kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 7 Haziran 2007, Perşembe
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

Reklam polemiği yapıp kimseyi kandıramam!

İzel, birçok meslektaşının halkı kandırdığı için sanatçılara olan saygının azalmasından şikayetçi: Daha stüdyoya girmeden promosyon döneminde kiminle polemiğe gireceğini düşünen arkadaşlar var..
Yirminci sanat yılını yeni albümü 'Işıklı Yol' ile kutlayan İzel, 20 yılda 8'i solo olmak üzere toplam 10 albüm yapmış olmasına rağmen, varolan müzik sektöründe sanatçıların geleceği konusunda oldukça umutsuz! İzel'in umutsuzluğunun çıkış noktası ise, insanların sanatçılara saygılarının kalmadığına olan inancı... Ona göre bu saygının yitirilmesindeki en önemli etken de sanatçıların kameralarla aşk yaşamak için insanları kandırmaya çalışmaları... İzel, kandırmacanın altyapısını, danışıklı dövüşe dayalı polemiklerin ve yalan ayrılıkların oluşturduğu düşüncesinde...

* İki albüm arasında ortalarda hiç gözükmüyorsunuz. Bunun nedeni bir sonraki albüme kadar kendinizi özletme isteğiniz mi?
Bir albümü çıkardıktan sonraki ilk yılım konserlerle geçiyor. Bir önceki albümüm 'Bir Dilek Tut Benim İçin'i satışa çıkardıktan sonraki ilk yıl, konserler için Türkiye'yi gezdim. Ama nedense bu konserler medyada hiç yer almadı. İş dışı konularda fazla malzeme vermediğim için medya benim peşimde koşturmadı. Albüm çıktıktan sonraki ikinci yıl da yeni albümüm için çalışıyorum. Doğal olarak ikinci yıl hiç ortalarda gözükmüyorum.

SEKTÖR ÇOK KÖTÜYE GİDİYOR

* Son yıllarda albümleri çıkan şarkıcıların promosyonda izledikleri ortak strateji; ya yapay polemikler içine girmeleri ya da eş veya sevgililerinden ayrılmaları üzerine... Sizde bunları görmedik. Kendinizi sektörün dışında kalmış gibi hissediyor musunuz?
Zaman zaman bunu hissetmiyor değilim. Ama stratejik düşünmek benim tarzım olmadığı için kendimde bir eksiklik hissetmiyorum. Benim asli görevim şarkı söylemek. İnsanların tüm duygularına şarkılarımla ortak olabildiğim sürece mutlu olurum. Emeğimin maddi karşılığını da aldığım zaman, kaymaklı kadayıf! Ben sürekli gözönünde olmak isteyen, kameralara aşık biri değilim. Bu yüzden bana göre olmayan olaylarla ilgilenmem.

* Sanatçılar egoları yüksek insanlar olarak bilinir. Siz mi sanatçı değilsiniz, sanatçıların egoları mı yüksek değildir?
Burada bir anlam karmaşası var. Elbette sanatçıların egoları yüksektir. Değerlendirilmesi gereken nokta; hangi alanda egolarının yüksek olduğudur. Sanatçıların eserleri ve eylemleri geniş kitlelere hitap eder. Her sanatçı bunu arzular da... Ama ben, yapılan işin kameralarla aşk yaşamak için araç olarak kullanılmasının, sanatçılık egosuyla ilgisi olmadığını düşünüyorum. Ve üzülerek söylüyorum; meslektaşlarım bunu yapıyor. Asli işlerini kendilerini sürekli ekranlarda görme adına sislerin arasına itiyorlar. Bu nedenle müzik sektöründe işler kötüye gidiyor.

SAYGI GÖREMEYECEĞİZ!


* Sizce önümüzdeki yıllarda sektörde nasıl bir görüntü oluşacak?
Görüntü şimdiden çok net! Birkaç yıl sonra insanların Türkiye'de yaşayan hiçbir sanatçıya saygısı kalmayacak. Kuruların yanında yaşlar da yanacak. Bir sanatçı insanların gözünde saygısını kaybettiği an ona büyük geçmiş olsun! Sanatçılar; insanların gözünde küçüldükçe küçüldü. Gizemlerini ve erişilmezliklerini kaybetti. Sanatçılar bir anlamda halkın kahramanlarıdır. Kameralarla aşk yaşamak adına, asli görevini yerine getirmeyen kahraman, kahraman mıdır? Benim aklımın ermediği; yaptıkları işlerin satışını azaltma pahasına, neden insanları kandırmaya çalışırlar?

* Daha çok göz önünde olup, daha çok satmak için değil mi?
Olur mu Allah aşkına! Herkes neyin ne olduğunu biliyor. İnsanlar yapay polemiklerin neden üretildiğinin, yalan ayrılıkların neden gerçekleştirildiğinin farkında değil mi? Kim kendisini kandırma yoluna giden bir sanatçının çalışmasını satın alır? Kimse o kadar saf değildir. Her konuda olduğu gibi bu konuda da kurunun yanında yaşlar yanıyor. Ne yazık ki birçok meslektaşım stüdyoya bile girmeden promosyon döneminde kiminle polemiğe gireceğini düşünüyor. Bu durumda ortaya güzel şarkı çıkar mı?

HANDE İÇİN ÖYLE DEMEDİM!

* Peki geçtiğimiz günlerde size yöneltilen 'Hande Yener sizin tahtınıza oturdu mu?' sorusuna neden 'Hande kucağıma oturmuştur!' şeklinde cevap verdiniz? Böyle cevaplar pek sizin tarzınız değildi...
Elbette öyle bir cevap vermedim! Ben soruya 'Kimse kimsenin rakibi değildir. Hande buyursun... Biz birbirimize sarılıp kucak kucağa otururuz' şeklinde cevap vermiştim. Bu cevabım gazetede 'Hande ben tahtımda otururken gelip kucağıma oturur' şeklinde yayımlandı. Gerçekten çok üzüldüm...

* 'Işıklı Yol'daki şarkılar, sevgiliniz Sinan Akçıl'a ait. Sevgilinizle çalışmak avantaj mıdır, dezavantaj mı?
İki albümdür Sinan'la çalışıyorum. Şarkıları beni düşünerek yazıyor, duygularımı dile getiriyor. Sanki benim kalbime, beynime giriyor. Ben duygularımı dile getirip, kelimelere dökebilseydim; Sinan'ın yazdıklarından farklı şarkılar yazamazdım. Yani bu büyük bir avantaj!

SİNAN'IN ŞARKILARI ÇOK GÜZEL

* Sizin için yazdığı her şarkıyı beğeniyor musunuz?
O gün romantik bir havadaysam, yaptığı hızlı bir şarkıyı beğenmiyorum. Eğer içim içime sığmıyorsa, romantik bir şarkısını da beğenmiyorum. Örneğin 'Işıklı Yol'daki 'Gurur' adlı şarkıyı ilk dinlediğimde beğenmedim. 'Çok iç karartıcı' demiştim. sonra birkaç kez daha dinledim. Az kalsın güzelim şarkıyı atlıyordum. Sonuç olarak Sinan'ın şarkılarını beğeniyorum.

* 'Işıklı Yol'da mutsuz aşkı anlatan şarkılar da var. Sinan Akçıl, bu şarkıları sizin duygularınızla yazdığına göre, bu şarkıların oluşumu ilişkinizde sorunlar olduğu bir döneme mi denk geldi?
Örneğin albümde 'Hatalım' diye bir şarkı var. Bu şarkı, Sinan ile benim yaşadığım bir ayrılık döneminde ortaya çıktı. Sinan beni biraz kırmıştı, kendisini affettirmek için 'Hatalım'ı yazmış. Sinan, benim öyle bir durumda nasıl tepki vereceğimi düşünerek benim duygularımı kelimelere dökmüş. Tabii sadece ilişkimizin sorunlu olduğu dönemlerde şarkı yazmadı. Mutlu olduğumuz dönemleri de şarkı yaptı. Örneğin birlikte tatile gitmiş, orada çok eğlenmiştik. Çok mutlu olduk ve 'Boş Yere' diye bir şarkı yazdı. kandıramam! kandıramam!
Haberin fotoğrafları