|
|
|
|
|
Özpetek'in filmi çok tartışılacak
|
|
Ferzan Özpetek'in son filmi "Kutsal Yürek" İtalya'da gösterime girdi. Kutsallık ve varoluş problemlerini işleyen film, Sezen Aksu'nun "Hayat Sana Teşekkür Ederim" adlı şarkısıyla başlıyor.
Özpetek'in ruhsal arayışı
İtalya'da yaşayan yönetmen Ferzan Özpetek son filmi "Kutsal Yürek"te kutsallık, varoluş problemleri ve insaniyet temalarına yer veriyor.
Yönetmen Ferzan Özpetek'in son filmi "Cuore Sacro" (Kutsal Yürek) İtalya'da 400 sinema salonunda birden gösterime girdi. İlk kez basın mensuplarına gösterilen ve "kutsallık" gibi zor bir temayı işleyen film uzun süre tartışılacağa benziyor. Ferzan Özpetek'in filmleri arasında "en zoru" olarak nitelediği "Kutsal Yürek" yönetmenin kutsallık, varoluş problemleri, insaniyet temaları üzerine yolculuğunu anlatıyor. Filmin Sezen Aksu'nun "Hayat Sana Teşekkür Ederim" şarkısı ile başlaması bir önsöz gibi. Şarkıdaki gibi Ferzan Özpetek de tehlikeli sularda, bıçak sırtında gezmeyi seviyor. Acımasız iş kadını Irene Ravelli rolünde Barbora Bobulova iyi bir oyunculuk sergiliyor. Irene'yi yetiştiren yine iş ve kazançtan başka düşüncesi olmayan teyzesi Eleonora da bu filmde materyalist dünyanın simgeleri gibiler. Irene'nin değişim yolculuğu aileden kalan büyük bir binada annesine ait bir odada "kutsallık" ve "varoluşun" çeşitli sorunları ile karşılaşması ile başlıyor. Dramatik-soprano olan ve çocukken kaybettiği annesinin mistik dünyasını keşfeden Irene'ye bu yolculuğunda sokakta rastladığı bir kız çocuğu da eşlik ediyor. Küçük hırsızlıklar yapan ancak fakirlere yardım eden bu kız Irene'nin yüreğine rehberlik eden bir melek rolünü üstleniyor. Mevlana'dan, San Francesco'ya pek çok din ve inanışa atıfta bulunan film için Ferzan Özpetek "Dini bir film mi?" sorusundan hoşlanmıyor. Özpetek laiklerin de bir ruhaniyet, kutsallık boyutuna ihtiyaç duydukları kanısında. Kendini aramak, bulmak, başkalarına yardım etmek filmde ele alınan temalardan.
DİNİ BİR FİLM DEĞİL Film hakkında basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Ferzan Özpetek altını çizerek söylüyor: "Bu film sosyal ama sosyolojik değil, kutsallık üzerine ama dini değil". Ferzan Özpetek film üzerine kendisini soru yağmuruna tutan basın mensuplarına filmin biraz da son yıllarda "kaybettiği dostları ve kendisine sorduğu sorulardan yola çıktığını" söylüyor ve ekliyor: "Bu filmi yapmaya ihtiyacım vardı." Bir italyan gazeteci "Bir zamanlar sosyal problemlerin çözümü politikaydı, nasıl oldu da dine döndük?" diye soruyor. Ferzan'ın yanıtı ise "Politika sokaktaki adamın problemleri ile doğrudan ilgilenmiyor. Aramızdaki dayanışma gibi diğer küçük şeyler kalıyor" diyor. Bir diğer basın mensubu ise filmde "Hıristiyan merhamet"ine yaklaşıldığını vurgularken Özpetek adeta öfkeleniyor ve "Belki de diğer dinleri tanımıyorsun" diye yanıt veriyor. Filmde iş kadını İrene'nin uğradığı değişim sürecinde, bu değişimi başkalarına yardımla somutlaştırmasına yardımcı olan rahip (Massimo Poggio) filmde Katolik öğelerin daha fazla olduğunu düşündürüyor. Özpetek, "Katolik bir ülkedeyiz" derken bu filmi önce İstanbul'da çekmeyi düşündüğünü de anlatıyor. Ferzan Özpetek'in filminde simgeler, din hepsi biçimsel bir özellik taşıyor. Ferzan'ın bu simgelerle yanıtını aradığı sorular ise daha derinde. Filmde yapılan bir atıf gibi "Herkesin iki yüreği var, güneş tutulması gibi, biri diğerini gölgeler, gölgeleyen yüreği kaldırdığınızda ışığı bulursunuz.". Medusa Film tarafından yapılan, senaryosunu Gianni Romoli ve Ferzan Özpeteğin yazdığı filmde başrollerde Barbora Bobulova, Andrea Di Stefano, Lisa Gastoni, Massimo Poggio, Camille Comencini oynuyor. Medusa Film'in reklam kampanyalarına 2 milyon euro harcadığı filme İtalyan eleştirmenlerin tepkisi ilk aşamada olumlu gibi görünüyor. Filmin Türkiye'de ne zaman gösterime gireceği ise henüz belli değil
Yasemin Taşkın
|
|
|
|
|
|
|
|
|