kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 18 Nisan 2008, Cuma
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
ŞELALE KADAK

Avustralya'daki Türk işadamları büyük hayal kırıklığı yaşıyor

Mehmet Ali Karamemiş, Türkiye'den cebinde 15 dolarla çıkarak gittiği Avustralya'da bugün hatırı sayılır bir şirketin ve 100 milyon dolara yakın cironun sahibi olan bir işadamı.
Avustralya Türk Sanayici ve İşadamları Derneği'nin de başkanı.
Türkiye tanıtımına katkı yapsın diye düzenlemek için büyük uğraş verdikleri Gelibolu Tenis Turnuvası yüzünden Karamemiş'in yaşadığı sıkıntıları işadamı Halim Neyzi'den duydum ve daha sonra da kendisinden bir mektup aldım.

Dünya barışına katkı
Avustralya Türk Sanayici ve İşadamları Derneği, kendi maddi katkısıyla Avustralya Açık Tenis Turnuvası' nın bağlı bulunduğu Tennis Australia ile ortaklaşa 1924 nisan tarihlerinde meşhur Melbourne Park'ta bir turnuva yapılacağını tüm dünyaya duyurmuş.
Karamemiş, "Tüm olanaklarımızı seferber ettik ve 18 ülkeden oluşan, 1919 yılında ülkemizi işgal etmeye gelen ülkelerin ANZAC torunları ile, ciddi bir tenis turnuvası tertipledik. Ülkemiz ve dünya barışına katkı sağlayacağını umut ediyorduk çünkü" diyor.
Buraya kadar her şey mükemmel değil mi? Üstelik biraz uğraşınca turnuva, Gelibolu Dünya Gençlik Tenis Kupası yani Uluslararası Tenis Federasyonu 4. Grup çatısı adı altında uluslararası unvana da sahip olmuş.
'Amacımız' diyor Karamemiş: "Turnuvanın uluslararası bir müsabaka olmanın yanı sıra, Gelibolu ve ANZAC faktörünün önemini öne çıkararak Büyük Atatürk'ün Çanakkale savaşlarındaki başarısını ve tarihini uluslararası medya aracılığı ile Avustralya'dan tüm dünyaya duyurmak."
Karamemiş iddia ediyor ki bu organizasyon 40 yıl önce bu ülkeye göç eden Türkler'in bugüne kadar yapmış olduğu en büyük etkinlik.
Ayrıca turnuvanın finalinin, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nın hemen ertesinde özellikle 24 Nisan günü oynanması da dünya tenis otoritelerine kabul ettirilmiş.
Bunun sebebini de Karamemiş, "Bu tarihte tüm dünyada biz Türk milletine karşı yürütülen 'Sözde Ermeni Soykırımı' propagandasının küstahlığını göstermek ve 1924 nisan tarihlerinde yapılacak olan bu dostluk ve kardeşlik karşılaşması ile tüm dünyaya Türk insanın barışçı ve dost bir millet olduğunun mesajını vermek " olarak açıklıyor.