|
|
|
|
|
|
Gezici doğum kontrol
Fethiye Hayvan Dostları Derneği'nin gezici kliniği sahipsiz hayvanları kısırlaştırıyor.
*** Onları korumanın en iyi yolu
Fethiye Hayvan Dostları Derneği'nin gezici kliniği sokak sokak gezerek sahipsiz hayvanları kısırlaştırıyor. Derneğe göre bu hayvanlar için olabilecek en iyi çözüm.
Bir dişi sokak köpeğinin altı yıl içinde dünyaya kaç yavru gelmesini sağlayabileceğini tahmin edebilir misiniz? Yaklaşık 67 bin! Bu inanılması güç rakamı Amerika'daki Doris Day Vakfı'nın yaptığı araştırma ortaya koyuyor. Vakfın tespit ettiği logaritmik artış şöyle süregeliyor; Bir dişi köpek altı ayda bir kızgınlığa giriyor ve çiftleşiyor. Hamile kalıyor, doğuruyor ve ortalama 12 yavru yapıyor. 12 yavrunun 10'u yaşıyor. Birkaç ay sonra tekrar çiftleşip tekrar 12 yavru yapıyor. O ikinci doğumunu yaparken, 10 yavrunun herbiri 12 tane doğuruyor. Çünkü altı ay geçmiş ve onlar doğurganlığa erişmiş oluyor. Sonuçta zincir altı yılda korkunç rakamlara varıyor. Bunun önüne geçmenin tek bir yolu var; kısırlaştırmak. Ülkemizde sokak hayvanı sorunu yaygın olarak itlaf ya da barınaklarla çözümlenmeye çalışılıyor. Diğer taraftan bazı sivil toplum kuruluşlarının gayretleriyle kısırlaştırma kampanyaları da yürütülüyor. İşte bunlardan biri de Fethiye Hayvan Dostları Derneği'nin başlattığı "mobil klinik" uygulaması. Derneğin başkanı Perihan Agnelli'nin kurduğu gezici klinik, 3 yılda güney illerimizde 5 bin kedi ve köpeği kısırlaştırdı. Derneğin bu yıl kurulan İstanbul Şubesi de 2004 Haziran ayından itibaren İstanbul'u sokak sokak gezip hayvanları kısırlaştırmaya devam ediyor. Şu sıralar Bostancı'da hizmet veren mobil klinikte günde 15-20 civarında hayvan kısırlaştırılıyor. Haziran ayından bu yana ulaştıkları rakam 1000 civarında. İki veteriner hekim, bir asistan, bir yakalamacı ve bir şöfor kadrosundan oluşan bu ekip hiç bıkıp usanmadan, Propet firmasının sponsorluğunda ve ufak tefek bireysel bağışlarla gönüllü hizmet veriyorlar. Fethiye Hayvan Dostları Derneği İstanbul Şubesi'nden Ayşe Doğancı tek başlarına Türkiye'nin sokak hayvanı sorununu çözmek gibi bir iddiaları olmadığını ama en azından etkili bir model oluşturmak istediklerini belirtiyor: "Sorun nerede ne kadar yoğunsa o bölgenin belediyesiyle oturup konuşuyoruz. İkna olurlarsa çalışmaya başlıyoruz. Onlardan da bazı destekler istiyoruz. Elektirik, su, bazen ilaç ve aşı gibi. Şu an kafeslerimiz ve yoğun bakım ünitelerimiz 15-20 hayvana cevap verebildiği için o sayıdayız. Biraz daha çıkabiliriz kapasitemizi çoğalttığımız zaman."
DÖVME VE KÜPE Ayşe Doğancı yakalanan hayvanlar için standart olarak aynı işlemlerin yapıldığını ve hayvanların kayda alındığını anlatıyor. Aynı bölgeden alınan hayvanlar için tutulan kayıtlar bir CD'ye kopyalanıyor. Bu bilgiler mahallede yaşayan insanlara ve belediyeye de veriliyor. Mobil klinikte sahipli hayvanlar kısırlaştırılmıyor. Ancak kimi zaman ekstra durumlar olduğunu belirtiyor Doğancı: "Diyelim ki emekli bir insan bahçesinde 50-60 tane evinde bir sürü hayvan bakıyor. Eğer operasyon yapmazsak gidip hayvanlarını zaten kısırlaştırmayacak. O mahallenin hayvan sayısı 6 ay içinde korkunç boyutlara ulaşacak. Onu biraz kendi vicdanımıza bırakıyoruz. Prensipte tasmalı, sahipli, hiçbir hayvan operasyona alınmıyor. Civardaki veteriner hekimlere yönlendiriyoruz. Buradan dövme yapılmamış, küpe takılmamış hiçbir köpek çıkmıyor. Kedilerde de dövme yapıyoruz ve kısırlaştırıldığına dair kulak uçlarının tekini kesiyoruz." Sokak hayvanı sorununun kısırlaştırmaktan başka çözümü olmadığını vurgulayan Doğancı, bunun Dünya Sağlık Örgütü tarafından da ortaya konduğunu belirtiyor: "Dünya Sağlık Örgütü bunu araştırmış ve şu sonuca varmış. 10 senelik bir araştırma. Bir mahalleyi ele alalım. Her 6 ayda bir köpekleri zehirleyelim ve barınaklara koyalım. Hiçbir şey değişmiyor. Halbuki o pilot bölgedeki köpekler kısırlaşsa ve yaşamalarına izin verilse sadece onlar yaşayacak ve başka köpeği sokmayacak. Böylelikle iş kontrol edilebilir düzeye inecek. Bunu desteklemek için sahipli hayvanların da kısırlaştırılması lazım."
Neslihan Tunç
|
|
|
|
|
|
|
|
|