Ürün az olunca çiftçi satmaya yanaşmadı. Tüccar aldığı malı stokladı. Yine olan tükeciye oldu. Bakliyat fiyatları bir ayda iki katına çıktı. Ramazan öncesi kuru fasulye 2 milyonu aştı.
Kuru fasulye de plansız üretimin kurbanı oldu. Üç yıldır bol mahsul nedeniyle fasulyeden para kazanamayan üretici bu yıl tarlasına mısır ekince, kuru fasulye de spekülatörün eline düştü. Ürünün az olduğunu bilen büyük üretici ve tüccarlar yaklaşan Ramazan'ı da fırsat bilerek, ürünü hasır altı etti. Bu da fiyatların tırmanması ile sonuçlandı. Ürün borsalarında kuru fasulyenin kilosu 15 gün içinde yüzde 130'den fazla artarak 650-700 bin liradan 1.6-1.7 milyon liraya çıktı. Bu da perakende fiyatların 2.3-2.5 milyon liraya ulaşması demek. Aslında her Ramazan öncesi bakliyatta benzer senaryolar yaşanırdı. Ramazan nedeniyle talebin artacağını öngören tüccar ürünü tezgaha koyarken biraz daha ketum davranır, bu da fiyatları bir miktar yukarı çekerdi. Bu yıl buna bir de ürünün azlığı eklenince fiyat artışları çok daha ciddi oranlarda oldu. Çünkü 2004 mahsulünün tamamı henüz tarladan kaldırılmadı. Ramazan ayı, ürünün en kıt olduğu döneme denk geldi. Oysa geçen sene kuru fasulyede tam anlamıyla bir üretim patlaması yaşanmış, zarar etmemek için ellerindeki ürünü oldukça ucuza satan çiftçiler fasulyenin fiyatının düşmesine neden olmuştu. Geçen yıl yaşanan bolluktan sonra üreticiler "para etmiyor" diyerek az ekim yapınca, bu sene kuru fasulye fiyatları katladı. Bir yıl içerisinde yaşanan bu rekor fiyat artışıyla ilgili farklı
görüşler var. Toptancılar, çiftçilerin bu sene zarar etmemek için fasulye ekmediği, bu nedenle ürünün az olduğu ayrıca, ihracatın da iç piyasayı etkilediği görüşündeler. Türkiye Ziraatçılar Derneği Başkanı İbrahim Yetkin ise üreticiden ürünleri toplayıp toptancılara satan tüccarların, fasulyeyi depolarda tuttuğunu ve piyasaya kademe kademe çıkardığını iddia ediyor. Rekor düzeyde fiyat artışı yaratacak kadar üretim düşüklüğü yaşanmadığını savunan Yetkin, "Fiyat artışı, spekülatörlerin yarattığı suni bir artış" diye konuştu.
ANKARA'DAN AZAR İŞİTTİLER Türkiye'nin geçen yıla kadar kuru fasulye ihracatçısı olduğunu belirten Yetkin, "Bunun yaratabileceği fiyat artışının yanı sıra esas olarak ürün fiyatlarındaki spekülatif artışlar genellikle üreticinin malını elinden çıkardığı döneme denk geliyor" dedi. Özellikle bakliyat fiyatları artınca 'ithalata izin verilsin' lafları piyasada yeniden dolanmaya başladı. Bakliyat İşleme ve Paketleme Derneği üyeleri, Ankara'ya çıkarma yaparak, fiyatların çok yükseldiğini, bir süreliğine ithalatın serbest bırakılmasını istedi. Ancak bütün çalışmalara rağmen firmalar Ankara'dan ithalat izni çıkartamadı. Hatta bir de azar işittiler. Dernek üyeleri, "Bir paket sigara bile 2.8 milyon liraya satılıyor. Bir paket fasulye sigaradan daha mı az değerli. Zaten gıda ithalatı had safhaya ulaştı. Buna bir de fasulye eklemeyelim. Üstelik geçen sene fiyatlar çok düşüktü ve üretici zarar etti" cevabını aldı.