Kıbrıs'taki barış görüşmelerinin birinci devresi sona erdi. Kimin burnu kanıyor?

Rumlar için görüşme masası, Avrupa Birliği'ne üye olmak için vermek zorunda oldukları son sınavdır. Bu sınavı iki şekilde kazanabilirler: Türkler'le uzlaşmaya varıp adayı birleştirerek. Veya bu mümkün olmadığı takdirde, bunun mümkün olmamasının kabahatini Türk tarafının üzerine yükleyerek.

AB'nin birleşmiş bir adayı tam üye olarak almak, kabul etmek konusuna hiçbir sorunu yoktur. Rumlar bu yıl sonundan önce AB'ye alınmak için gerekli her şeyi yaptı veya yapmakta.

Rum tarafının AB stratejisi
Tek engel adanın bölünmüş olması ve bunun taşıdığı çatışma potansiyelidir. Bir tek bu, Avrupa ülkelerinin Kıbrıs'ın adaylığı konusunda oybirliğine varmasını engelleyebilir. Rumlar için bu engeli aşmanın da yolu var:

Dünyayı, çözüm bulmak için elinden geleni yapmasına rağmen bunun Türkler tarafından engellendiğine ikna etmek. Brüksel, elinden geleni yapmış veya yapmış görünen bir Rum tarafını AB'ye almayarak cezalandırmak istemeyecektir.

Bu nedenle, görüşmelerin başarısızlıkla sonuçlanması halinde, başarısızlığın sorumluluğunun kendilerinde olmadığının bilinmesi Rumlar için çok önemlidir. Bu amaca hizmet etmek için Rumlar görüşme masasına konan bütün belgelerin bir nüshasını Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler yetkililerine veriyorlar. Bunlar, tahmin edebileceğiniz gibi, sonunda konuyla birinci derecede ilgili, Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere ve Almanya gibi ülkelere gidiyor.

Rumların mesajı açık: "Biz oyunu açık oynuyoruz. Müzakerelerin başarıya ulaşması için gereken her şeyi yaptığımızın kanıtı olarak da masaya getirdiğimiz bütün önerilerin bir kopyasını size sunuyoruz."

Denktaş kimlerle müzakerede
Ne görüldü bugüne kadar?

Türk tarafının masaya koyduğu önerilerin AB üyeliğinin gerekirdiği, asgari koşullarıyla bir üniter devletin çatısını kurmaya yeterli olmadığı. Diğer bir anlatımla, Türk tarafının önerilerinin kabul edilmesi halinde ortaya bir değil, iki devlet çıkacak. Yaratılan ortak devlet organları Avrupa Birliği üyeliğinin gereklerini yerine getirmekten aciz olacak.

Bundan çıkarılacak sonuç ise bu önerilerin sadece Rumlar değil AB tarafından da kabule şayan olmayacağıdır.

Denktaş ile Klerides arasındaki görüşmeler sanki kapalı kapılar ardında cereyan ediyormuş gibi görünüyor ama ilgili tarafların hepsi, her şeyi biliyor. Denktaş bir anlamda AB ve ABD ile de müzakere ediyor.