| |
NATO resmen Ortadoğu'da..
İstanbul'da yapılan NATO Zirvesi'nden çıkan sonuç şu.. ABD Irak'a NATO şemsiyesi giydirdi.. Aynı gün yetkileri Geçici Irak Hükümeti'ne devrederek de işgalci görünümünden kurtulmaya çalıştı.. ABD askerleri Irak'ta artık kendi isteğiyle değil, Irak hükümetinin talebi üzerine kalacak.. Irak hükümetinin talebiyle orduyu ve polisi eğitecek.. ABD bu hamlelerle Irak'taki posizyonunu uluslararası kamuoyu önünde yasallaştırdı.. NATO'yu Irak'a çekmeyi başardı.. Bu, zirvede alınan en önemli karardı.. Çünkü sözkonusu kararla birlikte NATO'nun görev alanı, etki sahası genişledi.. NATO Ortadoğu'ya resmen girdi.. Sonuç bildirisinde, terörizmle mücadelede 'NATO askerlerinin kullanılabileceğinin' belirtilmesi ile terörizme karşı yürütülen faaliyetlerin, 'teröristleri koruyan ülkeleri de kapsayacağının' ilan edilmesi, NATO'nun Ortadoğu'daki varlığının gerekçeleri olarak sayılabilir.. NATO'nun istihbarat yapılarının güçlendirileceğinin açıklanması, bu çerçevede alınan önemli bir karar.. NATO terör örgütlerine karşı istihbarat çalışmaları da yapacak.. Yani NATO'nun yeni hedefi terörizm ve teröristlere yataklık yapan ülkeler olacak.. Nitekim Afganistan'daki görev alanının genişletilmesi de NATO'nun elini kolunu tüm dünyaya uzatacağının önemli işaretleri sayılabilir.. NATO terör üreten ülkelerin jandarması konumuna getiriliyor.. Terörle her yönüyle savaşacak bir örgüte dönüştürülüyor.. Çünkü NATO'nun varlık nedenini sürdürebilmesi için Batı'nın tehdit altında olması gerekiyor.. Tehdidin adı da belli: Terörizm.. NATO örgütündeki bu dönüşümün ilk adımı dün atıldı.. Böyle bir tarihi kararın İstanbul Zirvesi'nde alınmasının da ayrı bir önemi var.. NATO'nun kolu Ortadoğu'ya uzandıkça, Türkiye de Batı'ya yaklaşıyor demektir.. Zirve şunu gösterdi ki, Ortadoğu'da istikrar isteniyorsa, Ortadoğu'nun terör yatağı olmaktan çıkmasına çalışılacaksa, buna en büyük katkıyı Türkiye sağlayabilir.. Zaten 2005 Şubat ayından sonra Afganistan'daki komutanın NATO çerçevesinde Türkiye'ye devredilecek olmasını da bu çerçevede değerlendirebiliriz.. Güvenlik için o bölgelerde istikrarın sağlanması gerekiyorsa buna en büyük katkıyı Türkiye yapacak demektir.. Böyle bir Türkiye'ye AB'nin kapılarını kapatması artık çok zor.. Zaten Almanya ve Fransa da tarih konusunda pürüz çıkarmayacaklarını artık açık dille ifade ediyorlar..
|