|
|
Bazı insanların ismi yeter
Günahları ve sevaplarıyla reklam 'bilge kralı' hiç tereddütsüz Eli Acıman'dır. Uzun zamandır o kitabı yazdırdığını biliyordum. Sağ kolu olarak kendisine yıllarını vermiş olan Nil Baransel'in kaleminden yayınlanmış. Nil Baransel'in ne kadar emek verdiğini ve Acıman'ın nasıl titizlendiğini bir süre izleme fırsatım olmuştu.
Kitap nihayet yayınlandı. Henüz okuma fırsatı bulamadım. Tanıtımı için de kimseler fazla bağırmadı zaten. Ama mutlaka gereken yankı ve yansımaları bulacaktır. Ben iletişimi, reklamı Türkiye'ye öğretmiş olan bu efsanenin hayatını anlatan bu kitabı her okur yazarın okumasını tavsiye ediyorum. Evet, henüz okumadan... Neden mi? Anlatayım...
Bir zamanlar Sabah Dergi Grubu içinde Enis Batur ve Ömer Madra ile "Gergedan" adında, sonradan menkıbe haline gelmiş bir sanat ve edebiyat dergisi çıkarıyorduk. Daha doğrusu derginin mimarları Enis ve Ömer'di. Ben de genel müdür olarak inşaat mühendisliği görevini yürütüyordum. Bir sayıda zamanın en ünlü yazarlarından birinden bir eser istenmişti. Dergi için özel kaleme alınmış öyküyü ben de okudum. Düş kırıklığına uğramıştım. Çok sıradandı. "Yayınlamayalım" dedim Enis'e. Verdiği yanıtı o gün bugün unutmamışımdır: "Arkadaş" dedi, "Öyle isimler vardır ki, yayımlandıkları yayını aşarlar. Ne yazarlarsa yazsınlar, yayınlaman, okuman gerekir. Onları sen ben dahil, kimse değerlendiremez"...
Bugün Türkiye'de reklam kültürü adına ne varsa, tamamına yakınının temelleri onun tarafından atılmıştır. Kurduğu Manajans'ta yetişip sonra ayrılarak kendi ajanslarını kurmuş, büyük başarı kazanmış, zaman içinde kendileri birer duayen olmuş reklamcıların sayısı az buz değildir.
Sadece yaratıcılık değil, müşteri ilişkileri alanında onun koyduğu ilkelerin, bugün hgeçerliliğini koruduğu söylenir. Bugün hülkemizde pek çok kişinin kavramakta zorluk çektiği, her ikisi de Türkçe'de tek kelime ile (müşteri) karşılanan, 'costumer' ve 'client' arasındaki önemli farkı ilk yakalayan ve uygulayan kişinin o olduğu anlatılır. Modern dünyada müşterinin 'veli nimet' değil iş ortağı olduğunu ve bazen müşteriye usturubuyla "Hayır!" denebileceğini göstermiş yürekli bir hoca, bir marka vardır karşımızda. Efsanesi kurduğu ajansın önünde giden yaşlanmış ama ihtiyarlamamış bir delikanlı...
Gelin de okumayın Eli Acıman'ın hayatını...
|