| |
|
|
Muharrirlikte tutunmanın şartları
Şimdi, bizim meslekte moda oldu.. Herkes"Gazete yöneticisi nasıl olmalı" veya "Gazete yazarı nasıl olmalı" gibi kurallar belirlemeye çalışıyor. Peyami Safa da, "Yedigün" dergisinin 29 Ağustos 1939 günkü sayısında, Server Bedi imzası ile "Muharrirlikte Nasıl Tutunabilirsiniz" sorusuna cevap aramış. Medyakronik arşivinden Feza Kürkçüoğlu'nun çalışmasına dayanarak okuduğum bu yazıdan, bazı alıntıları aktarayım: n Evvela Türkçe'yi iyi yazacaksınız. İyi yazıdan maksat, hem edebi kaliteye, hem de bir fikir cevherine sahip yazı demek. Bütün manevi bilgileri, insanlığın bütün fikir tarihini ve bütün modern fikir cereyanlarını bileceksiniz. n Fikirlerinizi gazetelerin sütun hacmına ve okuyucu seviyesine göre, en iyi fıkra ve makale kalıplarına dökebileceksiniz. Yalnız halka değil, güzidelere de.. n Kültürsüz halkın seviyesine göre neşeli, alaylı fıkra, musahabe, mizahi yazı da yazacaksınız. Bir taraftan da etüdlerinize, konferanslarınıza, esaslı kitaplarınızı hazırlamaya devam edeceksiniz. Demek 1930'larda "Muharrir" olmak zormuş.. Şimdi kendi patronunuz dışında herkese bulaşıp, bir de "Benden başka herkes ahlaksız" derseniz, muharrir oluyorsunuz.
|