kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
  » Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Genç Erbakan
Erbakan, Nurcular'ın ezberini bozuverdi
Çok çok çok satan yazar!
Risale-i Nur günümüz Türkçesi'ne çevrilsin mi?

Erbakan, Nurcular'ın ezberini bozuverdi

Nur Cemaati seçimlerde oyunu Süleyman Demirel'e veriyordu. Çünkü Adalet Partisi'ni, Demokrat Parti'nin devamı olarak görüyordu 'Müslüman profesör' Necmettin Erbakan'ın ortaya çıkışı Nurcular'ı da etkiledi. Ağabeyler istemese de cemaatte siyasete yönelen çoktu.

Dün bir gazeteci abimizle sohbet ediyordum. Nurculukla ilgili bir şeyler sordu. Dedim ki: "Abi sen diziyi oku... Sonra konuşalım." Bu lafımı duyunca cin çarpmışa döndü: "Ben onlarla ilgili hiçbir şey okumam. Hepsine karşıyım." "Tamam karşı olabilirsin ama bana bunları sorduğuna göre belli ki merak da ediyorsun." Hala mırın kırın ediyordu. Devam ettim: "Hem, Uğur Mumcu'nun 'bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olunmaz' lafına bayılıyorsun... Hem de okumuyorsun!" Bu sohbet bana diziyi hazırlarken sahaflardan aldığım iki kitabı hatırlattı. İlkini, Tümgeneral Faruk Güventürk yazmıştı: 'Din Işığı Altında Nurculuğun İçyüzü'. Bendeki ikinci baskı 1964 tarihini taşıyor. 157 sayfalık kitabı okuduğunuzda Said Nursi ve takipçileri hakkında doğru dürüst bir şey öğrenemiyorsunuz. Güventürk kitabı Nurculuğu eleştirmek (hatta: mahkum etmek) için yazmış. Tamam. Buna bir diyeceğim yok. Ama insan hedef aldığı hareket hakkında bilgi vermez mi?

'NURCULAR BUDALA!'
Hadi Güventürk bir askerdi. Konunun uzmanı değildi. Dini referans alan her türlü toplumsal oluşuma karşıydı. Siyasi fikirleri ve kendine atfettiği misyon bunu gerektiriyordu.İSTANBULDA BİR KURBAN BAYRAMI: Nur Talebelerinin 1966 yılında İstanbulda Kurban Bayramı ziyareti sırasında çektirdiği hatıra fotoğrafı. Ayaktakiler (sağdan): Abdülkadir Usta, Abdülkadir Gök, Hüseyin Kileci, İhsan Paşalıoğlu, Servet Armağan, Halil Küçük, Zeki Demir, Av. Bekir Berk, Kemal (Çantacı) Kardarlı, Yaşar Dostbil, Üzeyir Şenler, Sabahattin Aksakal, Dr. Yakup Aktaş, Dr. Yaşar Çil, Ahmet Aytemur. Oturanlar (soldan dördüncüden itibaren): Ahmet Gümüş, Bayram Yüksel, Mehmet Kutlular, Bayram Yüksel, Abdülvahit Mutkan, Cemil Yaman, M. Emin Birinci, Rüştü Tafral. Ortada, oturan: Halil Hür. Peki ya Dr. Neda Armaner'e ne demeli? Onun kitabı da 1964'te çıkmış: 'İslam Dininden Ayrılan Cereyanlar: Nurculuk'. AÜ İlahiyat Fakültesi Yayınları'ndan... Benzeri bir tavrı Armaner'de de gördüm: 38 sayfalık bu kitapta da doğru dürüst bilgi yok. İki yazarın bir başka ortak noktası ise şu: Saygın bir mesleğe sahip, okumuş insanların Nurcu olmasına akıl erdiremiyorlar! Güventürk işi hakarete kadar vardırıyor: "Ve bu saçmalıklara inanabilen, Yüksek Okul diploması olan budalalar var." (s. 137) Armaner yergide Güventürk'ten aşağı kalmıyor: "Bu kimseler ya hakiki, saf İslamiyet'in yüceliğini bilmiyorlar, ya milli duygu ve düşünceden mahrum olarak, masum halkımızı belli bir yolda sömürmektedirler." (s. 17) 1964'ten 2004'e 40 yıl geçmiş: Hasmını öğrenmeme tavrı hâlâ sürmekte. (Şu bizim mütevazı dizimizde dahi o kitaplarda yer alanın 10 katı malumat var.)

'HEMEN ÖZÜR DİLE!'
Neyse, diziye devam edelim. 1960'lar sadece sol düşüncenin değil, İslami fikirlerin de yayıldığı bir dönemdi. Bu yükselişin tek nedeni Süleyman Demirel'in liderliğindeki Adalet Partisi'nin 1965'te iktidara gelmesi değildi.DEMİRELİN OY DEPOSUYDULAR:1965te Nurcular neredeyse fire vermeden Demireli desteklemişti. Ama sonra kafalar karıştı.Yukarıda sözünü ettiğim iki kitap da 1964 tarihini taşıdığına göre, İslami hareketlenme daha önceye dayanıyordu. Ancak 1965 sonrası yoğunlaşma olmuştu. Dönemin hâlâ belleklerde korunan birkaç olayını hatırlayalım:

1 Nurcular'ın yayınlamaya başladığı 'İttihad' gazetesinin yazarları arasında Hekimoğlu İsmail'i de saymıştık. Bu önemli bir isimdi. Hekimoğlu İsmail, 1967'de 'Minyeli Abdullah' adlı bir roman yazmıştı. Cemaatin ağabeyleri önce ona karşı çıkmıştı: "İslam'da roman mı olurmuş?" Ancak kitap olağanüstü bir başarı kazanmış, 'best seller' olmuştu. Mısır'daki Müslümanların çektiği acıları anlatan... "Kızım sana diyorum, gelinim sen anla" mesajını veren bu kitap bugüne kadar 75 baskı yaptı.

2 Bu dönemde bir başka fırtına da 1967 sonbaharında Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nde kopmuştu. Hatice Babacan isimli bir öğrenci derse başını örterek girmişti. Ve karşısında Neşet Çağatay, Hüseyin Gazi Yurtaydın, Bahriye Üçok gibi hocaları bulmuştu.

Günümüzün Hazineden Sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan'ın halası olan Hatice Babacan sonuçta Şubat 1968'de okuldan ihraç edilmişti. Hatice Han'ilk türbanlı' (aslında 'ilk atılan' olmalı) diye anılır ama40 YIL ÖNCEKİ TÜRBAN ÇEKİŞMESİ:Şule Yüksel Seher Vakti dergisinde nasıl sıkma baş yapılacağını bu ilüstrasyonlarla öğretiyordu. Türban yüzünden okuldan atılan ilk öğrenci olan Hatice Babacan dönemin gazetelerinde...ondan önce... 1950'lerde Dr. Hümeyra Ökten baş örtmüştü. Daha sonra, 1964'te tıp öğrencisi Gülsen Ataseven kapanmış, okulu birinci bitirdiği halde, geleneksel konuşmayı yapmasına izin verilmemiş, yerine ikinci gelen öğrenci çıkmıştı. Ancak bu olaylar Babacan olayı kadar ortalığı karıştırmamıştı.

