|
 |
 |
 |
 |
|
 Muhalefet eleştiri yaparken çözüm de önersin
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Muhalefet eleştirileriniyapar ama eleştiri yaparken sadece durumu ortaya koyar. Bunun doğrusu şudur demez, sıkıntı orada. Yani doğrusunu söyleseler, öneriler getirseler o zaman can kurban'' dedi.
Başbakan Erdoğan, New York'taki Türkevi'nde, Türk işadamları ile bir araya geldi. Türk ekonomisindeki son gelişmeler hakkında bilgi veren Erdoğan, TÜPRAŞ'ın özelleştirilmesine ilişkin süreci anlattı. Türkiye'de oluşan güven ve istikrarın yabancı yatırımcıları ülkeyeçektiğini ifade eden Erdoğan, bunun Türk piyasalarını
olumlu etkilediğini kaydetti.
Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:
''Yabancı yatırımları çekmeyi başarmamız halinde bu, istihdam noktasında açığı kapamış olacak. Yabancı yatırımcıların Türkiye'de yatırım yapmaları halinde, hazır bir pazara Türkiye süratle girme imkanı bulacak. Diğer taraftan Türkiye yakaladığı büyüme hızını devam ettirecek. Bütün bunlar Türkiye'nin bir huzur ülkesi olmasını da sağlayacak.
Bizler şu anda Türkiye'nin geçmişteki yönetim hatalarını her alanda yapmamanın gayreti içerisindeyiz. Bu yönetimde olduğu gibi demokratikleşme süreci ile de alakalı, hak ve özgürlükler noktasında attığımız adımlarla da alakalı. Göreve geldiğimizden beri bunları başarmanın gayreti içerisindeyiz. Eksiklerimiz şüphesiz ki vardır, olabilir. Her şeyden önce insanız. Bu adımları atarken bir şeye özen gösteriyoruz; o da kolektif bir akılla hareket etmedir. Aramızda oluşmuş bir ortak bilinç var. Bununla adımlarımızı attığımız için hatalarımızın az olduğuna inanıyoruz.
Tabii, politikanın farklı özellikleri var. Muhalefet eleştirilerini yapar ama eleştiri yaparken sadece durumu ortaya koyar.Bunun doğrusu şudur demez, sıkıntı orada. Yani doğrusunu söyleseler, öneriler getirseler o zaman can kurban. Ama böyle bir şey söz konusu değil. Kendileri 'Terör mü var terör var' derler. Peki tamam da şu anda yapılanların dışında senin yapılmasını isteyip de yapılmayan var mı? Onu söyle. Veya senin farklı bir önerin var mı? Onu söyle. Farklı bir öneri hiçbir zaman varit olmadı. Zaten böyle bir dertleri de yok.''
Halkın güvenliğini tehdit altına alacak hiçbir şeye asla izin vermeyeceklerini belirten Erdoğan, ülkenin birlik, beraberlik ve dirliği için ne gerekiyorsa yapmakta kararlı olduklarını dile getirdi.Erdoğan, ''Demokrasiden, hak ve özgürlüklerden adeta ödün vermek gibi bir beklenti içinde olanlar varsa bunu bizden beklemesinler, böyle birşeyin içerisinde de değiliz. Yani bir geriye dönüş, bunu yapamayız'' dedi.
Türkiye'nin AB müktesebatı çerçevesinde üzerine düşeni bugüne kadar yaptığını ifade eden Erdoğan, ''Ama uluslararası diplomaside ülkeler birbirlerine hangi samimiyetle davranmaları gerekiyorsa Türkiye'ye karşı da biz kendilerinden aynı samimiyeti bekliyoruz, farklı bir şey istemiyoruz. 3 Ekim de inşallah bizim müzakerelere başladığımız tarih olacak'' diye konuştu.
KIBRIS SORUNU
Erdoğan, şöyle devam etti:
''Kıbrıs'la ilgili konuda şu anda önümüze sürülen veya getirilen veya getirilmek suretiyle süreci durdurmaya yönelik adımlar bizim açımızdan kayda değer değildir, çünkü biz bu konuda da yapılması gerekenleri yaptık. Annan planı oylandı. Türkiye olarak biz sözümüzde durduk. Gereken desteği verdik. Güney'den tam aksi karar çıktı ve biz sözümüzde durduğumuz halde, bize verilen sözler yerine getirilmedi.
Güney sözünde durmadığı halde, orada tarihi bir yanlışı AB üyesi ülkeler işlediler. Tuttular Güney Kıbrıs'ı AB'ye üye yaptılar. Sınır sorunlarını halletmemiş bir ülkenin birliğe alınması söz konusu oldu. Nasıl oluyor da Kıbrıs'ı Rumlar temsil ediyor diyeceksin, böyle bir hakkın yok, olamaz. Böyle bir şeyi de bizim tanımamız mümkün değil.
Bunları açık ve net söyledik. Zaten kendileri de bu işe inanmıyorlar, inanır gibi görünüyorlar. Bundan dolayı da tezlerini savunacak güçleriyok. Öyleyse gelin Kuzey Kıbrıs üzerindeki izolasyonları kaldırın, bizde atılması gereken adımları atalım. Ama Kuzey Kıbrıs'la ilgili izolasyonları kaldırmazlarsa bizden bir şey beklemeye hakları yoktur.
Yani Kuzey Kıbrıs'taki Türkler size ne yaptı da izolasyonları uyguluyorsunuz? Dünyanın neresinde böyle bir uygulama var? Bu bakımdankararlılığımız aynen devam edecektir. Türkiye bundan önce masaya nasıluzlaşma içinde oturduysa bundan sonra da biz aynı uyumu gösteririz yeter ki muhataplarımız da aynı anlayışı bize karşı göstersinler.''
Kuzey Irak'ta PKK/Kongra-gel terör örgütünün kamplarının olmasının Türkiye'yi rahatsız ettiğini ifade eden Erdoğan, bu konuda ABD'nin daha duyarlı davranmasını istediklerini muhataplarına söylediklerini belirtti. Erdoğan, ''Kendilerinin de son zamanlarda bu konudaki hassasiyetlerini görüyoruz, inşallah somut olarak da örneklerini görürüz. Bunu bekliyoruz. Bu da Türkiye'nin en doğal hakkıdır. Küreselbarışı sağlayacaksak küresel teröre karşı ortak bir mücadele platformunun oluşması şarttır'' diye konuştu.
Başbakan Erdoğan, AB sürecinde olumsuz bir kararın Türk ekonomisini nasıl etkileyebileceğine ilişkin soruyu şöyle yanıtladı: ''Zaman zaman olumsuz etkiler olmuyor dersek yanlış olur, fakat bizde telaşe memurları çok. Yani bu telaşlar olmasa, özellikle bu noktada paslaşmayı yazılı ve görsel medyayla iyi yapabilsek, bunda belki bizde de hata var, inanıyorum ki piyasalardaki durum şu anda geldiğimiz noktadan çok daha iyi olabilirdi. Şu anda belki borsada biz 35 bini yakalamıştık, çünkü güven ve istikrar var. Ülkemizde bir heyecan var şu anda. AB ile ilgili söylentiler konusunda gerekli cevapları biz veriyoruz. Bunlar bizim ekonomimize etki etmeden izole etmeye çalışıyoruz. Tabii ki gücümüzün yettiği sürece...''
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
