kapat
18.02.2002
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
banner
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 GALOP
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPUS
 HYDEPARK
 ANKETLER
 ŞAMDAN
 DİYET
 TATLILAR
 CİNSELLİK
 PAZAR SABAH
 KİTAP
 SİNEMA
 SANAT
 RENKLER
 GURME
 TARİH
 SUNNY
 HIGH-TECH
 YAT&TEKNE
 NET YORUM
 NET GÜNDEM
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 

İmalı iletişim

Ne kadar açıksınız? İfadeleriniz ne kadar açık ve kesin?

Bunu anlamak için ilişkilerimize bir göz atalim. Konuşmalarimiza biraz yakindan bakalim.

Pek açık olmadığımızı görüyoruz. Konuşmalarımız ima yüklü cümlelerle dolu. Belirsizlik, konuşma ve eylemlere hakim durumda.

Bir isteğinizi ilettiğiniz bir kişi hemen şu yanıtı veriyor: Bir bakalım!

Kısaca yapamayacağım diyemiyor. Ya da "İnceleyeceğim ve yapıp yapmamaya ondan sonra karar vereceğim" demiyor.

Eşinin alişverişinden ve harcamalarından rahatsız olan bir kişi eşine şunlari söylüyor: Aldigin şey için o kadar para mı ödedin? Söz konusu kişi eşinin aldığı şeyi şikayetin merkezi yapıyor. Aslında sorun o değil. Eşine kısaca "Çok fazla harcama yaptığını düşünüyorum" diyemiyor.

HİZMETÇİN TEMİZLER

Kocası eve ayakkabılarıyla girince eşinden şu tepkiyi aliyor:

Hizmetçin nasıl olsa temizler. Hizmetçi dediği kişi de kendisiÉ

Mutfakta bulaşik birakarak kizginlik ifade eden eşler var!

İmalı yaşam çocuklukta başlıyor. Yeni gözlük takmaya başlayan genç kız annesine "Palyaço gibi oldum" diyor.

Şu ana kadar sadece imaların bir yönüne baktık. Bir de verilen yanıtlara bakalım:

Palyaço gibi oldum diyen genç kıza annesi "Gayet iyi görünüyorsun" diyor. Bunu duyan genç kız, duygusunu ifade edememenin verdiği sıkıntıyla başbaşa kalıyor. Annesi "Yeni gözlüklerinin görünüşünden hoşlanmadin galiba!" ya da "Gözlük takmak hoşuna gitmedi herhalde!" dese kızını duyduğunu ifade edecek.

Çoğu zaman isteklerimizi ve düşüncelerimizi doğrudan iletmiyoruz. Reddedilmekten ve incinmekten korkuyoruz

TERAPİ GEREKLİ

Konuşmalarimizda güvensizlik hakim.

Aslında çoğu zaman dinlemiyoruz bile!

Konuşmalarimiz ve genelde iletişim kuruş şeklimiz bugünkü Türk toplumunun ruh halini yansıtıyor. Zihinler karışık ve güvensizlik en üst düzeyde.

Yıllarca imalı iletişim kurmuş, kendisi başta olmak üzere kimseye açılamamış insanların biraraya gelip ortak fikir üretmesini bekliyoruz.

Açık oturum ve benzeri toplantılarımız bu nedenle olsa gerek tartışması bol bir şenliğe dönüşüyor. Birileri de toplumun bu zaafiyetinden prim topluyor.

Toplumsal terapi gerekli!



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap


Copyright © 2002, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır