kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Emre Akoz @ SABAH
Fax:
0212 354 36 19
 
Biz Porto'yu çok sevdik!
Kursa gidin!

Biz Porto'yu çok sevdik!

Porto'nun Monaco'yu yenmesine iki kere sevindim.
Birincisi malum: Onun sayesinde F.Bahçe, ön eleme oynamadan Şampiyonlar Ligi'ne katılıyor.
Tabii aslında mesele sadece oraya katılıp katılmamak da değil... Kulübün parası var. "Kaç dolar istiyorsan verelim" deniyor... Ancak yabancı yıldızlar yine de emeklilikten önce gelmiyor. F.Bahçe'yi tercih etmeleri için takımın Avrupa'da top koşturuyor olması gerekiyor. Onlar gelmeyince de F.Bahçe'nin 'sınıf atlaması' mümkün olmuyor.
Gelelim sevincimin ikinci ayağına... Ben Porto'yu 27 Mayıs 1987'den beri çok severim.
Nasıl oluyor da tam tarih veriyorum? Anlatayım...

***

Brezilya ile Avrupa stilini harmanlayan Portekiz futboluna bayılırım. Ancak 1987'ye kadar takımlarını pek iyi tanımıyorduk.
Benfica'yı biliyorduk ama ona sempati beslememiz mümkün değildi. Ne de olsa Eylül 1975'te F.Bahçe'yi tam 7 gol atarak elemişler ve dönemin teknik direktörü Didi'nin gönderilmesine yol açmışlardı.
Geldik 1987'ye... Bodrum Gümüşlük'teyiz... Haşmet Babaoğlu ile salaş bir kahvede Porto-Bayern Münih finalini izliyoruz.
Maç başladı. Bayern bastırıyor da bastırıyor. Portolular'a göz açtırmıyorlar. Bir de gol attılar. Kahvedeki Almanlar zevkten dört köşe "Schön, schön... Wunderbar...." diyerek bira
ları deviriyorlar.
İkinci yarı başladı. 5-10 dakika geçti. Almanlar hâlbindiriyor. Bir Portolu faul yaptı. Sarı kartı var. Atılacak diye yüreğimiz ağzımıza geldi. Sıkı bir uyarı aldı. Rahatladık.
Ve o faulden sonra bir futbol mucizesine şahit olduk. Sanki o Porto gitti bambaşka bir takım geldi. O andan itibaren Bayern'i sürklase ettiler.
Ancak gol bir türlü gelmiyordu. Derken bi time 13 dakika kala, top cambazı Cezayirli Madjer'e bir pas atıldı. Ancak top Madjer'in önüne değil, arkasına doğru gitti. Biz 'ah bu da kaçtı' diye hayıflanırken Madjer, sağ ayağının topuğuyla dokunuverdi. Gooool!
Muhteşemdi! Mükemmeldi!
Olağanüstüydü!
Hem sahadaki, hem de kahvedeki Almanlar, 'yer yarılsa da içine girsek' pozisyonunu almışlardı. İki dakika sonra Juary durumu 2-1 yaptı.
Çok güzel bir gündü. Biz o günden beri Porto'yu severiz.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 SABAH eleman arıyor   / 04-06-2004
 Hurilerin aşkına!   / 03-06-2004
 Bu kez de nahoş anılar   / 02-06-2004
 Çapkın dişi kaz   / 01-06-2004
 Polonezköy'de 24 saat   / 31-05-2004
 Şaşırtıcı bir belge   / 30-05-2004
 Ben farklı düşünüyorum   / 29-05-2004
 Biz Porto'yu çok sevdik!   / 28-05-2004
 Metroseksüel mutlu etmez   / 27-05-2004
 Ünlü başka, marka başka   / 26-05-2004
MEHMET ALTAN
Fransa'da manşet, Türkiye'de haber değil...
Le Monde...
EMRE AKÖZ
Erkekler sapkındır ama...
Bir kere şunun altını çizelim:...
Uyuyan güzeller
Bir İngiliz, 2000'de FBI'ya gidip "El Kaide bana uçuş eğitimi verdi"...
Davetli listesinde Berlusconi yok!
ABD Başkanı George W. Bush, dün Vatikan'da Papa 2'nci Jean Paul'le...
Ödül avcısı
Ödül avcısı
Babası, dayısı, hatta annesi bile futbolcu olan Alex Souza, Profesör...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.