| |
|
|
Diyojen'i niye hatırladım?
Dünya nimetlerini umursamayan... Bir fıçıda yaşayan... "Dile benden ne dilersen" diyen Büyük İskender'e, "Gölge etme başka ihsan istemem" cevabını veren... Milattan önce 5'inci yüzyılda yaşayan filozof Diyojen (Diogenes) bir gün mastürbasyon yaparken şöyle demişti: "Keşke ovuşturmakla midenin de açlığı geçse." Diyojen olaylara başka açıdan bakılabileceğini hayatıyla gösteren bir filozoftu. Köle olarak satılırken elinden ne iş geldiği sorulmuş Diyojen'e... "İnsanları yönetmek" dedikten sonra çığırtkana dönmüş: "Sor bakalım, kendine bir efendi satın almak isteyen var mı?" "Sinoplular seni sürgüne mahketti" diyenlere cevabı: "Ben de onları evde oturmaya..." "En kötü ısıran hayvan hangisidir" diye sorulduğunda şöyle demişti: "Vahşiler içinde muhbir, evciller içinde de dalkavuk." Peki ya insanlar niye dilencilere sadaka verir de, filozoflara vermez? "Çünkü bir gün topal ya da kör olabileceklerini düşünürler ama filozof olabilecekleri akıllarından geçmez." Diyojen nereden mi çıktı? Ne zaman bir köşede; sıradan, düz, dandik bir 'özlü söz' okusam, aklıma Diyojen geliyor. (Not: Meraklısı, Diyojen ve diğer ilk çağ dü- şünürleri için Diogenes Laertios'un 'Ünlü Filozofların Yaşamı ve Öğretileri'ne bakabilir.)
|