kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 24 Mayıs 2007, Perşembe
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

Tarantino heyecansızdı Fatih Akın'a övgü yağdı

ESİN KÜÇÜKTEPEPINAR
ESİN KÜÇÜKTEPEPINAR
60. Uluslararası Cannes Film Festivali'nde heyecanla beklenen Fatih Akın'ın filmi 'Yaşamın Kıyısında' dün görücüye çıktı. Filmi izleyen dünya basını ekibi ayakta alkışlarken, Nurgül Yeşilçay için şöyle dendi: Ne kadar güzel bir kadın, kim bu? ..
İLİŞKİLİ HABERLER
Tarantino heyecansızdı Fatih Akın'a övgü yağdı
Ünlü yönetmen Tarantino'nun Death Proof' isimli korku filmi de galasını yaptı. Fazla beğenilmeyen ve düşük tempolu olmakla eleştirilen filmin aksiyon sahneleri de yetersiz bulundu. Gecede en çok konuşulan şey ise ekibin birbirine verdiği öpücüklerdi

Cannes'da heyecanla izlemeyi beklediğimiz Fatih Akın'ın 'Yaşamın Kıyısında' isimli filminin basın gösterimi dün sabah yapıldı. Filmde politik unsurlar var ama ondan çok, yoğun bir duygusallık barındırıyor. Masalımsı bir tesadüfler örgüsü var ama elbette gerçeklikten yoksun değil! Türk-Alman toplumu arasında güzel bir dostluk bağı kuruluyor filmde. Aile değerleri, sevgi, çevre sorunları filmin başlıkları arasında. Kısaca Fatih Akın'ın birçok derdi var anlatmak istediği...

Ayakta alkışlandı
Filmin ardından dünya basınının önüne geçen ekip, alkışlarla karşılandı. Hepsi çok doğal, çok samimiydi, Nurgül pırıl pırıl parlıyordu. Nurgül'ü gören sinema yazarları "Ne kadar güzel kadın, ne kadar doğal, kim bu?" dediler. Nurgül basın toplantısında "Bu rol beni zorlayacağı için teklifi kabul ettim. Tabii Fatih Akın'ın ismi de yeterdi benim için. Bu ekiple çalışmak beni çok mutlu etti. Şimdi de buradayız, Cannes'dayız, bunun için de Fatih'e ayrıca teşekkür ederim" diye konuştu. Kendisine 'Farklı dillerde konuşan aktörlerle oynamak zor değil miydi?' diye sorulması üzerine ise şu cevabı verdi: "Dil farkı benim için sorun olmadı. Ben dünyadaki tüm sinemacıların aynı şeyleri düşündüğünü, aynı davrandığını, aynı şeyleri giydiğini düşünüyorum. İyi sinema yapanlar aynı dili konuşur. Onun için çok keyifli bir çekim süreci yaşadık. Paylaşımcı ve keyifliydi..."

Karakterler benim!
Ünlü yönetmen Fatih Akın da, filmini anlatırken "Altı karakter de benim yansımam. Başroldeki genç karakter otobiyografik" dedi. Bu, bir Alman üniversitesindeki profesörlük yapan babasıyla iletişim kurmaya çalışan ve sonunda İstanbul'a dönen genç bir karakteri anlatıyor. Fatih, "Genç bir yönetmen olarak bu kadar başarılı olmanızın nedeni ve sizi farklı kılan nedir?" sorusunu ise şöyle yanıtladı: "Hiç düşünmedim. Scorsese gibi ustalardan öğrendiğim gibi, çok film seyrediyor ve baş yapıtımı arıyorum. Umarım kariyerim boyunca da arayışım sürecek." Bir gazetecinin filmi tema olarak 'Duvara Karşı'ya benzettiğini söylemesi üzerine ise Akın, gülerek konuştu:

Şeytanı çekecek
"Mümkün olduğunca farklı bir film yapmaya çalıştım. 'Duvara Karşı'nın getirdiği başarı, önümde çok kapılar açsa da, benden beklentileri artırdığı için üzerimde doğal olarak baskı yarattı. Bu kez daha kalabalık karakterler ve oyuncu kadrosuyla, daha geniş meselelere odaklanmak istedim. 'Duvara Karşı' bir aşk filmiydi, bu ise ölüm ve kayıplar üzerine. Ben bir üçleme düşünüyordum. Aşkı çektim, ölümü çektim şimdi de yeni proje olarak şeytanı düşünüyorum." Sonuç olarak, genel çoğunluk filmin yüreklerine çok dokunduğunu söyledi. Bazıları "Türkiye'ye ait klişeler tekrarlanmış ama yine de duygusal olarak etkilemeyi başarıyor" dedi. Altın Palmiye yarışında da, Bela Tarr gibi ustaların muazzam görsellikteki filmleri öne çıkıyor ama şu ana kadar çok güçlü bir aday yok. Bir de Gus Van Sant gibi minimalist ustaların filmleri var. Ve Fatih Akın'ın filmi, bu kategorilerin dışında olarak jürinin dikkatini çekebilir....
Haberin fotoğrafları