|
|
|
|
|
|
Ünlülerin gurusu İstanbul'a geldi
Demi Moore'dan Britney Spears'a pek çok ismi peşinden sürükleyen Kabalacılığın genç gurusu Yehuda Berg, Cumartesi Sabah'a konuştu: "Kabala din değildir".
Binlerce yıllık Yahudi mistisizmi Kabala, ünlü takipçileri nedeniyle gündemde. Her yerde merkezleri açılıyor, kitapları yayınlanıyor, modayı bile yönlendiriyor. İstanbul'a bu felsefeyi tanıtmaya gelen Yehuda Berg, "Müslüman, Hıristiyan ya da Yahudi, herkes Kabalist olabilir" diyor. Berg'in hedefi İstanbul'da Kabalistleri buluşturmak.
Madonna'nın mutluluk rehberi
Yahudiliğin gizli mistik öğretisi Kabalacılığın Amerika'daki merkezinin kurucularından Yehuda Berg, bir seminer için İstanbul'a geldi. Berg, "Kabala, insanlara dünyada soykırım yapabilen liderleri sorgulama gücü veriyor" diyor.
Alışılmış guru imajından çok uzak; başında ters takılmış kepi, kırmızı bol kazağı, sol bileğindeki kırmızı ipi, yol yorgunu mavi gözleriyle günlerdir beklenen Kabalist Yehuda Berg karşımda oturuyor... New York'tan üç saat rötarla geldi ve hiç dinlenmeden bizi bekletmemek için röportaja başladı. İstanbul'a gelmeden önce fotoğraflarını görmesem bu tombul, sevimli genç adamın, Amerika'daki Kabala Merkezi'nde başta Madonna olmak üzere pek çok ünlü ismin mutluluk arayışındaki rehberi olduğuna inanmam güç olurdu. Binlerce yıl gizlenen, sadece aydınlar ve tarihçilerin kullanımında kalıp kadim metinler olarak saklanan Kabala bilgeliğini dünyanın birçok yerindeki merkezde anlatıp kitaplar yazarak popüler hale getiren Yehuda Berg, soruları tüm 'inanmışların' rahatlığıyla yanıtladı... Mesajı ise "Hiçbir şeyi sorgulamadan kabul etmeyin" oldu.
Kabala ne demek?
Kimiz ve nereye gidiyoruz' sorusunu cevaplayan sistematik bir düşünce. Bazen kim olduğumuzu bilmeyiz. Bir aile içinde doğarız, hayat böyle başlar. Kim olduğumuzu tam olarak bilmeyiz, sanki yazılı olan bir programı yaşar gibiyizdir. 10 yaşına geliriz. Henüz hayatla ilgili temel bir karar almamışızdır. Yaşımız 18 olur, 20 olur, 25 olur hala hayatla ilgili temel kararları vermemişizdir. Kabala bireye kurallar koyar, kararlar almasını sağlar, birey kendine ne yapmak istediğini sorar. Bu sayede insanlar kendi hayatlarını yaşamaya başlarlar.
DİNLER AYIRIYOR
Geleneksel dinlerden farklı olarak bireye ne sunuyor?
Amerika'da ve bulunduğum diğer ülkelerde şunu gözlemledim: Geleneksel dinler insanları birleştirmiyor, ayırıyor. Yeryüzünde din savaşları, hastalıklardan daha fazla insanın ölümüne neden oluyor. Kabala yargılar üzerine kurulmuş bir sistem değildir. Bireyler zenci, beyaz, Hıristiyan, Müslüman olabilir. Hıristiyan Kabalist, Müslüman Kabalist olmak mümkün. Üstelik kuşaklar boyu devam eden bir gelenek bu. Kuran ya da İncil'i okuduğunuzda bu size sunulan bir değer sistemidir. Oysa bazı kavramlar kişiden kişiye değişebilir: Mesela iyi ya da kötü kavramı. Kabala'da bireyler kendi değerler sistemini yaratabilir.
Kabala'yı bir din mi yoksa bir tür bilgelik öğretisi olarak mı görmek gerekir?
Din değildir Kabala. Öğrenmek için dinsel inancınız olması da gerekmiyor. Bir tür spritüel sistem, kurallar bütünü olarak algılayabilir, yaşam rehberi olarak kabul edebilirsiniz. Dinsel inancınız varsa da Kabalacı olabilirsiniz.
Yani herkes dinsel inancını bırakmadan Kabalist olabilir, öyle mi?
Evet, isteyen herkes olabilir.
