|
|
|
|
|
|
En gürültülü semt Beşiktaş
Çevre ve Orman Bakanlığı'nın öncülüğünde bir araya gelen çalışma grupları Türkiye'nin "gürültü haritası"nı hazırlıyor. En kalabalık şehir İstanbul'da, Beşiktaş ve Kadıköy insan sağlığını bozacak kadar "gürültü"lü... AB standartlarına göre ise bu ilçelerdeki konutlara yalıtım şart.
*** Kent gürültüsü hasta ediyor
Farklı üniversitelerdeki akademisyenlerden oluşan çalışma grupları, her şehrin gürültü haritasını hazırlıyor. Sağlığı tehdit edecek düzeyde gürültülü semtlerdeki binalara yalıtım zorunluluğu getirilecek
Araba alarmları, kornalar, iş makinaları... Kent hayatının koşuşturması içinde maruz kalınan tüm bu gürültüler insanı hasta etmek için yarışıyor. Uyku düzenini ve kalp atışlarını bozup tedirginlik duygusu yaratıyor. Üstelik her geçen gün artan oranda... Ancak Avrupa Birliği'ne uyum sürecinde artık bu gürültülerin insan sağlığını tehdit eden değerlere ulaşmaması gerekiyor. Bu nedenle İstanbul başta olmak üzere tüm Türkiye'de çalışmalar başlamış durumda. Çevre ve Orman Bakanlığı'nın öncülüğünde sekiz çalışma grubu oluşturuldu. ODTÜ, Yıldız Teknik Üniversitesi, İTÜ gibi Türkiye'nin en iyi üniversitelerinden akademisyenlerin çalıştığı gruplar, gürültü haritaları çıkararak bölgesel gürültü seviyelerini ortaya çıkarıyor, çözümler üretiyor.
YALITIM ŞART Gürültü haritaları otoyol, tren yolu veya havaalanı gibi gürültü kaynaklarının şiddetine göre hangi alanlara konut yapılabileceğini gösteriyor. Gürültü kirliliğini önlemek için çalışan alt gruplardan birinin koordinatörlüğünü yapan İTÜ Mimarlık Fakültesi Yapı Bilgisi ve Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Sevtap Yılmaz Demirkale, İstanbul'un gürültü haritası çıkarıldığında hemen hemen hiçbir bölgeye konut yapılmaması gerektiğini söylüyor: "Bu konutları yıkmak tabii ki imkansız. Bu nedenle konutlara yalıtım yapmak gerekiyor. İlerleyen zamanlarda AB standartlarıyla bu bir zorunluluk olacak. Yurtdışında bir yol yapıldığı zaman, onun çevresine hemen yalıtımı da yapılır. Halbuki Türkiye'de o yolun etrafına konutlar doluyor. Çünkü o alan değerleniyor. Örneğin, Sabiha Gökçen Havaalanı'nın çevresindeki arsalar çoktan parsellendi. Bunun bir başka sebebi de konut edime zorluğu. İnsanlar maddi yetersizlikler yüzünden en gürültülü yerlerde bile konut edinmeyi tercih ediyorlar." İstanbul'un yanı sıra nüfusu 100 bin olan şehirlerin bile gürültü haritalarının çıkarılması zorunluluğu getiriliyor. Bu haritalar belediyelerin imar planlarına girince de gürültü sınırının üzerinde kalan bölgelere konut yapılamayacak. İstanbul'un gürültü seviyeleri bölgelere göre büyük değişiklik gösteriyor. En gürültülü yerler Mecidiyeköy ve Beşiktaş'ın merkezi ile Bağdat Caddesi. Buralardaki gürültü seviyeleri 90 desibele kadar çıkabiliyor. Ancak bu rakamlar günün saatine göre farklılık gösteriyor. Örneğin, yol eğimliyse veya hafta sonuysa gürültü artabilir. Bu nedenle kesin bir rakam verilmiyor. Bunun yanı sıra Şişli'de ve Merter'de 85 desibele yaklaşan oranlar, Ataköy'de 80, Yeşilköy'de 60 desibel civarında. Prof. Dr. Sevtap Yılmaz Demirkale'nin açıklamalarına göre 55 desibel'in üzerindeki alanlarda konut yapmak insan sağlığı için zararlı. Bu bölgelerdeki konutlara yalıtım yapılması gerekiyor. 30-55 desibel aralığındaki bölgelerde ise yalıtım yapmak şartıyla bina yapılabilir. Uzun yıllardır bu konu üzerine çalışan Demirkale, master tezinde Atatürk Havaalanı çevresindeki gürültü oranlarını belirlemiş. "O zamanlar benim çıkardığım gürültü haritaları uygulansaydı Sefaköy, Yeşilköy, Yeşilyurt şu anda olduğu gibi rastgele konut dolmazdı" diyor ve ekliyor; "Yurtdışında bu işler prosedüre göre yapılıyor. Gürültü yalıtımlarını devlet yaptırıyor."
YÜKSEK MÜZİK ZARARLI Gerek konut içindeki, gerekse açık alanlardaki gürültü kirliliği insan sağlığını fiziksel ve psikolojik olarak etkiliyor. İşitme hasarının yanı sıra kalp atışının bozulması, metabolizmada bozukluk ve uyku bozukluğu en sık görülen şikayetler. Aşırı tepkiler, hoşnutsuzluk, tedirginlik, dinlenememe, konsantrasyonun kesilmesi, anlaşma güçlüğü gibi psikolojik etkilerse hemen hemen her kent insanında görülüyor. Ayrıca uzmanlarca kabul edilmiş kabul edilebilir gürültü seviyeleri de var. Buna göre 80 desibelde günde 7 buçuk saatten fazla kalmamak gerekiyor. 90 desibelde bu 4 saate, 95 desibelde 2 saate, 100 desibelde 1 saate iniyor. 110 desibelde 24 dakikadan fazla kalmak ise ciddi hasarlara yol açabilir. Bundan çok daha fazla gürültü üreten gece kulüplerinde uzun süre kalmanın etkisiyse tartışılmaz.
Ece Koçal
|
|
|
|
|
|
|
|
|