Türk-Yunan dostluk gecesi

26 Mayıs'ta Meme Vakfı bir Türk- Yunan dostluk gecesi düzenlemişti. Başkan Dr. Can Gürbüz'ün "O kadar senedir uğraşıyoruz. Vakfımız ilk defa bu kadar dikkat çekti ve sosyal dayanışmaya şahit oldu" ifadesi beni çok mutlu etti. Bir taraftan da plastik bilezik kampanyasından toplanan paranın, ödedikleri ham madde dışında KDV'nin geliri çok azaltması karşısında üzüntü duydum. Migros kasasına girdi, çıktı diye bir vakfa hayat kurtarmak için yapılan yardımdan bu kadar kesilmesi belki ilgililerin dikkatini çeker diye yazmak istedim. İkinci etkilendiğim nokta, o gece öğrendiğimize göre ilk ultrason makinesini vakfa annesini meme kanserinden kaybeden (gencecik, dünya yakışıklısı) oğlu hediye etmiş. Şimdi sizlerin olağanüstü katkınızla büyüyen beklentileri beş yüz bin bilezikten fazlasını satmak. Her sene yüz bin kanser vakıasının içinde en başta gelen dünyada en çok ölüme sebep olan bu düşmanla daha etkin mücadele edecekler. Sayın başkonsolos da güzel Türkçesi ile vakfa eğitim desteği vermekten mutlu olduklarını vurguladı. Sayın Patrik Bartholomeos'un katılışı ise gecenin ağırlığını ve önemini artırdı. Nükhet Duru da hem ücret almadan katıldı hem de en Nükhet Duru şarkıları, en kıvrak danslarıyla herkesi coşturdu.

PEKİNEL MUCİZESİ
Paris Büyükelçiliği'ndeki piyanoda Fazıl Say, Gülsün Onay gibi uluslararası piyanistlerimizi konser öncesi çalışırken izleme fırsatım olmuştu. Ama onlar konserlerde başkalaşıyorlar. Güher ve Süher kardeşleri ilk defa görerek dinleme şansım oldu Kartal Vakfı'nın konserinde. Borusan Orkestrası'nı kıymetli şef Gürel Aykal yönetti. Pekinel kardeşler başlayınca başka bir boyuta geçip trans halinde aşk, neşe, keder, heyecan, her şeyi yüzlerinde ve vücut dillerinde yaşayıp yaşattıkları anda esere kıvamı ve kontrolü kendilerinde olan öyle bir duyarlılık katıyorlar ki! Aynı parçaları onlar çaldığı zaman neden farklı olduğunu ayağa fırlayıp alkışlarken heyecandan gözleriniz dolduğu zaman anlıyorsunuz. Pekinel kardeşler, Sayın Aykal şefliğinde iyi ki böyle bir yolculuk yaşattınız! İyi ki bizim dünyaca ünlü değerlerimizsiniz.

HER YERİ AÇIK MR
Ben tetkiklerimi Nişantaşı Medica'de yaptırıyorum. Pencereli MR'ları çok rahatlatıcı. Ama çok korkuyorsanız hiçbir yeri kapalı olmayan MR var. (Bilhassa çocuklar, yaşlılar, çok şişmanlar için) Tetkik yapılan kişinin elini de tutabiliyorsunuz. Açık MR: (0212) 234 58 89 Nişantaşı (Şimdi de sözü Cerrahpaşa Hemotoloji Polikliniği'nde kanser tedavisi gören genç oyuncu Açelya Elmas'a bırakıyorum. Aşağıda onun mektubu var. Okurlarımızdan onun için pozitif enerji göndermelerini istiyoruz.)

AÇELYA'DAN MEKTUP VAR
28 Nisan'da Cerrahpaşa Hemotoloji Bölümü, Kemik İliği Transferi Bölümü'ne yattım ve 5. 5. 2005'te kendi iliğimin yüklenmesiyle tekrar doğdum. Şu anda bir bebeğin bağışıklık sistemine sahibim. Ve her şeyden enfeksiyon kapabilirim. Sürekli dışardan trombosit yükleniyor, birkaç gün idare ediyor ve sonra yine düşüyor. Bu arada çok sevdiğim boyun kateterimi artık kullanamıyorum. Çünkü enfeksiyon kaptı ve çıkarıldı. Şimdi artık çok incelmiş ve hatta artık "çalışmıyoruz" diye bağıran damarlara kanüller yardımıyla ilaç yollanıyor. Ama o damarlar bulunana kadar hemşirelerimin ve benim yaşadıklarımızı anlatamam. Hemşireler kanatsız melekler, isimsiz kahramanlar. Buradaki bütün sorunlara, ihmalkarlıklara, gelen yanlış kan sonuçlarına, hafta sonu birden bire duran hastane hayatına rağmen onlar hayat kurtarmaya devam ediyor. Burada bir avuç insanız ve sıfırdan hayata başlıyoruz. Bir nevi öldürülüp yeniden doğduruluyoruz. Bir bilim kurgu filminin içinde gibiyiz. İnanılmaz bir yaşama mücadelesi, yaşananları düşününce insan vücudunun bu kadar şeyi kaldırabilmesine şaşıp kalıyorsun. Çünkü her an farklı bir ölüm kalım savaşına giriyorsun ve diyorsun ki "bunu da atlattık". Benim adım burada Casper. Hatta "kel melek" diyorlar. Ben de onlara "isimsiz meleklerim" diyorum. Uzman Hemşire Hülya Gör, Leyla Yıldırım, Nilgün Şentürk, Gül Şahin, Sadiye Altın Eryılmaz, Demet Kubat, Gülnur Akay, Tuğba Eraydın, Ayşe Keser, Şengül Keskin ve Azize Demir Engin. Biliyorum ki benden sonra da bir sürü kanser hastası hayata yeniden başlamak için buraya gelecek ve onlar yine burada olacaklar. Bir sürü hayata tekrar can verme adına sonsuz sabırlarını sunacaklar ve yardım ellerini uzatacaklar. Buradan hepsine ve kalbi benimle çarpan bütün sevenlerime sevgiler.