Krizler olumsuz etkiledi 1998 Rusya krizi, 1999 deprem durgunluğu, 2000 banka krizi ve 2001 büyük kriz, ekonomiyi, şirketleri ve dolayısıyla hisse senetlerini vurdu. Türk yatırımcılar ilk kez toplu şirket batışları ile karşılaştı. 35 borsa şirketi ve borsada şirketlerin yüzde 12'si battı. Bu durum, piyasaya duyulan güveni sarstı.
Sistem riski doğdu Şirketlerin batması yatırımcının riski. Ancak 1999 Bankalar Kanunu değişikliği sonrasında batan bankaların halka açık hisse senetlerine bedelsiz el konuldu. Buradaki sorun kamuoyunun ve sermaye piyasasının doğru ve zamanında bilgilendirilmemiş olmasında. Aynı sistem riski elektrik üretim ve dağıtım imtiyazı verilen özel halka açık şirketler için de geçerli. Bu elektrik şirketlerinin imtiyazının iptal edilmesi de 10 binlerce yatırımcıyı mağdur etti. Bir büyük güven kaybı da buradan geldi.
Aracı riski var 1994 krizinde batan 17 aracı kurumun yok ettiği müşteri emanetleri henüz ödenmedi. Kanun çıktı, kaynak da ayrıldı. Ancak işin sahibi bir kurum çıkıp aradan 10 yıl geçmesine karşı bu sorunu sonuçlandıramadı. Bir büyük küskünler grubu da buradan oluştu.
Konjontür iyi değil 2000 yılı bütün dünya piyasalarında çöküş yılı. Ancak dünya bu krizden çıkabilmek için bir dizi reform yaptı. Yatırımcıyı, piyasayı aldatanlara ağır cezalar getirildi. Temettü dağıtımı yeniden ön plana çıkarıldı. Türkiye'de bu konularda yeterli adımlar atılamadı. Sadece dağıtılabilir karın yüzde 20'sinin dağıtılması ilkesi getirildi. Son dönemde uluslararası yatırımcılar gelişmekte olan piyasalardan çıkıyor. İMKB'nin yaklaşık yarısı yabancıların elinde. Yabancı talebinin kesilmesi borsayı zayıflatıyor.
Şirketler sorunlu Makro ekonomik sorunlardan ve siyasi istikrarsızlıktan dolayı son yıllarda sık sık krizler yaşanması şirketleri zayıflattı. Bankalar yeniden yapılandırılırken şirketler kesiminde bu yapılanma çok cılız ve geç kaldı. Borsada kaliteli şirket sorunu ortaya çıktı.
Vergi getirildi 1999 sonrası sermaye piyasası hiçbir kazanım elde edemezken üstüne üstlük vergilendirildi. Üç ay içinde elde edilen hisse senedi kazançları vergiye tabi tutuldu. Bu da, borsanın büyük oyuncularının yurtdışından işlem yapmasına yol açtı. Çıkmayanlar da, borsa işlemlerini azalttı. Son halka arzlar sırasında borsa aracı kurumları ve yatırımcılar Maliye'nin vergi denetlemesinden geçiyordu. Manipülasyon yaygınlaştı Krizler, konjoktürün ters dönmesi, borsa getirisinin düşmesi ve uğranılan zararlar halkın borsaya ilgisini azalttı. Dört yılda yatırımcı sayısı 1 milyon 365 binden 450 bin azalmayla 912 bine düştü. Bakiyeli hesapların büyük çoğunluğu hareketsiz. Yani halk giderek borsadan çekildi. Buna paralel manipülatif işlemler arttı. İMKB Başkanı "Borsada 100 hissede manipülasyon var" dedi. Manipülasyonun yaygınlığı ve fiyat oynaklıkları halkı borsadan daha çok soğuttu.
Yapı hantallaştı 2001 krizinden sonra kamuda, ekonomide, bankacılık kesiminde ve özel sektörde yeni bir yapılanmaya gidildi. Borsa bu yapılanmadan nasibini alamadı. Sermaye piyasasından sorumlu bakanların ilgisizliği ve krizin bankalarda yaşanmasından dolayı oraya odaklanılması, hantal yapıyla birleşince mevcut çöküş geldi.