Koç, Romanya'da 'Nash Teorisi'ne uygun kazanıyor
30 yıl şizofren hastalığı ile boğuşan John F. Nash, 1950 yıllarında geliştirdiği "oyun teorisi" ile 1994'de Nobel Ödülü almıştı. Nash ve teorisini anlatan film, geçen yıl tüm dünyada büyük bir ilgiyle izlenmiş ve tartışmalara yol açmıştı. O güne kadar Nash bilinmezler arasındaydı. Teori, gerçek hayatta iki tarafında kazanacağı ya da iki tarafın da kaybedeceği durumlar olduğuna işaret ediyor. Eğer "taraflardan birisi kazanmış iken, diğeri mutlaka kaybetmiştir" paradigmasından kurtulunursa, ortaya yeni çözümler çıkıyor. Ege Cansen'in yazdığı gibi "oyun kuramı" bir etkileşim ortamında kişilerin kendileri için en yararlı davranışı bulmaya çalışırken, "en zararlı davranışı" seçme ihtimali olduğunu söylüyor. Bu nedenle oyuncuların en yükseğin peşinde koşmak yerine, hamlelerini bir diğerinin nasıl hareket edeceğini tahmin ederek yapması, toplumu en yüksek seviyeye çıkarır.
*** Arçelik'in Romanya'da satın aldığı Arctic Buzdolabı Fabrikası'nı geçen yıl gezmiştim. Fabrikayı, Mustafa Koç'un da yer aldığı bir grupla ikinci kez gezdim. Fiziki gelişmeler, verilen rakamlar ve sunulan projeksiyon, bir buzdolabı fabrikasının aynı Nash Teorisi'nde olduğu gibi iki ülkeye, yatırımcısına ve rekabet ettiği firmalara kazandırabildiğini anlıyorsunuz.
*** Denebilir ki, Koç Grubu, Romanya'da bu fabrikayı almak için 30 milyon Euro para yatırdı. Bunca işsiz dururken dışarıya yatırım yapması, Türkiye'nin çıkarına değil. Mantıklı gözükse de özünde yanlış bir yorum. Arctic'in 350 bin adet üretim kapasitesi 750 bine çıkarıldı. Sadece buradaki üretim için Eskişehir'de yan sanayicilerden geçen yıl 5 milyon dolarlık mal alınmış. Ve her rakam büyüyor. Buzdolabında kullanılan motorların büyük kısmı (geçen yıl 12 milyon dolar) Eskişehir Arçelik fabrikasından geliyor. Arctic markalı çamaşır makinesi ve fırınlar (yılda 300 bin adet) Türkiye'de üretilip Romanya'da satılıyor. Yıllık 50-60 milyon dolarlık bir rakamdan bahsediyoruz. (Romanya'daki fabrika satın alınmasaydı böyle bir ihracat söz konusu olmayacaktı.) Yani 30 milyon dolarlık yatırım Romanya'ya yüz milyon dolara yaklaşan ihracat yapılmasına yol açıyor. Türkiye kazanıyor...
*** Bu noktada "İşte yabancı sermaye gittiği ülkenin kaynaklarını böyle emer" denebilir. Bu yaklaşım da doğru değil. Arctic 1997'de özelleştirilmesine rağmen zarar üretiyordu. Koç satın aldıktan sonra (Rakipleri de alabilirdi) teknolojisini yeniledi. Pazara kaliteli ürün vermeye başladı. Devlet, ilk kez fabrikadan vergi almaya başladı. Ve her şeyden önce, buradan 25 milyon dolarlık ihracat yapıldı. 2005'te başta Fransa olmak üzere 700 bin buzdolabı yine Koç'un sahibi olduğu bu fabrikadan satılacak ve karşılığında Romanya'ya 70 milyon dolar döviz girecek. İhraç edilen buzdolabı Avrupa ülkelerine Beko markasıyla gidiyor. Yani Romanya bu dövizi, buzdolabının üzerine Beko markası konduğu için kazanıyor. Beko ise Romanya'nın pazarlara olan yakınlığı, kendisine sunduğu ucuz işgücü gibi faktörlerin etkisiyle Beko'yu Avrupa'ya daha rekabetçi fiyattan pazarlayabiliyor. Bu sayede Arçelik, Beko global bir aktör oluyor. Bu nedenle rakipleri, Koç'un attığı adımları takip etmek için kazandıran bir oyun planı yaratmak zorunda kalıyor. Koç da onlara bakıp adımlarını atmadı mı? Nash haklı.
|