|
|
Hande'nin evliliğindeki sözleşme tartışması
MUHTAR: Hande Ataizi'nin, kocasının babası Ahmet Pekin ünlü bir avukat; milyon dolarlar kazanıyor, oğluyla beraber bir ortak şirketleri var. Yeni yasaya göre biliyorsunuz artık evliliklerde servet ortak. Hande Ataizi ile bu evliliği yürütmesi için Hande Ataizi'den bir belge istiyor, 'sonradan paralara ortak olmayacaksın, hiçbir şey istemeyeceksin' diye... Hande de bunu vermeyi kabul etmiyor ve ortalık bir birine giriyor. AKÖZ: Vallahi o yasanın bu tip sorunlara yol açacağını ben hem televizyonda söyledim, hem o konuda yazı yazdım. MUHTAR: O zaman Hande de diyor ki veya kadın diyor ki, ben evlendim, hayatımız ortak oldu, paylaşmaya başladık. Hayatı paylaştığıma göre hayatı paylaştığım esnadaki mal mülke doğal olarak ortak olurum diyor. AKÖZ: Şimdi orada şunu biliyoruz. Şov dünyasında yer alan bazı kadınların paralı erkeklerle evlenmeye çalıştıklarını, bunu biliyoruz. Ve dolayısıyla Hande'nin kayınpederi de Hande için böyle düşünebilir yani Hande benim oğlumla evleniyor, asıl niyeti oğlumu çok sevdiğinden değil, aslı budur. Belli ki böyle düşünmüş. Şimdi böyle düşüncenin doğması saçma değil; neden değil, çünkü benim söylediğim gibi böyle bir durum var. Böyle ilişkiler olduğunu biliyoruz. Ama karşı örnekler de var. Mesela ne bileyim geçen gün bizim gazetede Günaydın'da yazı dizisi vardı; işte kadın eskiden adamın çek defteri ya da kadın şey manken vs. sonra bir iş adamıyla evleniyor, çocukları oluyor gayet güzel mükemmel ilişkiler de sürüyor. Dolayısıyla biz bu ilişkide Hande'nin gerçek niyetini kendi söylemedikten sonra bilemeyiz. Ama kayınpederi de ben suçlamayı doğru bulmuyorum, haklı olabilir. Yani bu düşüncenin kendisinde doğması, yav bu kadın oğlumla bu niyetle evleniyor, diye düşünmesi saçma değil, yani kimse kayınpederine kardeşim sen deli misin, nereden geldi bunlar aklına, diyemez çünkü örnekler var. Ama ters örnekler de var. BARLAS: İşte aşk izdivacı da var, mantık izdivacı var değil mi klasik. Burada Emre'ye katılıyorum. Hande'nin gerçek niyetini bilmek lazım. MUHTAR: Peki siz öyle durumda olduğunuzda sizin oğlunuz böyle bir evliliği yapsaydı ne yapardınız, siz de ister miydiniz o kağıdı? BARLAS: İstemezdim tabii. Türkiye'nin en zengin adamı kim?.. Koç'lar. Mustafa Koç evlendi hiç böyle bir mukavele imzalamadı. İlla da böyle bir şey yapmak gerekmiyor. Ama şunu biliyoruz benzeri başka evliliklerde ailenin müdahale ettiğini biliyoruz. Yani şov dünyasından bir hanım var ortada, onunla zengin birisi evleniyor, bundan bir sürü örnek var. Çok örnek olduğunu biliyorum. MUHTAR: Sen Emre ne yapardın?.. Böyle bir kağıt ister miydin?.. AKÖZ: Orada benim anladığım baba-oğul ortak çalışıyor. MUHTAR: Baba-oğul ortak çalışıyor. Diyelim, yaklaşık on milyon dolarlık bir para kazanıyorlar. Bu şu anlama geliyor. 5 milyon doları oğlunun, 5 milyon doları kendisininse yarın öbür Allah'ın rahmetine kavuşursa, onu da düşünüyor kayınpeder; bu on milyon doların her sene 5 milyon doları Hande Ataizi'ne gidecek, bir ayrılma durumunda bunun önüne geçmek için ne yapardın? AKÖZ: Vallahi ben öyle bir durumda mesela benim Hande'yi medyadan izlediğim kadarıyla ben oğlumun Hande ile evlenmesini istemezdim. Hande'nin mesela çıplak fotoğraf vermesi değil yani. Bence mesela o yüzden değil. Yani Hande'nin birçok açıklaması doğru çıkmadı... Yani bir şeye var dedi, yok çıktı, yok dedi var çıktı. MUHTAR: Yani bir kadınla erkek yani şimdi evlendi Hande. Yani o da bir hayatı paylaşmak üzere bir adamla beraber oluyor, o da büyük olasılıkla dizilerde oynamayacak, her işi kabul etmeyecek. Sonuçta evlilik bir ortaklık, bir hayat birlikteliği. NUR ÇİNTAY: O kanuna baştan karşıyım onu söyleyeyim. Ben o şeye inanmıyorum. MUHTAR: Herkes kendi parasını mı kazansın diyorsun. NUR ÇİNTAY: Hayır, ama yani bu bir ortaklık ve evlendiğimiz gün itibariyle paranın yarısı benim, olayına karşıyım. MUHTAR: Neden?.. NUR ÇİNTAY: İşte bu örnekte olduğu gibi yani... Adam çok meşakkatli yollardan geçmiştir... Şimdi Hande'nin ya da Aysel'in ya da Fatma'nın herhangi bir kadının evlilikle oradaki servetin yarısına sahip olması bana çok doğru gelmiyor. BARLAS: Ben şey Emre'ye takıldım yine. Bu Tamer Karadağlı'nın hanımını ne kadar izlediyse, Hande Ataizi'ni de o kadar dikkatle izlemiş doğru söylemediğini falan... Ben aslında acıklı buluyorum olayı yani...
|