kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
1 Ekim 2008, Çarşamba
Sabah
 
Haberler Spor Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Magazin Sağlık Televizyon Yazarlar Kültür Sanat
 
24 Saat
24 Saat
Sedef Avcı, magazin dünyasının dışında bir çift olmaya özen gösterdiklerini söyledi.

İlk tanıştığımızda çakan şimşekler hâlâ çakıyor!

30.09.2008
Modellikle başlayan kariyerlerine oyuncu olarak devam eden Sedef Avcı-Kıvanç Kasabalı çifti, 7 yıllık beraberlikleri boyunca aşklarını hep taze tutmuş: İlk bakışmamızda çakan şimşekler hâlâ çakmaya devam ediyor.....
'Yaprak Dökümü'nün 'Cem'i Kıvanç Kasabalı ile geçtiğimiz sezon ilgiyle izlenen 'Menekşe ile Halil' dizisinin 'Menekşe'si Sedef Avcı, 'ilk görüşte aşk'la başlayan evliliklerinin üçüncü yılını doldurdu. 2001 yılında katıldıkları 'Miss Turkey Yarışması'nda tesadüfen tanışan ikili; "Sabahlara kadar süren çekimlerdeki hızlı tempoya rağmen birbirimize zaman ayırmak için elimizden geleni yapıyoruz" dedi. Marie Claire dergisinin eylül sayısına birlikte röportaj veren genç çift; "Aşkımız yedi yaşında ama bizim için hâlâ çok taze" diyerek, haklarında merak edilenleri anlattı.

MIAMI'YE KADAR GELMİŞTİ
* Nasıl tanıştınız?
Sedef Avcı:
2001'de katıldığım Miss Turkey Yarışması'nda tanıştık. Aynı ajanstaydık ama hiç karşı karşıya gelmemiştik. Yarışmayı Gaye Sökmen düzenliyordu. Bu yüzden bize eşlik eden kavalyeler de ajansındandı. Kıvanç da onlardan biriydi. Tanıştığımızda şimşekler çaktı.

* Yarışmadan sonra ilk adımı kim attı?
S.A.:
Kıvanç attı. Bana Gaye Sökmen aracılığıyla ulaştı. Beraber yemeğe çıktık ama sonra ben 'Miss Universe Yarışması'na katılmak üzere yurtdışına çıktım. Oysa Kıvanç bana sürpriz yaparak Miami'ye kadar geldi. Yarışma Porto Riko'daydı ve yirmi gün orada kalacaktık. Dönüşte ise aktarmalı olarak Miami'den uçacaktık. Kıvanç beni karşılamak üzere Miami'deydi! Birlikte Türkiye'ye döndük. Kabul edersiniz ki, böyle bir durum karşısında büyülenmemek elde değil. Ben de etkilendim. O gün anladım ki, biz ayrılamayız. İlk tanıştığımız zaman çakan şimşekler hâlâ çakıyor...

* Sonra da beş yıllık bir ilişkinin ardından üç yıl önce evlendiniz...
S.A.:
Evet, 2005 yılında evlendik. Acele bir karar değildi. Ben okulumu bitirdim, sonra Kıvanç askerliğini yaptı. Evliliğimiz doğal bir sürecin sonucuydu aslında. Evlenmek bizim için bir tabu değildi. Beraber yaşamak istedik; 'Madem istiyoruz, evlenelim' dedik.

* Bu durumda modelliğe başlamanız sizin için büyük bir şans olmuş. Yoksa tanışamayacaktınız... Modellik macerası nasıl başladı?
S.A.:
1997 yılında 15 yaşındayken Elite Model Look Yarışması'na katılmıştım. Çok saf bir şekilde oldu. Eğlence olsun diye arkadaşımla başvuru yapmıştık ama sonra derece aldım ve modelliğe devam edebileceğimi düşündüm. Model olacağım, oyuncu olacağım diye bir hedefim yoktu.

'NEDEN OLMASIN?' DEMİŞTİM
* Kıvanç Kasabalı:
Benim başlamam daha eskiye dayanıyor. Üniversitedeki ilk yılımda, bir arkadaşım benim bir modellik ajansına kayıtlı olmam gerektiğini düşünüyordu. O zamanlarda şimdi arkadaşım olan benden bir nesil büyük erkek modelleri izledim. Kendi kendime 'Neden olmasın?' dedim ve arkadaşımın tavsiyesi üzerine Sökmen Ajans'a kaydoldum.

* Eski günlere nazaran modelliğe bakış açısı da değişti. Para kazanılacak bir iş gibi değil de, şöhrete giden bir yol olarak bakılıyor. Zor bir meslek yapıyorsunuz aslında...

HAYATLARIMIZ GÖZ ÖNÜNDE

S.A.: Tabii çok zor. İnsanlar bize; 'Ne olacak, kıyafeti giyip çıkıyorsun ve bitiyor' diyorlar ama o görüneni, içine girdiğinizde anlayabilirsiniz ancak. Bütün defilelerin ön çalışmaları var. Saatlerce prova yapıyoruz. Ayrıca hayatlarımızı çok göz önünde tutuyorlar. Sanki model olmak magazin dünyasının bir parçası olmakla aynı anlama geliyor. Dünyada modellere bir askı olarak bakılabiliyor ama Türkiye'de bu imkansız Biz sadece büyük modacıların defilelerine çıkıp, onların kıyafetlerini tanıtıyoruz.

* Ama siz bu mesleği yapmanıza rağmen magazinin hedef tahtasında hiç yer almadınız...
S.A.:
Neyse ki ikimiz de dışarıda olmayı seven insanlar değiliz. Bu şekilde göz önünde olmaktan kaçıyoruz. Bu yüzden magazinin hiçbir zararını görmedik ama Türkiye'de kendini kabul ettirmek ve bir yere gelmek oldukça zor.
Haberin fotoğrafları