|
|
Bir film daha gerekebilir: 'Kurtlar Vadisi Brüksel'
2003 Temmuz'unda Türk Özel Kuvvetleri'ne mensup 12 askerimizin Süleymaniye'deki karargâhlarında Amerikan askerlerince kafalarına çuval geçirilerek tutuklanması, milli hafızamızda unutulmayacak yaralardan biri olarak kaldı. Amerika ile kopma noktasına gelen ilişkiler falan derken, konu şimdi soğuma sürecine girdi. Ama, millet için için Amerikalılar'a diş gıcırdatmaya devam ediyor. İşte tam bu sırada, Allah'tan, Polat Alemdar ve arkadaşları ' Kurtlar Vadisi Irak' filmi ile imdadımıza yetişti de, Kuzey Irak'ta kafamıza çuval geçirilmesinin "öcü alındı." Böylece "ulusal rahatlama" içine girdik. Çünkü kanımız yerde kalmamış ve Amerikalılar'a filmle de olsa haddini bildirmiştik. "Kurtlar Vadisi Irak" şimdilerde Dışişleri koridorları ve yabancı elçiliklerde farklı esprilere konu oluyor. Örneğin 2006'da AB'yle kriz uyarısı yapan Dışişleri mensupları, "2006'da Rumlar'a limanlarınızı, havaalanlarınızı açın" baskısı yüzünden AB ile ilişkiler kilitlenebilir ve müzakereler başladığında Rumlar bunu onay için şart koşabilir' diyorlar ve ekliyorlar, ' Bu yüzden, biz bir şey yapamazsak, en azından öcümüzün alınması ve gerekenin yapılması adına bir 'Kurtlar Vadisi AB' filmine ihtiyaç olabilir.' Yani, işi Polat Alemdar ve ekibine havale ederek, bir ' Kurtlar Vadisi AB' ya da ' Kurtlar Vadisi Brüksel' filmi çekmek gerekebilir. Senaryoya göre, ekip Brüksel'e gider, Avrupa Konseyi'nden AB Komisyonu'na kadar gerekeni yapar ve adamları hizaya getirir. Ne Olli Rehn kalır, ne Kızıl Danny. Konuştuğumuz diplomatlardan biri şaka ile karışık şunu söylüyor: ' Belli mi olur, bu 24 Nisan'da Ermeni Soykırımı tasarısı ABD Kongresi'nden geçerse, belki de bir ' Kurtlar Vadisi Washington' veya ' Erivan ' bile gerekebilir'. Yani, bu ekibe daha çok iş çıkar.
|