|
|
|
|
Savcıya suç duyurusu
TBMM İnsan Halklarını İnceleme Komisyonu, Diyarbakır'da 11 köylüye ait toplu mezarla ilgili olarak Cumhuriyet Savcısı hakkında suç duyurusunda bulunma kararı aldı..
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, Mardin Kızıltepe'de Ahmet Kaymaz ile 12 yaşındaki oğlu Uğur Kaymaz'ın öldürülmesi, Diyarbakır'ın Kulp ilçesinde toplu mezarlara ilişkin alt komisyon raporlarını görüştü. Komisyon, iki raporla ilgili bazı bilgilerin istenmesine ve bunlara göre yeniden değerlendirme yapılmasına karar verdi. Komisyon, AK Parti Diyarbakır Milletvekili Cavit Torun ile Manisa Milletvekili Hakan Taşçı ve CHP Diyarbakır Milletvekili Mesut Değer'den oluşan alt komisyonun, Kulp'un Alaca Köyü Kepir bölgesinde bulunan toplu mezarların 1993 yılında kaybolan 11 köylüye ait olup olmadığına ilişkin raporunu görüştü.
Rapordaki bazı tespitlerin araştırılmasına, ''olayı bildiğini ancak konuşamayacağını'' söyleyen kişiye güvence verilerek konuşmasına, Genelkurmay Başkanlığı'ndan olayla ilgili ne yapıldığının sorulmasına ve davanın AİHM'e götürülmesi nedeniyle Dışişleri Bakanlığı'ndan dosyanın istenmesine karar verildi. Komisyon ayrıca, olayı duyduktan sonra olay mahalline gitmeyen savcının Adalet Bakanlığı'na bildirilmesini de kararlaştırıldı.
''PKK İLE İLGİLERİ TESPİT EDİLEMEDİ''
Alt komisyon raporunda, 1993 yılında gözaltına alınan ve kendilerinden bir daha haber alınamayan Mehmet Salih Akdeniz, Celil Aydoğdu, Mehmet Şah Atala, Nusreddin Yerlikaya, Turan Demir, Behçet Tutuş, Bahri Şimşek, Şerif Avar, Hasan Avar, Ümit Taş ve Abdi Yumuk'un PKK terör örgütü ile ilgilerinin tespit edilemediğine yer verildi.
Bulunan toplu mezarın, 11 kişinin gözaltında alındığı yerde ortaya çıkmasının ''mezarların bu kişilere ait olduğu'' iddiaların doğruladığına işaret edilen raporda, ''Delilerin toplanması sırasında Kulp Cumhuriyet Savcılığı'nın yeterli özeni göstermediği, olay yerine gitmediği, maktullere ait kemik ve diğer eşyaların köylüler tarafından toplanarak getirilmesini istediği, köylülerin bu delilleri çuvallara koyarak getirmesinden sonra ulusal basın eşliğinde olay mahalline gittiği anlaşılmıştır'' denildi.
11 köylünün gözaltına alınması olayının Bolu'dan bölgeye sevkedilen General Yavuz Ertürk komutasındaki Bolu Komando Dağ Taburu'nun operasyonu sırasında gerçekleştiğinin anlaşıldığına dikkat çekilen raporda, bu kişilerin yakınlarının çektiği acılar nedeniyle olayla ilgili cezai soruşturma açılması gerektiği kaydedildi.
Adli Tıp Kurulu'nca yapılacak incelemeyle, toplu mezardan çıkarılan kemik ve diğer eşyaların kime ait olduğunun belirlenmesinin olaya tam bir açıklık kazındıracağına işaret edilen raporda, ''Yapılacak inceleme sonucunda bu kemiklerin ve eşyaların maktullere ait olmadığının ortaya çıkması halinde bile bu durumun değişmeyeceği, zira Şemdin Sakık'a karşı yapılan operasyon sırasında bu kişilerin gözaltına alındıktan sonra kayboldukları kanaatine varılmıştır'' denildi.
'KIZILTEPE'DE MALKİ AMİRLER AÇIĞA ALINMALI'
Mardin'in Kızıltepe ilçesinde Ahmet Kaymaz ile 12 yaşındaki oğlu Uğur Kaymaz'ın öldürülmesiyle ilgili olarak CHP Mersin Milletvekili Hüseyin Güler ile AK Parti Batman Milletvekili Nezir Nasıroğlu tarafından hazırlanan rapor da toplantıda ele alındı.
Olayla ilgili olarak CHP ve AK Parti'nin hazırladığı raporlar ile Adli Tıp Kurulu'ndan olayda kullanılan silahların balistik inceleme sonuçlarının istenmesine karar verildi. Komisyon, İçişleri Bakanlığı'na, Mardin Valisi Temel Koçaklar hakkında bir tasarrufta bulunulup bulunulmayacağının sorulmasını da kararlaştırdı.
Raporda, kamyonda ve evin bahçe duvarında çatışmayı andıracak herhangi bir emareye rastlanmadığı belirtilerek, olayın geçtiği yerin açık bir alan olması nedeniyle, ''bu insanların istendiği takdirde hiçbir zarar görmeden yakalanabileceği'' izlenimine yer verildi.
''Olayda öldürülenler ile operasyon yapılmak istenen kişilerin ayrı kişiler olduğu'' kaydedilen raporda, ''Resmi açıklamalarda çelişkili yanlar olduğu ve aydınlatılması gereken sorular bulunduğu anlaşılmaktadır. Öldürülen baba-oğulun suçlu olup olmadığı bile belirlenmeden öldürülmeleri yaşam hakkına bir kast olup, hukuk dışıdır, kabul edilemez'' denildi.
Öldürülen kişilerin suçsuz oldukları, olaya sebebiyet verenlerin bir an önce ortaya çıkartılarak cezalandırılmaları gerektiği kaydedilen raporda, ''Bölgede görev yapan mülki amirlerin soruşturmanın selameti açısından açığa alınmaları yararlı olacaktır.
Bölge halkının beklentileri de bu yöndedir. Bu kişilerin görevde kalmaları durumunda soruşturmayı örtbas edip gölgeleyebilecekleri konusunda halkta yaygın bir kanaat bulunmaktadır'' görüşüne yer verildi.
Raporda, olayın aydınlatılmasının kamu vicdanını rahatlatacağına işaret edilerek, hukukun üstünlüğüne ortaya koyacak bir sürece katkıda bulunmanın AB üyelik sürecinde Türkiye açısından büyük önem taşıyacağı belirtildi.
KOMİSYON ŞİKAYETLERİ İNCELEYECEK
Komisyon, Gümüşhane'nin Şiran ilçesinde bir köyde 17 Eylül 2004 tarihinde 2 kişinin ölümü, 2 kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan olay ile Karaman'da Jandarmanın vatandaşlara kötü muamele yaptığı iddialarının ise yılbaşından sonra ele alınmasına karar verdi.
|
|
|
|
|
|
|
|
|