kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
13 Ocak 2009, Salı
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Buzz
 
24 Saat
24 Saat
Günaydın  
YÜKSEL AYTUĞ

Ergenekon Vadisi: Pusu

Haber kanalları canlı yayında... Polisler, etrafı sarı kurdele ile çevrilmiş alanda, ellerinde krokilerle bir şeyler arıyorlar. Fonda heyecanlı bir müzik. Muhabirler telaşla "son dakika gelişmelerini" merkeze bildiriyorlar. Sonra mühimmat bulunuyor. Lav silahları, el bombaları, makineli tüfekler... Gazetelere sarılmış, yağ kutularının içine konulup, gömülmüş. Elden ele dolaşan suikast listelerini gören, küçük dilini yutuyor. Listede Alevi derneklerinin, Ermeni cemaatleri ve vakıfların ileri gelenleri var. Ayrıca 6 bombalı araçla Ankara'daki alışveriş merkezlerini havaya uçurma planları da cabası... Bunlar, perşembe akşamından itibaren ekranlarımıza düşen "gerçek" görüntüler... Olan biteni görür görmez aklıma hemen bir kaç ay önce Kurtlar Vadisi: Pusu'da izlediklerim geldi. Krokilerden yola çıkılarak arazide bulunan mühimmat ve tutuklanan gizli örgütün lideri Büyük İskender'in açıklamaları: "Bizi içeride tutarlarsa ülke karışır. Yakında üniversitelerde çatışmalar çıkacak. Büyük suikastlar olacak. Her yerde bombalar patlayacak. O zaman ne yapacaksınız?.." Dizi dizi gerçekler... Gerçeğe bulanmış diziler... Gerçek nerede başlıyor, senaryo nerede bitiyor?.. Sanırsınız ki bütün ülke kocaman bir dizi platosu... Sade vatandaş olarak kendimi bu çirkin oyunun "figüranı" olarak hissediyor ve kahroluyorum... "Ay Işığı yerine, bir an önce bu dizi kalksa yayından" diyorum...