| |
|
|
Sonunda "Ölüm" geldi!..
Şimdi belki kıyamet kopacak.. Belki, bu tribün şiddet ve dehşetinin arkasında olanların adları ağır basacak, bir iki yaldızlı laftan sonra her şey ört bas edilip, yeni, bu defa daha fazla ölümler beklenecek.. Bilmiyorum.. Bildiğim giden 16 yaşındaki Cihat Aktaş'ın geri gelemeyeceği.. Kendinizi lütfen oğlunu maça gönderip cesedini morgdan alan anne ve babanın yerine koyun.. İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu.. İstanbul Valisi Muammer Güler.. İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah.. Size sesleniyorum.. Kendinizi lütfen oğlunu maça gönderip cesedini morgdan alan "Baba" olarak düşünün.. Ateş düştüğü yeri yakar.. Öldürülen sizin oğlunuz olsaydı, ne yapardı iseniz, onu yapın.. Bir daha başka oğullar ölmesin.. Bir daha başka analar, babalar ağlamasın..
*** "Uygarca maç seyretme hakkı" diye "Tek kişilik" kampanyama ses verdiniz.. Ama beklediklerimi vermediniz.. Size yazdığım açık mektuplarda bu işin sırrının anahtarını verdim ve dedim ki.. "Merdivenler boş olmalı. Merdiven boşsa herkes yerli yerine oturuyor, stada holigan, eşkıya, terörist sızmıyor demektir.." Aynen şöyle yazdım.. "Oturduğunuz Şeref Tribünü'nden karşıya bakın. Merdiven boş değilse polisiniz görevini yapmıyor demektir." BeşiktaşRize maçında kapalı tribün merdivenleri doluydu.. Niye doluydu?..
*** Maçtan saatler önce bir kafede Beşiktaş'ın içini çok iyi bilen bir gazeteci ile konuşuyordum.. "Beşiktaş yönetimi her maç 4 bin bileti kendisine bağlı guruplara dağıtıyor. 4 bin biletin parasını kulüp bütçesine koymaları mümkün değil. Ceplerinden ödemeleri de söz konusu değil. Parasız dağıtıyorlar. Böyle olunca bu korsan biletlere numara da koyamıyorlar. Çarşı, Ortaköy ve Karagümrük gurupları bu numarasız biletlerle Kapalı'ya giriyorlar. Hatta bedava girip bu biletleri ayrıca satıyorlar. Peki, nereye oturacaklar?.. Tabii tribünün ortasına.. Buradaki yerler satılmış, ne olacak?.. Elinde numarasız bileti olan holigan geliyor. Bu yeri gasp ediyor. Yerin yasal sahipleri dayak tehdidi altında ya merdivenlerde yer buluyor, ya da stadı terk ediyorlar. Mesele bitiyor mu?.. Hayır bitmiyor.. Çarşı, Ortaköy ve Karagümrük gurupları kapalı tribünün ortasını ele geçirmek için bu defa birbirleri ile kapışıyorlar."
*** Şimdi bakın.. Bu açıklama benim için yeni değil. Beşiktaş'la ilgili kimle konuşsam benzeri şeyler söylüyor.. O zaman bu konu ciddi, çok ciddi soruşturulmalı.. Bu numarasız bilet konusu çözümlenmeli.. Kim, nerede bastırıp dağıtıyor, ya da satıyor.. Yasal biletli vatandaşın yerini kimler gasp ediyor?. İstanbul Polisi bunu yapabilir mi?.. Araştırmayı sonuna dek sürdürebilir mi?.. Mesela İçişleri Bakanı'nın oğlunun da içinde bulunduğu bir yönetimin tümünü sorgulayabilir mi?.. Bilmiyorum.. Bildiğim.. Cihat Aktaş öldü.. Daha kaç Cihat Aktaş'ın ölümünü bekleyeceğiz?.. Bildiğim bir Beşiktaşlı yöneticinin babası, bir kez daha Sevgili Dostum Ertekin'i arayıp "Hıncal'a söyle.. Böyle şeyler yazmasın, başına bir şey gelir" diye tehdit edecek..
*** Futbol Federasyonu "Merdivenlerin boş olması"nın gerekçesini nihayet anlamıştı. Geçen haftalarda "Merdivenler boş olacak" haberi gazete manşetlerine taşınmıştı. "Merdivenler boş değilse hakemler maçı başlatmayacak" talimatı verilmişti. Boş laf.. Palavra.. Dostlar alışverişte görsün.. Merdivenleri geçtik. Saha içi yüzlerce siville doluyken, oyundan atılan oyuncu kenardan bakarken maç oynatıyor, eyyamcı hakemler.. Görünürde bir, tek bir Erman Toroğlu var mı, "Olmazsa oynatmam arkadaş" diyecek olmazsa maçı bekletecek yüreğe sahip.. Kuralları uyguladığı için medya nasıl saldırırdı hakem Erman'a.. Bugünkü darmadağın rezillikte medyanın suçu az mı?..
*** Güvenlik güçleri, federasyon ve medya, el birliği ile Cihat Aktaş'ı öldürdük.. Görelim bakalım, şimdi ne yapacağız?..
|