Ares ve Hades

Tanrıça Hera'ya adanmış tapınakta korunan "İfitos diski" 4 yılda bir ilkbaharda törenle çıkarılır ve ulağa teslim edilirdi.
Ulak tüm Ege'yi ada ada, şehir şehir dolaşır, Olympe'deki bilgelerin saptamış olduğu olimpiyatların tarihini duyururdu.
Ulakla birlikte Ege'yi turlayan diskte "Ekeşeyrya bildirgesi" yazılıydı. Bu, "kutsal mola" anlamına geliyordu. Yani, olimpiyatlar boyunca ateşkes. Buna güvenli geliş ve dönüş süresi de eklenirdi.
Her türlü bilgeliğin kaynağı, yüce yargıç ve hakem Zeus adına ilan edilen kutsal mola süresince sadece çatışmalar değil, mahkemeler de dururdu, idamlar askıya alınırdı. Ege'de ilahi bir barış hüküm sürerdi...
Milattan önce 776 yılından söz ediyoruz. İlk olimpiyatların üstünden 2780 yıl geçti. Bu 28 yüzyılda Allah, iki peygamberle iki kitap gönderdi.
Kitaplarında "Biz gökleri, yeri ve her ikisi arasında bulunanları ancak hakka ve hikmete uygun olarak yarattık. Kıyamet mutlaka gelecektir. Sen şimdi güzel bir şekilde hoşgörü ile muamele et" dedi (Hicr suresi, 85'inci ayet).
"Ben size diyorum ki, düşmanlarınızı sevin, size zulmedenler için dua edin" dedi (Luk'a göre İncil; bab: 6/27-28).
Arada cana kıymayı günahların en büyüğü ilan eden Gautama Buda geldi. "Kötülüğü arındırmak için kendi kötülüklerinin üstüne git, başkalarınınkinin değil" diyen Konfüçyüs geldi.
"Galip asker, hiçbir zaman mağlup askerin üzerine eğildiği zamanki kadar yüksek değildir" diyen Socrates geldi.
"İnsanlar akılsızlıkları yüzünden alınlarında yazılı olandan daha çok acı çekerler" diyen Eflatun geldi.
"Barış dalgaları gönül kirlerini alıp götürür" diyen Mevlana geldi.
Martin Luther geldi, Ebu Hanife geldi, Montaigne, Montesquieu, Nietzsche, İbni Rüşt, Bertrand Russell, Muhammed İkbal, Hegel, Kant ve daha nice bilge geldi, geçti.

Uygarlık mı, barbarlık mı?
Ve olimpiyatlar 2780 yıl sonra beşiğine dönüşünde şöyle bir tabloyla karşılaştı:
Olimpiyatların koruyucusu tanrılar tanrısı Zeus'un başının üstünde Awacs dolaşıyor.
Kutsal Kronyon dağı ile Parthenon arasında silahlı helikopterler uçuyor. Atina üstünde gezen en ileri gözetleme sistemleriyle donatılmış bir zeplin neredeyse Atinalılar'ın yatak odalarına kadar giriyor.
Atina ile olimpiyat sitesi arasında 1000 elektronik kamera herkesi ama herkesi gözaltında tutuyor.
Gökte ve denizde NATO savaş uçakları ve gemileri turluyor.
Bir NATO birliği nükleer, biyolojik ve kimyasal tehdide karşı alarmda.
60 bin polis ve itfaiyeci ile 53.363 asker elleri tetikte 24 saat devriye geziyor.
Ve ABD, Irak'ta olimpiyat ateşkesine uymayacağını ilan ediyor.
Ve Hazreti Ali'nin türbesinin bulunduğu Necef kan gölü gibi.
Ve Usame Bin Ladin, Avrupa'ya karşı ateşkesin bittiğini açıklıyor.
Afrodit (güzellik ve aşk tanrıçası), Apollon (güneş, müzik ve şiir tanrısı), Dionisos (şarap ve sanat tanrıçası) ortalıktan çekilmiş.
Meydan Ares'e (savaş tanrısı) kalmış. Bir de cehennem tanrısı Hades'e.
Dante'ye göre, cehennemin kapısında "Buraya girenler bütün umutlarını bıraksınlar" yazıyor.
Yoksa, yoksa, cehennem bu dünyada mı?