Umurunda mı dünya?
Tatil İzlenimleri
Karl Marx'ın lafıdır değil mi: "Sarayda başka düşünülür, kulübede başka..." Tv'nin olmadığı. Gazetelerin ancak saat 14:00'te, o da ancak ilk baskılarının ulaştığı bir yerdeyiz. İnternet yok değil ama zırt pırt bağlanılmıyor işte. Siz istediğiniz kadar dünya ahvaliyle ilgili olun... İstediğiniz kadar neler olup bittiğini öğrenmeye çalışın... Eğer 'merkez'den uzaktaysanız... Bu enerji, bu çaba, bu merak bir süre sonra soluyor, siliniyor, düşüyor. Dertler, kaygılar değişiyor: Sabah erkenden denize girmek için cep telefonunun çalar saatini ayarladın mı? Yarın hava rüzgarlı olur mu? Ah, benim keyif çatacağım ağaç altını şu Alman turist kapmış. Akşam yemeğinde et mi yemeli, balık mı? Çarşamba gecesi Portekiz- Hollanda maçını nerede seyredeceğiz? Orhan Veli'nin 60 yıl önce üç beş kelimeyle ifade ettiği duruma döndük: Ne NATO konferansı, ne liderler zirvesi... Bir elinde kitap, diğer elinde buz gibi bira... Umurunda mı dünya?
|