3 60'ların sonlarında bir başka 'yıldız' daha görüyoruz: Şule Yüksel Şenler. 1965'te tesettüre giren 1937 doğumlu Şule Yüksel'e, 'Yeni İstiklal' gazetesindeki yazıları nedeniyle dava üstüne dava açılıyordu. Bu arada Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay, "Sokaklardaki kapalı hanımların öncüleri cezalarını görecekler" deyince Yüksel bir açık mektup yayınladı: "Cumhurbaşkanı, Allah'tan ve milletten özür dilemelidir." Ve anında 9 ay hapisle cezalandırıldı. Cevdet Sunay iki ay sonra onu affetti. Ancak Şule Yüksel affı reddetti ve cezaevinde yedi ay daha yattı. Bu olay İslami kesimi daha da heyecanlandırmış, Yüksel'i daha da parlatmıştı. Türkiye'nin dört bir yanını dolaşarak konferanslar veriyordu. Onu örnek alan kimi genç kızlar başlarını, 'Şule-başı' ya da 'sıkma baş' denilen bir biçimde örtmeye başlamıştı. (Şulebaşı bugünkü türbanın anası sayılır.)Yukarıda gündelik hayattan örnekler verdik. Nurcular da dahil tüm İslami kesimi ilgilendiren asıl önemli olay siyasetteydi: 'Müslüman profesör' Necmettin Erbakan, Süleyman Demirel'in karşısına dikilmişti.

TÜRKEŞ DE DEVREDE
Erbakan, İslami hassasiyeti yüksek kesimlere, "Bakın Adalet Partisi döneminde dahi size zulmediliyor, oyunuzu bize verin" demeye hazırlanıyordu. Nurcular o güne dek Demokrat Parti'nin devamı saydıkları AP'yi destekliyordu. Demirel'in partisinde Nurcu milletvekilleri vardı ama cemaat din temelli siyaset yapılmasına karşıydı. Ancak Nurcu milletvekilleri Tevfik Paksu ve Hüsameddin Akmumcu'nun gözü Erbakan'daydı. Bunun üzerine 'Ağabeyler Heyeti' toplandı. Tartışmalar sırasında ortaya farklı tavırlar çıkmıştı: Bir ağabey susuyor, diğeri partiden yana çıkıyor, bir başkası kesin bir dille itiraz ediyordu. Sonuçta bir karara varılamamıştı. Tam o arada, Bediüzzaman'ın "Siyasetten Allah'a sığınırım" sözünü takip eden Nurcular'ın karşısına yeni bir tehdit çıktı: Alpaslan Türkeş. O da Milliyetçi Hareket Partisi için Nurcular'dan destek istiyor, "Bize oy vermeyen mason uşağıdır" diyordu. Yazıcılar grubunun desteği kesinleşmişti. Bu gelişmeler karşısında Zübeyir Gündüzalp 'ağabey'in tepesi atmıştı!

Emre Aköz Nevzat Atal

DİĞER GÜNDEM HABERLERİ
 Savcıya suç duyurusu
 Türkiye şehitler için ağlıyor
 Erdoğan'dan Bush'a: Bu olayı aydınlatın
 Ölüm, polisleri ikinci pusuda ağına düşürdü
 Şehit polislerin 20 milyarı kayıp
 Liman kavgası 'çevreyi' karıştırdı
 'Şeffaf' yargılama
 Vali emriyle teşhir
 'Toplu mezardakiler gözaltında kayboldu'
 Türkiye'de bir burjuva sınıfı yaratma çabaları
 Kurtları kangal köpekleri durdurdu
 İngiliz avukatlar Kızıltepe'de
 Mülteci teknesi 15 yolcusuyla kayıp
 Doğu'nun makam aracı: Snowtrak
 Alkışlar Kaymakam için
 Metroda yangın paniği
 Memet Fuat ödülleri sahiplerini buldu
 G-Mall yangını için suç duyurusu
ERDAL ŞAFAK
Erdil, Juppe ve vekillerimiz
Cumhuriyet...
UMUR TALU
İyi adamın anısına
Başbakan, bir sürü "İlerleme...
Musul'da hedef ABD: 24 ölü 57 yaralı
Musul'daki Amerikan üssünde Iraklı ve ABD'li askerler öğle yemeği...
Bush: Irak'ta durum eskisinden daha iyi
Amerika Başkanı George W. Bush, önceki gün yaşanan patlamaların...
Bana yetmez
Bana yetmez
Hagi: "Bulunduğumuz yerden çok mutlu değilim. İkincilik beni memnun...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu