|
|
Önce barbar sonra da 'hasta adam'
Türkler'in Orta Asya'dan Anadolu'ya gelmesiyle birlikte yavaş yavaş bir tehlike oluşturması söz konusu... 1088'de Bizans İmparatoru Alexius Comnenus bir Flaman kontuna mektup yazıyor, "Bizans'ın zenginliği, Hıristiyanlığın akibeti tehlikede"... Yardım istiyor. Bu mektup sonucunda Türkler'e karşı bir imge oluşuyor. İlk oluşan imge "düşman" imgesi. 1. Haçlı Seferi'nde de bu mektubun etkisi var. 13-15. yüzyıllar arasında bu imge daha çok sertleşiyor. 15. yüzyılda yavaş yavaş olumlu bir imge de oluşmaya başlıyor. Bir de tabii Osmanlı Avrupa'ya yayıldıkça, Türk ve Müslüman kavramları özdeş görülüyor. Türk deyince Müslüman, Müslüman deyince Türk akla geliyor. Türk'ten korkuyorlar, Osmanlı yayılmacı olduğu için. Genel olarak Osmanlı İmparatorluğu'na yakın olan ülkelerde daha olumsuz, uzak ükelerde mesela İngiltere'de, genelde olumlu bir imge var. 2. Viyana Kuşatması'ndan sonra yine olumsuz imgeler var, yenilmez Türk imgesi yerini "çirkin, kötü vasıflı" gibi olumsuz vasıflara bırakıyor. 17. yüzyılda Fransa'da Türk modasına karşı bir hayranlık başlıyor, 14. Louis zamanında. Aydınlanma'yla birlikte de olumlu bir yaklaşım var. Lessing tolerans kavramını getiriyor ilk defa. 19. yüzyılda ise sömürgeleşmeyle birlikte, "Hasta adam" imgesi çıkıyor. Orada da hep bir tepeden bakma, aşağıdan görme var. Sanki Doğu'da durağan bir hayat var, hiçbir şey ilerlemiyor! Bu da sömürgeleştirmeyi meşrulaştırmak için kullanılan bir malzeme haline geliyor.
19. YÜZYILDA 'Hasta Adam' imajı çıkıyor. Sömürgeleştirmeyi meşrulaştırmak için hep bir tepeden bakma söz konusu
|