Binlerce yıl öncesinin gizli bilgeliği, günümüzde nasıl bu kadar popüler oldu?
Kendini arayan insanoğlu Kabala'yı keşfediyor. Bu sayede popülerliğini koruyor. Geçmişte bilgisine ulaşmak zordu. İnternet ve uydu bağlantıları sayesinde bu birikime ulaşmak çok daha kolay hale geldi. Şimdilerde popülerleşmesini buna bağlayabiliriz. Bu sayede kitabım Türkçe'ye de çevrildi ve bu topraklara kadar ulaştı.
Kitabınızda anlattığınız gibi insanın kendini keşfetmesini, hayatın gizlerine hakim olmasını sağlıyorsa, bu yolla savaşlar ve acılardan uzaklaştırıyorsa nasıl oluyor da Kabala'nın doğduğu topraklar günümüzde aynı zamanda Afganistan'dan New York'un ikiz kulelerine uzanan acı ve nefret zincirinin doğduğu yer olabiliyor? Kabala ve aynı topraklarda doğmuş üç din, neden Ortadoğu'ya sevgi, anlayış, barışı getiremiyor?
Bütün sorun şurada: Dinler 'benim tanrım seninkinden iyidir', felsefesi üzerine kurulu. Bireyler kutsal kitaplardaki öğretiyi kendi çıkarları doğrultusunda alabildiğince esnetiyor. Kuran'ı okuduğumda 'Masum çocukları öldürebilirsin' gibi bir cümleye rastlamadım. İncil ve Tevrat'ta 'İstediğin toprağı işgal edebilirsin' gibi bir cümle de yok. Bireyler bir yandan Tanrı'ya bağlanıyor, diğer yandan inançlarını istedikleri gibi düzenliyor. Muhammet, İsa ve Musa'yı bir odaya koysanız hiçbir sorun çıkmaz. Ama onların adına konuşanlar kendi gündemlerini dayatıyor insanlara. Bizler bugün onların adına konuşan dini liderlerin yorumlarını hiç sorgulamadan kabul ediyoruz. Sorun burada başlıyor. Soru sormayı bir kenara bırakıyoruz. Bize verilenlerle yetiniyoruz, dini liderlerin sadık müridleri haline geliyoruz. Yeryüzünde negatif bir atmosfer oluşuyor onların sayesinde. Evet, dünyada hep kendi gündemleri olan liderler bulunacak. Neden milyonlar onları sorgusuz izlemek zorunda? Neden durup düşünmüyorlar nereye gittiklerini? Neden soykırımlar oluyor yeryüzünde; toplumlar liderleri sorgusuz izlemese olabilir mi bu katliamlar? İşte Kabala bireye bu noktada 'Hayır, bu yanlış, seni takip etmiyorum' deme gücü veriyor.
ABD'deki Kabala merkezleri nasıl çalışıyor? Diğer ülkelerdeki Kabala merkezleriyle iletişim ağı var mı?
New York'taki merkezimiz uluslararası özellik taşıyor. Dünyanın her yerinden Kabala öğretmenleri geliyor, seminerler veriyor. Hatta dünyanın uzak noktalarından, Kabala merkezi bulunmayan ülkelerinden New York'a gelenleri öğretmen olarak yetiştiriyoruz. Ülkelerine dönüyor ve Kabala öğretisini isteyenlere ulaştırıyorlar.
İstanbul'da bir merkez var mı ya da kurulması planlanıyor mu?
İstanbul'da da yaklaşık 60-70 kişilik bir grup var. Ayda bir toplanıyorlar. Pazar günkü toplantımız aynı zamanda bu grubun ilk geniş katılımlı etkinliği olacak ve İstanbul'da bir Kabala grubu oluşturacağız.
Kabalistlerin başlattığı, bileğe kırmızı ip bağlama geleneğinin kökeni nedir?
Yüzlerce yıldır kuşaktan kuşağa aktarılan Kabalist öğretinin bir parçası. Kökeni Hazreti İbrahim'e kadar uzanıyor. Kırmızı ip bir tür koruma sağlıyor. Kişisel deneyimimden bahsetmem gerekirse kırmızı ip bana öfkemi, hayal kırıklıklarımı dengelememde, aşırı tepkisel olmama çabamda yardımcı. Çocuklarıma ya da eşime çok öfkelendiğimde bu ipe bakıyorum. 'Sen bir grubun üyesisin ve hayatta bir amacın var, öfkelenmek ve aşırı tepki vermek amaçlarında bağdaşmaz' diyorum kendime. MADONNA KENDİNİ AŞTI
Madonna, Michael Jackson, Demi Moore gibi ünlüler ilgi çekmenin yanı sıra Kabala hareketine bir katkıda bulundu mu?
