kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
10 Nisan 2009, Cuma
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Göz tedavisinde ''iLASIK'' yöntemi

AA
Giriş Saati : 10.04.2009 13:43
Güncelleme : 10.04.2009 18:18
Yeni Haber
NASA astronotları, ABD ordusu ve FBI çalışanlarının gözlerini tedavi eden 'iLASIK lazer' adlı yöntem artık Türkiye'de de uygulanıyor...
Dünyagöz Hastaneler Grubu Refraktif Cerrahlarından Op. Dr. Efekan Coşkunseven, 1980'li yılların ortasından bu yana dünyada milyonlarca kişinin lazer yöntemi sayesinde gözlük ve lenslerinden kurtulduğunu ancak çok sayıda kişinin milyonlarca kişinin hala ameliyatın güvenilirliği konusunda endişelendiğini ve ileride daha iyi bir teknoloji çıkacağı ümidiyle beklediğini söyledi.

Yeni teknoloji umuduyla gözlerine herhangi bir operasyon yaptırmayanların artık ''iLASIK lazer'' yöntemiyle sağlıklarıni anlatan Coşkunseven, yöntemin günümüzün en yenilikçi lazer teknolojisi Intralase ve ileri kişiye özel tedavinin (Advanced CustomVue) bir kombinasyonu olduğunu ve kişiye özgü uygulandığını kaydetti.

Coşkunseven, ''iLASIK, yaşam kalitemizi arttıran bir yöntem. Güvenle ve üstün başarıyla gözlük ve lens kullanımını sona erdiriyor. Intralase teknolojisi ile artık gözleriniz komplikasyon riski yaşanmadan tedavi ediliyor ve hızla iyileşiyor'' dedi.

iLASIK yönteminde kullanılan teknolojinin son derece güvenli olduğunu belirten Coşkunseven, ''Öyle ki bugün NASA ve ABD ordusu, astronot ve hava kuvvetleri pilotlarının iLASIK tedavisini yaptırabilmeleri için onay vermiştir. Bu onay, yönteminin astronot ve pilot gibi mesleki olarak olağanüstü doğa koşullarına maruz kalan, çok güçlü ve özel görme kabiliyetine sahip olması gereken kişilerde dahi en iyi sonucu verdiğini göstermektedir'' diye konuştu.

''OPERASYON 10 DAKİKA SÜRÜYOR''

Bilinen tüm lazer uygulamalarındaki son gelişmelerin iLASIK yönteminde bir araya getirildiğini anlatan Coşkunseven, yöntemin şu ana kadar uygulanan tüm lazer yöntemlerinden daha güvenli olduğunu ve başarılı sonuç verdiğini dile getirdi. Coşkunseven, iLASIK yöntemine karar verildiğinde ilk olarak kişisel görüş analizi yapıldığını belirterek, tedavi sürecini şöyle anlattı:

''iLASIK tedavisinde ilk olarak görüşünüzün karakteristik özelikleri belirlenir ve Wavescan sistemiyle kusurların 3 boyutlu haritası çıkarılır ve buradan elde edilen dijital bilgiler ışığında kişiye özel tedavi tasarlanır.

Sonrasında tedavide kullanılan Intralase yöntemiyle bıçak kullanmaksızın konrea flapi oluşturulur. Intralase ile bıçağa ait tüm komplikasyonlar ve istenmeyen durumlar giderilmektedir. Bir gözüne bıçak kullanarak, diğer göze ise Intralase yöntemi ile flep açılan hastaların kontrol edildiği bir çalışmada, Intralase uygulaması kullanılan gözdeki görüş, diğer göze oranla 3 kat daha fazla beğenilmiştir.''

Operasyonun yaklaşık 10 dakika sürdüğünü dile getiren Coşkunseven, ''Ameliyat esnasında hasta herhangi bir ağrı hissetmez. Hasta, sadece 5-6 saat hassasiyet hissedebilir, ancak gözü kapatılmaz ve günlük yaşantısını sürdürür'' diye konuştu.

Coşkunseven, pilotlar gibi mesleğinde gece görüşünün önemli olduğu kişilerin, görme kalitesinde yüksek beklentisi olan sporcuların, yüksek astigmatı olan ve göz bebeklerinin çapı 6,5 mm'nin üzerinde olanlar için bu yöntem uygun olduğunu belirterek, çok ince, düz, dik kornealı ya da yüksek astigmatlı kişilerde yöntemin başarıyla gerçekleştirildiğini söyledi.

iLASİK tedavisi yaptıracakların 18 yaşın üzerinde olması, gözlerinde keratokonus, göz tansiyonu gibi herhangi bir başka hastalık bulunmaması, diyabet ya da romatizma gibi sistematik bir hastalığının olmaması gerektiğini ifade eden Coşkunseven, göz yapısının da mutlaka uygun olması gerektiğini bildirdi.

Coşkunseven, yapılan klinik araştırmalarda standart tedaviye göre iLASIK tedavisi sonrasında hastaların görüşlerinde daha kesin ve başarılı sonuçlar alındığının belirlendiğini belirterek, şunları kaydetti:

''Tedaviden 1 yıl sonraki klinik araştırmalar gösteriyor ki; miyop hastaların yüzde 100'ü, çalışmaya katılan tüm hastaların yüzde 95'ten fazlası sürüş testlerini gözlüksüz ve kontak lenssiz geçebildi. Hafif ya da yüksek miyopisi olan hastalar, tedaviden önceki gece görüşleri ile karşılaştırıldığında 4 kat daha fazla memnun kaldılar.''