|
|
|
|
Modern yaşam fazla kiloyu şişmanlık diyabeti getirdi
Halkın eski yıllara oranla geçim standartlarının yükselmesi; daha çok beslenip, buna karşın kalori harcamasının azalması diyabetin giderek daha yaygın görülmesine sebep oluyor. Üstelik, yapılan araştırmalara göre; pek çok kişi hasta olduğunun farkında bile değil
Yaşam standartlarının yükselmesi hayatımıza her zaman olumlu yansımıyor. Bol gıdanın ardından teknolojinin getirdiği hareketsiz yaşam önce şişmanlığı, ardından diyabeti ve diğer hastalıkları getiriyor. İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüsrev Hatemi, Türk Diyabet Cemiyeti olarak Ramazan ayında yaptıkları taramanın sonuçlarına dikkat çekerek, gizli diyabet hakkındaki sorularımızı yanıtladı...
* Türkiye'de gizli şeker görülme oranı nedir? Türk Diyabet Cemiyeti'nde Ramazan boyunca yaptığımız ve 10 gün süren tarama sonunda, 908 kişi üzerinde ölçüm yaptık. Bu araştırmayı Ramazan'da yapmamızın nedeni; uzun süren açlık döneminin ardından verilere kolay ulaşabilmemizdi. Kendisinde diyabet olduğunu bilmeden başvuranların yüzde beşinde şüpheli değer, yüzde bir buçuğunda ise 200 mg üzerinde kan şekeri bulduk.
* Türkiye'de şeker hastaları artıyor mu? Evet, diyabet son derece yaygın bir hastalık olduğu gibi, giderek de yayılıyor. 1990'lı yılların başlarında Türk Kardiyoloji Derneği'nin projesini yürüten Prof. Dr. Altan Onat ve arkadaşları Türkiye'de diyabet sıklığının yüzde üçte kalmayıp, yüzde beşe yaklaştığını bildirmişlerdi. 2000'li yılların başında Prof. Dr. İlhan Satman ve Prof. Dr. Temel Yılmaz, Türkiye'de diyabet sıklığının yüzde yediyi biraz aştığını hesapladılar. Türk Diyabet Cemiyeti 2000 yılında Gaziantep'te, 2001 yılında Konya'da bir diyabet taraması yaparak, 20 yaş üzerindeki nüfusta yüzde altı-yedi civarında diyabet sıklığı saptadı. Böylece, Prof. Dr. CelÖker'in diyabet taramalarını başlattığı 1959 yılından bu yana geçen 45 yılda, diyabet sıklığının önce yüzde bir buçuk-ikiden yüzde üç-dört rakamına, sonra da yüzde yedilere yükseldiği görüldü.
* Dünyada da artış var mı? Evet, sadece bizde değil, son 45 yıl içinde batıda da aynı artış gözlemlendi. Bizde yüzde yedi civarında olan diyabet sıklığı, Avrupa ülkelerinde de yüzde beş-altı arasında. 20 yaşın altındaki nüfusta, diyabet daha az görülür. Mesela 15 yaşa kadar olan nüfusta diyabet sıklığı on binde 10-20 arasında görülür.
* Diyabet neden giderek büyüyor? Halkın eski yıllara göre biraz daha fazla kalori alması, enerji olarak ise yediklerini daha az tüketmesi, sebep olarak başta geliyor. Bu durum bütün dünyada ekonomik gelişme ile doğru orantılı olarak artıyor. Kısacası; diyabetin artmasının başlıca sebebi, şişmanlığın artmasıdır. 2000'li yıllar başlarken erişkin nüfusta kadınların üçte biri erkeklerin beşte biri, kadın erkek birlikte olarak dört erişkinin biri şişmandır.
* Diyabet ve şişmanlığın artışı başka hastalıkları da beraberinde artırabilir mi? Diyabet ve şişmanlık artışı; tansiyon yüksekliğinin, koroner damar hastalıklarının, beyin damarı hastalıklarının artışı demektir. Bir ülkede diyabetin artışı böbrek yetersizliğinin, enfarktüslerin, diyalize girenlerin, koroner by pass ameliyatlarının, artacağının, daha doğrusu arttığının habercisidir. Aynı şekilde, şişmanlık artışı da hipertansiyon (yüksek tansiyon) ve diyabetin artacağının, daha doğrusu arttığının habercisidir. Hipertansiyon artışı, kalp yetersizliğinin, koroner hastalıklarının, felç (inme) gibi durumların, artacağının ve arttığının habercisidir.
* Hipertansiyon, diyabet ve şişmanlık neden sıklıkla bir arada görülüyor? Diyabet, damar sisteminin bir hastalığıdır. Şişmanlık da diyabete götüren bir durumdur. İster doğumdan itibaren insanın kalıtım yoluyla yani irsiyet yoluyla aldığı sebepler olsun, ister beslenme yanlışları sebebiyle olsun, bunlardan biri baş gösterirse, dişli çark işliyor. Biri diğer çarkı, üçüncü çark her iki çarkı işletiyor. "Kısır döngü" dediğimiz "açmaz"lara düşüyoruz.
|
|
|
|
|
|
|
|
|