kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
  » Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cuma
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Televizyon dizileri ve çocuklar
Televizyon dizileri ve çocuklar
Çocuğum her şeyden korkuyor
Çocuk korkuları
Bu Satırlar Sizlerin!

Televizyon dizileri ve çocuklar

Hemen hemen bütün kanalların yeni yayın dönemleri başladı. Çok sayıda dizi de... Okullar da açıldı. Evlerde TV seyretme konusundaki tartışmalar da başladı ya da başlamak üzere. Öncelikle unutmayın; kumanda sizlerde olmalı sevgili anne babalar... Ne zaman, ne kadar süre ve neyin seyredileceğini siz belirleyeceksiniz. Diziler, yapımcıları tarafından çocuk dizileri olmadığı, çocukların izlediği saatler dışında yayınlandığı söylenerek savunuluyor. Annebabalar ise öğretmenlerden ve doktorlardan yardım bekleyerek çocuklarını bu dizilerden uzak tutmaya çalışıyor. Bu dizileri seyretmesi engellenen çocukların en büyük savunması ise arkadaşlarının izlediği ve kendilerinin izlemedikleri zaman gündemden uzak kalarak dışlandıkları olmaktadır.

NEDEN İZLENİYOR?
Çocuklar, özellikle de okul dönemi çocukları özdeşim modeli olarak anne-baba dışındaki kişilere yönelirler. Bunların başında öğretmen gelmektedir. Sonra sırayı film kahramanları alır. Çocuklar bu kahramanların yaptıklarını, söylediklerini taklit ederek, onlara benzemeye çalışırlar. Ailelerin ve çevrenin diziyi ne oranda izlediği de çocuğun seçimini etkilemektedir. Erişkinlere benzer şekilde toplum içinde yer alabilmek, tartışmalara katılabilmek izlemeyi arttıran bir başka unsurdur.

ZARARLI MI?
Çocuklara yönelik yapılmayan dizilerin çocuklar için olumlu mesaj vermek gibi bir misyonu yoktur. Onları çocuklara kötü örnek olmakla eleştirmek doğru olmaz. Ancak erişkin dünyasındaki değerleri değiştirmek, yok etmek, olumsuzlukları, yanlışları iyi değerler gibi sunmak, yanlış kahramanları olumlu gibi yüceleştirmek konularında eleştirilebilirler. Ama, erişkinlerin olayları denetleyebilme ve yargılayabilme yeteneklerinin gelişmiş olması gerekir. Bu nedenle de onları taklit etmemeleri beklenir. Oysa, çocuklar izledikleri ve herkes tarafından beğenilen kahramanların, olumlu olduğu kadar olumsuz özelliklerini de taklit etmektedir. Aynı davranışları yaptıklarında, dizi kahramanını alkışlayan ailesinin kendisine niçin kızdığını anlamakta ise zorluk çekerler. Çocuk dizisi olmamasına karşın, çocukların kahraman olarak kullanıldığı diziler, tabii ki çocuklara cazip gelir. Dizilerde aşırı güçlü, hareketli, becerikli ve hep kazanan bir kahraman olması, özellikle çocukların diziye olan ilgisini artırır. Olayların hızlı aktığı filmler, her zaman için her yaş grubu çocuğun ilgisini çeker. Dizilerde kahramanların kullandığı yöresel dil özelliklerinin çocuklar tarafından taklit edildiği, bu yöresel özelliklerin onlar için dikkat çekmek, komiklik yapmak gibi algılandığı, ama gerçekte dil gelişimlerini olumsuz etkilediği de unutulmamalıdır. Yine kahramanların kullandığı, akılda kolay kalan bazı spot kelime veya cümlelerin çocuklara ilginç ve komik gelmesi, izleme oranlarını artırmaktadır. Ancak çocuk ve gençlerimizin kısıtlı kelime haznesiyle, neredeyse sadece bu sloganları kullanarak konuşmaları gerçekten endişe vericidir. Hele bu sözlerin çoğunun argo, hatta terbiyesizce olduğu, TV izlerken güldüğümüz ama çocuğumuz söylediğinde dehşete kapıldığımız ve yasakladığımız şeyler olduğunu göz önüne alırsak, gerçekten endişelenmemiz gerekmektedir.

SORUN NE? NASIL KORUNURUZ?
Bu tür diziler çocukların uyku saatlerine kaydırıldığında, sorumluluk anne babalara kalmaktadır. Evdeki TV kumandasını istediği gibi kullanabileceği, çocuğu için gerekli, yararlı ya da tam tersi olan programları seçebilecekleri konusunda uyarılmaları ve eğitilmeleri çocukları korumak için yeterlidir. Belki de yanlış seçimler yapma nedenimiz; önemli şeylere gereken önemi vermeyip, gereksiz şeyleri önemli hale getirerek çözümler için çaba göstermekten kaçarak hazır çözümlere ve yaratılmış mutluluklara konma eğilimimizdir. Ne dersiniz?

Doç Dr. BENGİ SEMERCİ

DİĞER GÜNAYDIN HABERLERİ
 Toprak olup gidecek!
 Avustralya'nın en zengin kadını oldu
 Pansiyonlar gözde turistler de keyifte
 Hayat veren mahalle
 Özel güvenlikte güvenli değişim
 Dünyanın gelinliği Gaziantep'ten
 Fırsat bulmuşum, yazmaz mıyım!
 Eşiniz iltifat etmiyorsa
 Egoyu şişiren mesaj servisi geliştirildi
 Banyo keyfi artık eğlenceye dönüştü
 Yemek masaları için özel fırsat
 Bir ürün üç stil
GÜLSE BİRSEL
Seren Abla'nın bir çiftliği var!
Son zamanların mizah...
AYŞE TÜTER
Lezzet Güneşi
Tavada kıymalı pizza
Un ve...
Strese karşı aroma terapi
Strese karşı aroma terapi
Şehir hayatının karmaşasından bunalanlar, rahatlamak için farklı...
Yorgunluğa karşı besin desteği
Yorgunluğa karşı besin desteği
Beslenme, ruhsal ve fiziksel durumumuzu tamamıyla etkiler.
Renkli camın yeni aşkları
Renkli camın yeni aşkları
Televizyon dizilerinde yaşanan aşklar, her yeni bölümle daha da...
Nefise, eşeği çok sevdi...
Nefise, eşeği çok sevdi...
Bir açılış için Antalya'ya giden ünlü mankenler Nefise...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.