|
|
|
|
|
|
İnsana dair ne varsa yazacağım
* Siz her zaman haberi ilk veren kişi olmak için çalıştınız.. Şimdi haberi ilk kime vereceğiniz konusunda nasıl bir denge tutturacaksınız? Bir gazeteci için hayatta en önemli şey haber atlamamaktır. Ben de meslekdaşlarımın haber atlamasından gerilirim. Haber atlatmamaları için elimden geleni yaparım. Ama "atlatma" başka bir şey. Çok özel çaba harcar, koşturur, herkesten önce haberi kaparsa bilemem.
* Neler yazacaksınız Sabah'ta, ne bulacak okuyucu sizin sayfanızda? Benim hayatımda çok fazla kompartıman var. Siyasi haber, dış haber, rüşvet haberleri, spor, magazin, aşk... Onun için ben kendimi sınırlandırmam. Hayatla ilgili olan her şeyi yazarım. Zaten benden talep edilen de o. Yani bir Nato Zirvesi'nde nelerin döndüğünü de veririm, çok basit bir kadın-erkek ilişkisini de. Konu kompleksim yoktur benim. Önemli olan konuyu ele alış biçiminiz.
* Kimileri de köşe yazarlarında bir konu ciddiyetinin olmasını, aşktan, kadından, gezdiğinden, gördüğünden bahsetmesini doğru bulmuyor... Eğer insanlar Türkiye'den kafalarını çıkartıp dışarı bakacak olurlarsa, şunu görecekler. Amerikan gazeteciliği artık fonksiyonel gazeteciliğe döndü. Avrupa da ona dönüyor yavaş yavaş. Ben haber bültenini yaparken de aynı şeyi düşünüyordum; insanlara yararı olacak şeyi vermeyi. İnsanların gündelik hayatının sorunlarıyla başedebilecekleri bir çeşit "rehber gazetecilik" geçerli artık. Adamın günlük sorunlarını çözmeye yönelik bir şey yazmıyorsanız, onun hayatından tamamen kopuk yazıyorsanız kimse sizi "Oku" demekle okumaz. Ben sosyolojiye inanmam zaten, psikolojiye inanırım.
|
|
|
|
|
|
|
|
|