon'un başkenti...
FATİH ALTAYLI
Un dediğin beyaz olur
Unakıtan Ailesi'nin...
ERDAL ŞAFAK
İddianame gibi
AK Partili Çömez'in Unakıtan'a gönderdiği...
Suç: Katliam Davalı: Sırbistan
Genç-yaşlı tam 8 bin Müslüman erkeğin katledildiği Srebrenika...
İsrail, AB'de imajını Arsenal'le cilalayacak!
Kamuoyu araştırmalarında İsrail denilince insanların aklına sadece...
Lale devri bitti
Lale devri bitti
Para onda, kadrosu yıldız dolu. Ama saha içinde F.Bahçe dert küpü...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu