Ekonominin hemen hemen her alanında 2001 sonrası reformlar yapılırken sermaye piyasası ayağında taş üstüne taş konulmadı. Hem piyasanın kendi özelindeki durumundan ve ilgili bakanların ilgisizliğinden, hem de krizin asıl banka kesiminde ve diğer alanlarda yaşanmasından dolayı dikkatlerin bir türlü bu tarafa yönelmemesinden kaynaklandı bu durum. *Halka açılamıyorlar- Bankacılığın sorunu çözülürken, küçük hissedar haklarının müsadere edilmesiyle sistem riski yaratılmasının faturası şimdi ortaya çıkıyor. 2001 krizine kadar 23.5 milyar dolarlık kaynak yaratan sermaye piyasasında artık halka arz yapılamıyor. Son olarak devlet burada özelleştirme yapamayacağını, Türk Telekom, Erdemir ve THY gibi Türkiye'nin yıldızı şirketleri New York Borsası'nda halka arzedeceğini açıklayarak kabullendi. Özel sektör şirketlerinde bir kıpırdanma vardı. Türk Traktör ve Doğuş Otomotiv ile bu gelişme de şimdilik noktalandı. Coca Cola Türkiye'nin halka arzının ertelenmesi bunun bir kanıtı. * Aracıların da işi zor- İşler sadece şirketler kesiminde kötü değil. Borsadaki aracılar da tası tarağı toplama eğiliminde. En az üç aracı kurum kendini tasfiye etti, piyasanın 10 yıldır en büyüğü olan kurum, toplam özvarlığının yüzde 85'ini sektör dışına çıkardı. Bunların nedeni basit. Sermaye piyasası giderek küçülüyor. Çünkü, diye başlarsak, bir düzine neden sayabiliriz. Bunlar yukarıdaki grafikte de var. En büyük neden sistem riski. Bankalara el konulurken küçük hissedarların haklarının müsadere edilmesinden kaynaklanıyor. Şimdiye kadar 20 banka battı. Borsanın yüzde 25'i banka hisselerinden oluşuyor. İşte size riskin büyüklüğü. Buna elektrik üretme ve dağıtma imtiyazı verilen şirketlerin yarattığı risk dahil değil. Bu şirketler içinde Türkiye'de ilk halka açık şirket olarak kurulan Çukurova Elektrik de var. Bunlar dışında batan şirketlerin riski ise yatırımcılara ait. Ancak borsada kaliteli şirket sorunu olduğu bir gerçek. * Yatırımcı sayısı azaldı- 10 yıl önce aracı kurumların batmasından kaynaklanan riskler de henüz temizlenmiş değil. Ekonomik veya siyasi krizlerin etkisiyle piyasada yaşanan büyük düşüşler de, yatırımcıların güvenini azaltıyor. Gelinen aşamada, 1 milyon 365 bin yatırımcı sayısı 4 yılda 912 bine inmiş. 450 bin yatırımcı azalmış. Yatırımcının giderek azaldığı bir piyasaya oyuncular, spekülatörler, manipülatörler hakim olmuş. 11 Haziran tarihli yazımızda "Ne oldu bizim borsamıza?" diye sormuştuk. Bu piyasaya ne olduğu belli. Çivisi çıkmış. Çözüm için artık reformlar bile yeterli değil. Bu piyasa yıkılıp yeniden yapılmalı. * Sonuç- "Hayat harekettir; eylemsizlik ise ölüm" Lewis Morris