|
|
|
|
|
|
Agresif yapı genetik
Prof. Dr. Nahit Motavallı Mukaddes (İstanbul Ü. Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Öğretim Üyesi): Ancak 8-9 yaşından sonra ölümün geriye dönüşümü olmayan bir olay olduğunun farkına varılır. Türkiye'de çocuklardaki şiddet ile ilgili maalesef istatistiksel bilgi yok. Bazı çocuklar yapı olarak daha fazla agresif, kendini zor denetleyen çocuklardır. Yani genetiktir bu. Çocuk kendisine, arkadaşlarına ve annesine dahi zarar verir. Burada önemli olan bu agresif davranışların cinsiyete bağlanarak ciddiye alınmaması ve muayenelerinin yapılmamasıdır. Bu tarz çocukları suçlu gibi algılamamak lazım çünkü bu agresyon beyinsel sebeplerden gelebiliyor. Bu cinayetlere sebebiyet veren çocukları sadece müdahale edilmemiş, ihmale kurban gitmiş birer birey olarak algılamak lazım. Bu olaylarda medyayı suçlamak da doğru değil. "Bütün çocuklar medyayı takip ediyor da niye sadece bunlar bu eylemlere girişiyor?" sorusunu sormak lazım. Bir çocuk annesine zarar veriyor, kafasını yere vuruyor, arkadaşlarına zarar veriyorsa nöropsikiyatrik muayenesi gerekiyor. Bizim toplumumuz önem vermiyor. Bu çocuklar büyüyüp ergen olacak ve bugün herkesin korktuğu kapkaç çetelerine, tinercilere katılacak ya da başka bir suça kalkışacaklar. Toplum kurbanı çocuklar da var ama bir kısmı aile içinde büyüyor ve beyinsel zorlukları varken tedavi edilmedikleri için bu tarz olaylara girişebiliyorlar. Mesela hiperaktivite... Eğitim seviyesi yüksek ailelerde bile "Çocuktur normaldir" yorumu yapılıyor. Bu korkunç bir yorum.
BU ÇOCUĞU MUAYENE ETMELİ Çocuklardaki öfkenin bizi nereye götürdüğünü görüyoruz. Amerika'da yapılan araştırmalar tedavisi yapılmamış hiperaktif çocukların yüzde 45'inin ergenliğe geldiğinde hırsızlık yaptığını ortaya koyuyor. Türkiye'de ise hiperaktivite hala ciddiye alınmıyor. Bu çocuklarda hiperaktivite, dürtü kontrol güçlüğü, beyinde ufak hasarlar, epileptik hastalıklar var mı yok mu incelenmeli. Örneğin otistik çocuklar sese duyarlıdır, ağlayan bebeklerin ağzına yastık dayamak ve boğmak isterler. Kötü niyetlerinden değil, sadece sesi yok etmek istekleri için... Dünya literatüründe 4 buçuk yaşında cinayete karışan bir çocuk olduğunu sanmıyorum ve ben bu çocuğu aslında muayene etmek istiyorum eğer bana ulaşırlarsa. Dünyada büyük gürültü koparacak bir olaydır bu. Bu bizim için aynı zamanda çok büyük bir ayıp. Çünkü onları tedavi edemiyor ve kontrol edemiyoruz. Ayrıca bu durumun çocukların seçimi olmadığı unutulmamalı. Doğduğumuzda nasıl ki göz rengimizi belirleyemiyoruz, mizacımızı da seçemiyoruz. Bu bireylere bu gözle bakmak ve etiketlememek lazım.
|
|
|
|
|
|
|
|
|