Havalılar ve havacılar
Son bir haftada iki önemli kaza yaşandı. Medyanın uçak kazalarına bakışı malum. Bir gün önceki haberlerle, bir gün sonra ortaya çıkan gerçekler arasında ciddi farklar söz konusu. Defalarca kaydetmeme rağmen bir kez daha vurgulamakta fayda var, uçak kazaları üzerine yorum olmaz. Varsayımla değerlendirme yapılmaz. Ayrıca uçak kazalarını tek başına değerlendirecek uzman da piyasada yoktur. Ne bir pilot ne bir teknisyen ne bir uçak mühendisi ne bir hava trafik kontrolörü ne de havacılıkla hemhal olmuş bir gazeteci (kendimi kastediyorum) uçak kazalarının oluş biçimleri üzerine uzman görüşü beyan edebilir.
TUHAF GAZETECİLİK Gazeteci, detay bilgi gerektiren havacılık gibi alanlarda vakıf olduğu konuya ilişkin yetkin kişilerin görüşlerini alır, sorusunu sorar ve okuyucunun anlayacağı biçimde aktarır. Bu da her gazetecinin harcı değildir. En azından terminolojiyi bilenlerin sahnede olması gerekir. Bunlar işin bir tarafı. Diğer tarafında ise kendine sonsuz imkanlar sunulan bazı kişilerin araştırmadan, yaptığı işin önüne arkasına bakmadan, bir havayolu genel müdürünün karşısına oturup kısa süre önce kurulan şirketini, Türkiye'nin ilk özel havayolu ilan etmesi, söylediklerini yarım yamalak bir şekilde gazete sayfalarına aktarmasının tuhaflığı vardır. Benzeri durum iki tane savaş pilotu tanıyan yazarlar için de geçerli. Araştırmacı-gazeteci bu takım ise savaş pilotlarının anlattıkları ninnilerin sivil havacılıkta da geçerli olduğunu düşünür. Uçak düştüğünde muhabbete girerler; 'Gördün mü, ekranlarda bir tane pilota görüş sormuyorlar.' Kusura bakılmasın ama bazı pilotlarla İETT şoförleri arasında hiçbir fark yoktur. İETT şoförünün İstanbul'un ulaşım sorunu hakkında yaptığı yorumla, bu pilotların kazalar hakkında fikir beyan etmeleri arasında hiçbir fark göremezsiniz. Hatta Türk Hava Yolları'nda (THY) öyle kaptan pilotlar tanıyorum ki, dünyadaki dört adet uçak üreticisinin adını bilmiyor? Bu dört firmadan bazılarının ürettiği uçak tiplerinin ise ismini dahi duymamış? Şimdi bu pilotlara tipini dahi bilmediği, kaç motorla uçtuğunu duymadığı uçak hakkında görüş sorulur mu? Askeri pilotluktan emekli olmuş birinden sivil uçaklar hakkında bilgi alınır mı? Yine bir örnek; emekli havacı bir paşaya bir televizyonda kara kutularını sormuşlardı. Adam cevap veremedi ve askeri uçaklardaki sistemi anlatmaya geçti.
HERKES DERSİNİ ÇALIŞMALI Ama bazı pilotlar da var ki (mesela THY eski Genel Müdürü Atilla Çelebi) kendini havacılık sektörünü her tarafından söz söyleyecek kadar yetiştirmiştir. Özetle, iki cenahta da kendini yetiştirmiş kişilerin buluşması doğru bilgilenmeyi doğurur. O halde sadede gelirsek. Cehaletin ve kemaletin sınırı kişilerin kapasiteleriyle orantılıdır. Bunu böyle bellememiz gerekir. Bilmiyorsan öğreneceksin. Haber yazmadan, röportaj yapmadan, köşeyi döktürmeden önce dersine çalışacaksın.
|