kapat
Üye OlÜye Girişi
  |  Benim şehrim | 9 Nisan 2007, Pazartesi
Son Dakika
arama
atv
Kanal 1
ABC
Kadın programları artık hadlerini aştı!
DENİZ AYYILDIZ GÜNAYDIN
"Kadın programlarına çıkan mağdurlar sahipsiz kalıyor" diyen atv'deki 'İtirazım Var'ın sunucusu Asuman Dabak: "Biz diğerlerinden farklıyız, programda ağırladığımız konukların da sonuna kadar arkasındayız"..
Tatlı Hayat dizisindeki 'Menekşe' rolüyle Türkiye'nin gönlünde taht kuran Asuman Dabak şu sıralar çok farklı bir işe imza atıyor. atv'nin gündüz kuşağında reyting rekorları kıran kadın programı 'İtirazım Var'ı sunan Dabak "Bıçak sırtı bir işe kalkıştım. Ciddi bir program sunuyorum. İnsanların, 'Asuman bakalım ne zaman komiklik yapacak?' gibi bir beklentisi olabilirdi. Ama izleyiciyle frekansımız tuttu" diyor. Diğer kadın programlarını da eleştiren Dabak "Bazı programlardan sonra öldürülenler, intihar edenler oldu... Sadece reytingi düşünüyorsanız ve 'Biz sadece bir TV programı yapıyoruz, bizim elimizden daha fazlası gelmez' diyorsanız, boyunuzdan büyük işlere kalkışmayacaksınız" diyor ve ekliyor: "İtirazım Var" mağdurun arkasında duran bir program...

* Bazı kadın programlarına çıkan mağdurlar arasında vurulanlar, intihar edenler oldu. Siz bu olaylardan korkmadınız mı?
Bazı kadın programlarında insanların suistimal edildiğini, programın gerçek amacının dışına çıktığını, mağdurlara yeteri kadar sahip çıkılmadığını düşünüyorum. Yani oraya gelen insanlar dertlerini anlatıyorlar, şovlarını yapıyorlar ama ondan sonra sahipsizler. Töre cinayetleriyle ilgili bir kadıncağız otogarda öldürüldü, biliyorsunuz. Bir genç çocuk mektup bıraktı, öldü vs.. 'Biz sadece bir TV programı yapıyoruz, bizim elimizden daha fazlası gelmez' diyorsanız o zaman da boyunuzdan büyük işlere kalkışmayacaksınız.

ZAVALLI İNSANCIKLAR
* Ama her konuğun peşine aman bir şey olmasın diye 'bodyguard' takamazlar ki...
Böyle bir programda vatandaş sizi gördüğü zaman medet umuyor. Hem program, hem yapımcı hem de kanal olarak onlara biraz derman olamayacaksanız, bu tür işlere kalkışmak yanlış... 'Vah zavallı o insancıklara'... Ben, 'Madem bir reality istiyorsunuz real olsun' dedim yapımcılara. Hiçkimsenin canın tehlikeye atmamak için çok çaba sarfediyoruz. Diğer programlar gibi olmak istemiyoruz. Gerekirse gerçek mağdurları ekrana çıkarmayıp, canlandırma yöntemi kullanıyoruz.

LAFIMIZIN ARKASINDAYIZ
* 'İtirazım Var' gündüz kuşağında çok reyting alıyor. Peki bu anlattığınız programlardan nerede ayrılıyor?
Hümanist bir insanım, insana değer veririm. Programda ettiğimiz her lafın arkasındayız. Benim 'İtirazım Var'ın yapımcılarıyla ilk konuştuğum konu bu oldu. 'Peki biz bu programın arkasında ne kadar durabileceğiz?' diye sordum. Tabii ki bizi de aşan şeyler mutlaka olacaktır. Bazen insanların çok özel hayatlarına ya da namahremlerine girmemiz doğru olmayacaktır. Ama çizgiyi zorlayacak mıyız dediğimde 'Evet' dediler. Hem kendimle, hem programımla hem de kanalımla çok gurur duyuyorum. Artık insanlar kendilerini nerden, nasıl kollayacaklarını şaşırdılar. Şiddetin de başını alıp gittiği bir toplumda yaşıyoruz. Herkes gölgesinden korkar olmuş. 'İtirazım Var' çok önemli konulara değinen bir program. Gerçekten bu gidişe itirazı olanların programı...

* Programda bir mahkeme ortamı var. Buna niye ihtiyaç duydunuz? Sizce Türk yargı sistemi bu konularda yetersiz mi?
Biz programa her iki tarafı da davet ediyoruz. Yargısız infaz yapmış olmamak için. Herkes savunmasını yapıyor, çünkü savunma kutsaldır. Biz laik bir toplumuz, demokrasiyle yönetiliyoruz, esas olan da zaten hukuk sisteminde budur. Biz bu yargı sistemini de çalıştırmak istedik. Elbette ki orası bir mahkeme asla değil. Devletimizin hukuk ve yargı sistemi zaten var. İyi de çalışan bir sistem... Amacımız insanları bilinçlendirmek ve her zaman yargıya intikal etmeden de ufak tefek sorunların çözülebileceğini göstermek.

* Türk kadınının bilinç seviyesi nedir sizce?
Kadın olarak özel, güzel ve güçlü bir türüz... Ama Türk toplumunda her şeyi kabullenmiş, ezik, 'elimden gelen bu kadar' diyen bir kitle var. Ama diğer taraftan da -yüzde 60 oranında diyebilirim- çok umut vaat eden bir kesim var. Onlar ilişkilerinde daha bilinçli, çocuklarını daha iyi yetiştiriyor. Tabii her şeyin altında eğitim var. Artık ev kadınlarının da kitap okumaya başladığını öğreniyorum ben. Ev kadınları da hobiler edinmeye başladılar. El becerilerini kullanmaya, kendilerine alan açmaya başladılar... Sadece kayınvalideleriyle, komşularının 'vıkvıkıyla' uğraşmıyorlar artık... Hele ekonomik özgürlükleri de ellerindeyse birazcık, geleceğe daha güvenle bakan kadınlar oluyorlar.