| |
|
|
Çalmadan... Çaldırmadan...
Cumhuriyet Bulvarı "ikinci kordon" diye de bilinir. Bu bulvar "Gazi Bulvarı" ile kesişir. İkisi de "İzmir'in göbeğindedir."
Konak'ta. Bu bölgede "büfeler kaldırılmış." "Trafolar" da. "Elektrik hatları yerin altına alınmış." "Engellileri de gözeten" kaldırımlar yapılmış. "Toz, toprak, çamur" yok. "Temizlik, yeşillik" ön planda. Demek "istenince oluyormuş."
*** Cumhuriyet Bulvarı "Cumhuriyet'e yakışır hale gelmiş." Gazi Bulvarı da "Gazi'ye." Türkiye'nin her yerinde "Cumhuriyet meydanları... Gazi bulvarları" var. Ah keşke oralarda da "İzmir standardı" yakalanabilse.
*** Konak'ta "ara sokaklara da" girdik. Restore edilen "eski İzmir evlerini" gezdik. Ve Konak Belediye Başkanı, eski gazeteci Erdal İzgi'yi kutladık. İzgi yeniden aday olur veya olmaz, seçilir veya seçilmez, onu bilmeyiz. Bu "onun sorunu... İzmir'in sorunu."
"Bizim sorunumuza" gelince... Erdal İzgi'nin söylediği bir çift söz: - Eğer belediye başkanı çalmıyor, çaldırmıyor ve parayı çarçur etmiyorsa, bu bütçeler ve bu kısıtlı yetkilerle bile mucizeler yaratmak mümkün.
*** İşte "bütün mesele bu." "Çalan, çaldıran, çarçur eden" borç batağında... Ve "hizmet sıfır." "Çalmayan, çaldırmayan, çarçur etmeyen" ise, kimseye borç takmıyor... Ve hizmet üretiyor. Yaklaşan yerel seçimlerde de "ölçü" bu olmalı. "Çalmayacak, çaldırmayacak, çarçur etmeyecek" aday ölçüsü.
|