Altın Portakal'da belgesel bilmecesi

Antalya Altın Portakal Film Fesvitali'nde çıkan tartışmalara her gün bir yenisi ekleniyor. Bu sene 44.'sü düzenlenen festivalde yarışan 15 belgesel, 'profesyonel' olmadıkları gerekçesiyle ödüle layık görülmedi. Daha önce sayısız projede çalışan, belgeselleri yurtiçi ve yurtdışındaki birçok festivalde gösterilen yönetmenler, ödül verilmeme nedenini; çektikleri filmlerin eleştirel ve politik bulunmasına bağlıyor.

KARAR YÖNETMELİĞE AYKIRI
Yarışmaya kabul edilen filmlere ödül verilmemesi ise, festivalin kendi yönetmeliğine aykırı. Antalya Altın Portakal Film Festivali Ulusal Belgesel Film Yarışması Yönetmeliği'nin 5. maddesinde; 'Seçiciler Kurulu, yarışmaya kabul edilen filmler arasından En İyi Film'i belirler ve değer bulursa bir adet Jüri Özel Ödülü verebilir. Jüri, gerekli görmüyorsa Özel Ödül vermek zorunda değildir, ancak En İyi Film seçilmesi zorunludur' deniyor. Belgesellerin yönetmenleri, yarışmaktan çok. filmlerinin geniş izleyici kitlesine ulaşmasının önemli olduğunu vurguluyor. Ödül vermeme kararını ise, yönetmeliğe aykırı olsa da, anlayabildiklerini söylüyorlar. Ama jüri başkanı Ertuğrul Karslıoğlu'nun; jüri üyeleri Coşkun Aral, Tuba Akyol, Canan Evcimen ve Ludmila Cvikova adına ifade ettiği 'profesyonel belgesel film ölçütlerine uygun bir eser bulunamaması' gerekçesini, anlaşılabilir bir değerlendirme ve karar olarak algılamalarının mümkün olmadığını ifade ediyorlar.

68 GENÇLİĞİNİ ANLATTI
Belgesel Sinemacılar Birliği (BSB) üyesi Bahriye Kabadayı, yaklaşık 10 yıldır çeşitli filmlerin yönetmenlik ve yapımcılığını üstlendi. Altın Portakal'a ise; 68 gençliği içinden bir grubun, Hakkari'ye giderek, protesto amacıyla Zap Suyu üzerine inşa ettikleri köprünün hikayesini anlatan 84 dakikalık 'Devrimci Gençlik Köprüsü' filmiyle katıldı. Kabadayı, üzerinde üç yıl çalıştığı filmin, bugüne kadar Almanya'nın çeşitli şehirlerinde düzenlenen gösterimlerde yer aldığını söylüyor.

KARALAYICI VE ŞAİBELİ
Kabadayı, jürinin 'profesyonel' bulmadığı diğer filmlerin de, yurtiçi ve yurtdışı festivallerde gösterildiğini, özel davetler aldığını belirtiyor. Jürinin kararının, uluslararası profesyonel standartlarda belgesel filmler üretmeye çalışan, hayatını buna adayan belgesel sinemacılar için saygı çerçevesinden uzak, karalayıcı, şaibeli bir tutum olduğunu da sözlerine ekliyor: "Bu kararın, filmlerin çoğunluğunun politik içerikli olmasından kay-naklandığını düşünüyoruz ve şaibeli bir tutum olarak değerlendiriyoruz. Belgeselciler olarak, jürinin açık, nesnel bir haksızlık yaptığını, hatta haddini aştığını inanıyoruz."