kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
25 Eylül 2008, Perşembe
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar
 
24 Saat
24 Saat
YAVUZ DONAT

Her şey tamam... Kavgada sadece 'tabanca' noksan

Sene 1924...
Cumhuriyet henüz "emekleme çağında... Daha 1 yaşında."
TBMM "gizli oturum" yapıyor.
Ne beklersiniz, "ülkenin ciddi sorunlarının tartışılmasını", değil mi? Öyleyse "açın gizli oturum tutanaklarını."
(30.1.1924 - Cilt 4 - Sayfa 383 ve sonrası.)
Bir milletvekili "diğerine" şerefsiz diyor.
Kendisine "şerefsiz" denilen milletvekili (Tunalı Hilmi bey - Zonguldak) söz isteyip, kürsüye geliyor.
İşte konuşmasından bir bölüm:
Eğer bu Hilmi şerefsiz ise ona 2'den biri düşer.
Ruvelveri
(tabancayı) çeker ve beynine bir kurşun sıkar.
Eğer
bunu, bu insanlığı yapamazsam, Allahaısmarladık der, zelil ve hakir bir şekilde Meclis'ten çıkar giderim.
Eğer
arkadaşlar; Hilmi, o şerefsiz denilen Hilmi bunu yapmazsa, ondan sonra gelen 285 kişi onu kulağından tutar, kaldırır, fırlatır atar.
Arkadaşlar; eğer atmazsa Meclis, şerefsiz olur.
Benim içtihadım budur.
Eh karşılıklı "şerefsiz, haysiyetsiz" sözleriyle madem ki 1924'ü "2008'e taşımaya çok hevesliyiz..."
Öyleyse bugün tartışmacıların masasına bir de tabanca koyalım bari.