|
 |
 |
 |
 |
|
Konu mankeni değilsem diziye 'evet' derim
* 70'i aşkın filmde oynadınız, çok ödül aldınız. Neden star olamadınız?
Benim mantığım öyle çalışmıyor ki. Şunu yaparsam çok meşhur olurum diye... Kendi özel kararım yoktu ki meşhur olmakla ilgili. Ben kendi lezzetimi aradım. İyi film yapmak, yaptığım işi iyi becermek... Kendimi farklı ilüzyonlara sokmadım. Şöhret olmak biraz öyle ilüzyonları gerektiren bir şeydir. Skandalist bir şeydir.
* Politik tavrınız, kimliğiniz de bunu engellemiş olabilir mi?
Elbette. Belediye başkanlığı adaylığı teklif ettiler, belli gerekçelerle kabul ettim. Çok az insan göze alabilir bunu. Bir partili olarak açıklanmak bir sanatçı için iyi değildir. Ama ben yaptım, oynamadım.
* 70'i aşkın filmde oynamış ama star olamamış Halil Ergün'ün yeri nerededir Türk sinemasında?
İyi filmlerde oynamış bir aktör işte ya... Bir anlam yüklemek gereksiz. 'Sen çok yakışıklısın, bayılıyoruz sana' filan diye değil de işlevle ilgili yer ettiğimi düşünüyorum. 'Sen başkasın diyorlar' bana. Onu okuyorum ben yüzlerde. Bu da yeter bana.
* 30 yıllık sinema geçmişi olan biri olarak aslında bu işin kaymağını TV dizileriyle yediniz değil mi?
Çok zor oldu ama iyi ki yapmışım!
* İdealist her oyuncu gibi siz de bundan rahatsız oldunuz mu?
İşin doğrusu hiç dizi mizi düşünmüyordum. O yıl irili ufaklı 12 tane filan ödül aldığım bir yıldı. Bütün teklifler bana geliyordu. Film yapıyorum ama para mara kazanmak yok. Uzun süre ev tutmadım burada. Film için geliyordum, param bittiğinde dönüyordum. Tam o günlerde dizi teklifi geldi. 'Yapmam' dedim. 'Ya bir dene, olmazsa trafik kazasında ölürsün' dediler. Kabul ettim. Şimdi diyorum ki, iyi ki yapmışım.
* Şimdi diyorsunuz ama.. O zamanlar gel-gitler yaşıyor muydunuz?
Hem de nasıl! Kaç defa bıraktım. Ama bu sayede İstanbul'da yaşayabildim. Sinemadan elde ettiğim parayla yapamazdım.
* Şimdi yeni bir dizide oynuyorsunuz Emrah'la. Yılmaz Güney'den Emrah'a...
Bunlar önyargı. Bir sürü şeyi tanıdıkça, gördükçe değişiyorsun. Birileri de beni görünce önyargılarını değiştiriyor. Emrah'ı evvelden de tanırım ben, farklıdır zaten. Baktım hikâyede, baba-oğul ilişkisinde yoğun dram var. O karakterde kendimi gösterebileceğimi, sadece konu mankeni olmayacağımı gördüm. Bir de şu var; Emrah kendini değiştirmek isteyen bir çocuk. Madem benim seyircim A seyircisi, onun seyircisi C seyircisi birleştirelim güçleri dedik. Çünkü tutmama tehlikesi var dizilerin.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
