Bu Üniversitede ilk ders evlilik

Pamukkale Üniversitesi, öğrencileriyle evlenen öğretim üyeleri ile tanındı. Şimdiye dek bilinen, 6 evliliğin yaşandığı okulda ders yılı sonu yeni izdivaçlar bekleniyor. İşte Denizli'de doğan okul içi aşk hikayeleri
Denizli'de halk günlerce tek konuyu konuştu: Pamukkale Üniversitesi'ndeki öğrenci-öğretim üyesi evlilikleri... Yerel gündemin günlerce birinci maddesini işgal eden bu konuyu (öğrenci-öğretmen evliliklerini) yerinde incelemek üzere Denizli'ye gittik. Çünkü Pamukkale Üniversitesi'nde kayıtlara geçen tam altı öğrenci-öğretim üyesi evliliği olduğu biliniyordu. Olayın kahramanlarının ilk vurguladıkları, evlilik olaylarının öğrencilerin okulu bitirmeleri sonrası gerçekleştiğiydi. Yani hocalar, kızlar öğrenci iken hiçbir evlilik yapılmadığına özellikle dikkat çektiler. Hatta, Denizli'deki öğrenci-öğretmen evliliklerinin bir numaralı kahramanı durumuna gelen Yrd. Doç. Dr. Yakup Kaska, eşi Arzu Hanım'ın Pamukkale Üniversitesi'nden değil, Samsun'daki 19 Mayıs Üniversitesi'nden mezun olduğunu ve öğretmen-öğrenci pozisyonunda olmadığını özellikle vurguladı.

Pazar Sabah'a konuşan öğretim üyeleri, Pamukkale Üniversitesi'ndeki evliliklerin kamuoyunda çok abartıldığını, Türkiye'de bu tip "kurum içi" evliliklerin sıkça yaşandığını belirttiler. Hatta hocalar, diğer üniversitelerde Denizli'dekinden daha çok sayıda evlilik yaşandığına değindiler...

Pamukkale Üniversitesi'ndeki "öğrenci-öğretim üyesi" evlilikleri basına genelde "Erkek hoca-kız öğrenci" şeklinde yansıdı. Tabii bir örnek bu kalıpların dışında kalıyordu: Hülya-Aytekin Çermik evliliği. Eğitim Fakültesi öğretim üyelerinden Doç. Hülya Hanım, öğrencisi Aytekin Çermik ile geçen yaz okul biter bitmez hayatlarını birleştirdiler. Pamukkale Üniversitesi'nde yaz başı yeni evlilikler bekleniyor. Bu ders yılı sonu da okutman Aykut Sarıçiftçi'nin (29) nişanlısı ve eski öğrencisi Sevil Bayğu (25) ile evlenmesi bekleniyor...

"KURUM İÇİ EVLİLİK NORMAL"
Pamukkale Üniversitesi'nde, öğretim üyesi-öğrenci evliliğinin sembol kahramanları ise, Eğitim Fakültesi'nin 43 yaşındaki Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Hüseyin Kıran ile 28 yaşındaki eski öğrencisi Devran'ın evliliği. Bu evliliğin Prof. Hüseyin Kıran'ı en çok üzen tarafı ise şimdiki eşi Devran Hanım'a okutmanlığı döneminde "torpil" yaptığına ilişkin iddialar. İlk eşi ile üç yıl süren bir boşanma sürecinden sonra ayrılabilen Kıran, Devran Hanım ile yüksek lisans yaptığı dönemde tanıştığını özellikle vurguluyor. Zaten Hüseyin Hoca, Devran Hanım ile, yüksek lisans dönemini bitirdikten sonra evlendiğini de belgeliyor. Meslek Lisesi Hemşirelik Bölümü mezunu olan Devran, Hüseyin Kıran ile Pamukkale Üniversitesi Sınıf Öğretmenliği bölümünde yüksek lisans eğitimi sırasında tanışmış. Evliliklerinin basına yanlış aksettirilmesinden şikayet eden Devran Kıran, "Ben bu kadar emek verip, gündüzleri okuyup, geceleri hastanede nöbet tutarak zor şartlarda okulumu bitirdim. Sonunda bu tür suçlamalara maruz kaldım. Sanki ben hiç emek vermedim, eşimin torpilini kullandım. Bir de ertesi gün İstanbul'daki profesörler 'Hemşireden okutman olur mu' diye gazete sütunlarında tartıştılar. Beni asıl üzen ve sinirlendiren de buydu" diyor.

Prof. Hüseyin Kıran ise yaptıkları aşk evliliklerinin gayri ahlaki bir üslupla sunulmasından şikayetçi. Kıran sıkıntısını şu sözlerle dile getirdi: "Buradaki hocalar, sanki 17Ğ18 yaşında kişiliği oturmamış lisans öğrencileriyle evleniyormuş gibi yansıtılıyor. Yapılan evlilikler gerçekten birbirini severek yapılan evliliklerdir. Gayri ahlaki bir evlilik gibi sunulması yanlış. Artık öğrenci öğretmen ilişkisinden çıkıp meslektaş olmuştuk. Lisans öğrenimi bitmiş, yaşı 30'lara gelmiş bir yüksek lisans öğrencisine bence pek 'öğrenci' denemez artık..." Kıran çifti ile ilgili küçük bir not: Devran Hanım 1.5 aylık hamile... Pamukkale Üniversitesi, öğrenci-öğretmen evliliklerinin bir diğer örneği ise Prof. Dr. Tahsin Hancıoğlu ile eşi Yüksel Hanım. Evlilikleri 4 yılı geride bırakan ve 3 yaşında bir çocukları olan Hancıoğlu çifti adına konuşan Tahsin Hoca, "Yıllar önce öğrencim olan Yüksel ile evliliğimin gazetelerde yer alması onu çok üzüyor" dedi. Hancıoğlu, adının sadece bir bilim adamı olarak gazetelerde yer almasını istemesine rağmen, bu tür haberlere malzeme olmaktan rahatsız.

Dilek SANCILI