Michael Jackson ve Demi Moore benim öğrencim olmadı. Madonna ise sekiz yıldır Kabala öğreniyor. Şöhretin, başarının katmanlarını aşıp kendini ortaya çıkardı, kendi Kabalist öğretisini geliştirdi. Öğrendiklerinin hayatına büyük katkısı olduğunu, eşiyle çocuklarıyla ilişkisini olumlu etkilediğini söylüyor. Biz ünlü bir Kabalist yetiştirmek amacıyla yola çıkmadık. Ama hayranları onun yolundan yürüyor. Bu da bize yardımcı oluyor. Olumsuz etkileri yok değil. Onun sayesinde 10 Amerikalı'dan biri Kabala'yı duydu. Ama Kabala deyince birçok kişinin aklına sadece Madonna geliyor ve önemsemiyorlar. Yine de Kabala'yı merak edenlerin, derinlemesine öğrenmek isteyenlerin sayısını artırdığı bir gerçek.
Kabala öğretisi, başka dinlerin müridleri tarafından bile yüzlerce yıldır büyücülük amacıyla da kullanılıyor. Gerçekten Kabala kötü amaçlar için kullanılabilir mi? Öğrencilerinizin bu öğretiyi kötü amaçlar için kullanmalarını engellemek amacıyla herhangi bir önlem alıyor musunuz?
Biz sadece iyiyi öğretiyoruz. Evet, her bilgi kötüye kullanılabilir. Astrolojinin varlığından hepimiz haberdarız. Bir dostum akrep burcundaysa bu burçtakilerle ilgili olumsuz ya da olumlu birçok şeyi bilebilirim. Doğum tarihi, yıldızlarla ilişkisi... Tüm okuduklarım insanlara yardım etmek içindir. Ama bazıları aldıkları bilgiyi insanlara zarar vermek için kullanabilir. Şantaj yapabilir. Evrenin dengesinde olumsuzluklar da bulunuyor ne yazık ki. Kabala'nın ışığı genelde pozitif insanları çeker, negatifleri uzaklaştırır. Buna karşın bilginin yaygınlaşması bazen tehlikelidir.
Kitapta 'Hayatımızda sonsuz mutluluğa ulaşmamızı engelleyen bir perde olduğunu' yazıyorsunuz. Kabala öğretisi bu perdenin kalkmasına mı yardımcı oluyor yoksa perdeyi fark edip onunla yaşamayı mı öğretiyor?
Her gün uyumadan önce kendime soruyorum: Mutlu muyum; doğru yolda mıyım; bunun için mi dünyaya geldim? Albert Einstein çocukluğunda futbolcu olmaya karar vermişti. Bilimadamı olmak gibi bir niyeti yoktu. Başarısız bir futbolcu olacaktı. Onun gibi hayatımıza önemli katkılarda bulunan diğer kişiler başka yollar seçseydi, hayatımız bugün ne kadar yoksul olurdu. Bu nedenle hiç durmadan kendimize sormalıyız: İstediğim şeyi mi yapıyorum? Babam istediği, avukat olduğu için mi ben de avukatım. Bu yolda kendi tercihimle mi yürüyorum. Yoksa başkaları istediği, hakkımda olumsuz görüş belirtmelerinden çekindiğim için mi yürüyorum. İşte Kabala bize bu etkilerden kurtulup kendi kişiliğimizi bulmamızda yardımcı oluyor. Kendimizi sorgulamamızı sağlıyor. Üç ayda bir, bir kağıda hayatımdaki olumlu ve olumsuz şeyleri yazarım: İşim, eşim, her şeyi. Ve baştan, hiç olmamış gibi sormaya başlarım: Onunla evlenmeli miyim, sekiz yıldır evli olsam bile... Doğru olmayanları değiştiririm. Çoğunlukla seçmeyi bilmeden yaşıyoruz.
Pazar günü İstanbul'da gerçekleşecek seminerinize Madonna da geliyor mu?
Hayır, gelmiyor. Ama bu yıl içinde Türkiye'ye gelmesini umuyoruz.
Okuyucularımıza bir mesajınız var mı?
Hiçbir şeyi sorgulamadan kabul etmeyin. Hep soru sorun. Kabala size soru sormada yardımcı olur. Soru sormak, cevaptan daha önemlidir. Soruyu bitirdiğinizde cevap da beraberinde gelecektir.
Figen Yanık
|
|
|
|
|
|
|
|
|