kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
25 Nisan 2009, Cumartesi
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat
Baba Zula’nın Çengi Gecesi, ilginç dans ve kostümlerle iç içe oldu.

Çocuklar için, adalet için ve Baba Zula Serra

ÖZGÜR ÇAKIR SABAH
24.04.2009
Oyuncu Serra Yılmaz, 23 Nisan akşamı Babylon'da Baba Zula'ya eşlik etti. Yılmaz sahnede okuduğu metinle 'çocuklar için adalet' mesajını yineledi..
Baba Zula, önceki akşam Babylon'da Baba Zula Çengi Gecesi adlı bir konser verdi. Ekip, Anadolu'nun dört yanından toplanmış hikâyelerle dolu sözleri ve müziğe eşlik eden dansçı kadınlarla yüklü, coşkulu bir performans sergiledi. Konsere Komşu adlı şarkıyla başlayan sanatçılar şarkı boyunca Türkiye'nin tüm komşu topraklarını ve o topraklardaki olan bitenle ilgili sözlerle etkileyici bir giriş yaptı. Gecenin sürprizi ise, konserin ortalarına doğru, seyircilerin arasında konuşmaya başlayan ve sonunda sahneye çıkarak Baba Zula'nın müziğiyle hem dans edip hem de elindeki metni okuyan tiyatro ve sinema sanatçısı, çevirmen Serra Yılmaz'dı. Sanatçının okuduğu metin, konserin 23 Nisan gecesi olması nedeniyle hayli anlamlıydı. Baba Zula'nın önce yavaş tempoda ve düşük 'volume'la başlayan parçasıyla beraber, Yılmaz'ın sesi de duyulmaya başladı. Parça devam ederken sanatçı şarkıyla dans ederek elindeki metni okudu. Yılmaz tüm salona şöyle seslendi: "Bugün 23 Nisan. Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da polise taş atan çocuklar, yaşadıkları yıllar kadar hapse mahkûm ediliyorlar. Çocuktan suçlu böyle yaratılır. Çocukların çektiği bu acıların suçu hepimizin. Yasama organındakiler hepimizden daha fazla sorumlu. Halkın temsilcileri olarak, yasal kimlik ve felsefi düşüncelerini bir kenara bırakarak, çocuk konusunda beraber davranmalılar. Hukuk sistemimizde, kovuşturulan çocuk ve yetişkin arasında ayırım yapılmamaktadır. Terörle Mücadele Kanunu kapsamında itham edilen çocuklar terör suçlusu değil suça sürüklenen çocuklar olarak görülüyor. Çocuğun yararı ilkesi önemlidir. Türkiye Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi ilkesini kabul etmiş bir ülkedir. Sorunun çözümü milletvekillerin elindedir. Çocuklar için adalet."